Bursa

Kozahan’da Kahve Molası

2 Haziran 2017

Kozahan

Fotoğraf: instagram.com/gittimcektim

Sen ve Ben sayfası, mimar gözüyle Bursa mimarisi üzerine yazmamı rica ettiğinde; Bursa, ben ve mimarinin birleşimi olarak aklıma ilk Kozahan geldi. Benim ve benden bir miktar büyük Bursalı jeneresyon için benzer hisleri barındırdığını düşündüğüm Kozahan, benim için ne ifade eder bunu aktarmaya çalışacağım sizlere.

Tarihi

Kozahan ile ilgili, Bursalılar ya da Bursa’da yaşayanlar, bir miktar bilgi sahibi olabilirler ancak şehrimizden olmayan ve daha evvel hiç gelmemiş okurlar için öncelikle biraz bilgi vermek gerekirse; Kozahan 1491 yılında Sultan II. Beyazıd tarafından, dönemin en iyi mimarlarından Abdül ula bin Pulat Şah’a, İstanbul’daki eserlerine gelir sağlaması amacıyla yaptırılmıştır.

Ulu Camii ile Orhan Camii arasında yer alan, o yıllarda ipek böceği kozalarının satıldığı, geniş, dikdörtgen bir avlunun çevresinde iki katlı olan han, 95 odalıdır. Tam ortasında küçük bir mescidin altında bir şadırvan bulunan handaki odalar artık mağaza halini almıştır.

Hanın doğusunda eskiden konaklamaya gelenlerin atlarını bağladıkları ahır ve depoların bulunduğu Dış Kozahan denilen ikinci bir avlulu bölüm vardır. Uzunçarşı’ya mavi çinilerle süslü bir taç kapı ile bağlantı kurulur.

Mağazalarında kaliteli, çeşitli ipek kumaşlar, ipek eşarplar, ipek şallar, konfeksiyon ürünleri, aksesuarların yanında sanatsal ürünler, çeyiz ve ev tekstili ürünleri, iç giyim, gümüş ve değerli hediyelik eşyaların satışı yapılmaktadır.

❗️[Bilgiler Kozahan resmi web sayfasından alınmıştır.]

İpek Böceği

Kozahan ilk olarak hayatıma, ilkokul çağlarında, evde beslemek ve süreci takip edebilmek adına ipek böceği aldığımız yer olarak girdi. Elbette Kozahan’ın Kozahan olduğu zamanlardaki gibi görkemli mezat satışları yoktu o dönemde ama adına yakışır biçimde koza bulabilirdik yine de. Oğlum büyüdüğünde aynı tecrübeyi yaşatmak istediğimde, bir umut yine aynı adrese başvurarak eli boş dönmek beni gerçekten çok mutsuz etse de Kozahan’a gittiğinizde hiç de eli boş dönmezsiniz.

İpek Şallar

Kozahan’ın ikinci katında bulunan küçük dükkanların içindeki renkli dünya sizi içine alıverir. Türk ipeği olmadıklarını çoğunun Hint ve Çin ipeği olduğunu bile bile (satıcıların yalancısıyım) bir bakarsınız çekmece dolusu şalınız olmuş. Şehir dışında yaşayan akraba ziyaretine götürülecek en isabetli hediyeler için ya da şehir dışından gelen eş dostun hatıra alışverişi için gidilebilecek yegane alışveriş merkezidir nazarımda hâlâ. Öyle ki İngiltere Kraliçesi Elizabeth bile Bursa ziyaretinde özellikle tercih etmiştir bu tarihi alışveriş merkezini.

Kozahan bu gün, benim için ve biliyorum ki pek çok Bursalı için âalen, Kapalı Çarşı’nın hengamesinde yorulup, soluklanmak istediğinizde, o geniş ve dikdörtgen avluda serinleyip huzur bulduğunuz ama en çok da avlunun tam ortasında küçük ama muhteşem duruşu ile insanı saran mescidin altında bulunan şadırvanın yanındaki simitçiden, tazecik ve gevrek Bursa simidi ile üçgen peynir alıp, yanında çocukken pipetle beyaz gazoz, büyüyünce ise tavşan kanı çay içtiğimiz ortamdır. Kahve tiryakileri, siz de her ne kadar son yıllarda sevimsiz güneş şemsiyelerinin istilasına uğramış olsa da ulu ağaçların hışırdayan yapraklarının serinliğinde, közde pişmiş bir fincan nefis kahve molasına uğrayın derim.

Seçil Heptaşkın

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

11 YORUMLAR

  • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 2 Haziran 2017 at 13:49

    Benim canım dostum, bu projeyi ilk sana anlattım ve daha ortada hiçbir şey yokken, tüm desteğinle yanımda olacağını söyledin. Ve işte şimdi ilk yazınla buradasın. Sen ve Ben ailesine hoş geldin yazıyorum her ilk yazının altına ama sen daha bu aile doğmadan zaten onun içindeydin. Harika bir konu seçmişsin bi’ tanem ilk yazı için. Gözümde önce senin çocukluğun, sonrasında üniversite yıllarında mimar gözüyle yapıya yaklaşımın, ardından da Ege’nin yanında duran anne kimliğinle, Kozahan’ı her yaşında ayrı seven kadın canlandı. Tebrik ediyorum arkadaşım. Yazılarla çıktığın bu yolculuğun en az beni mutlu ettiği kadar seni de etmesini dilerim…

  • Yanıtla Seçil Heptaşkın 2 Haziran 2017 at 20:49

    Canımsın. İlk destekçilerinden olmama rağmen bu kadar geç kalmamı mazur gördüğün için ben teşekkür ederim. Yabancısı olduğum bu platformda umarım sayfanın takipçileri için keyifli okuma parçalarına imza atabilirim.

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 2 Haziran 2017 at 21:14

      Hiç geç değil bi’ tanem. Daha bebek Sen ve Ben, birlikte büyüteceğiz… Ve şu ana kadar yazınla ilgili aldığımız tepkiler, kaleminin çok kuvvetli olduğu yönünde. Farklı bir gözle Bursa ve mimari üzerine yazacağın her metni ben dahil herkes keyifle okuyacak, şüphem yok.

  • Yanıtla Fatma Çakmak 2 Haziran 2017 at 22:56

    Seçilcim ne kadar bilgi dolu ve ne kadarrrrr sıcacık bir yazı. Gönülden tebrik ederim, sıkı bir takipçin olacağım kesin 👏🏻 İlk okuduğumda mutlaka bunu Efekan okumalı dedim sonrasında eminim Kozahan’da soluğu alacağız. Ve avlusunda simitlerimizi yerken (tabi ki ipek böceğimizle ) dolu dolu bir gün yaşamanın mutluluğuyla fotoğrafımızı çekip sana çokça teşekkür edeceğiz 🙏🏻🦋🙋

  • Yanıtla Seçil Heptaşkın 3 Haziran 2017 at 11:43

    Canım teşekkür ederim.”Yeni nesil bu keyfi tatmalı” diye düşündürebildiysem ne mutlu bana. Sevgiler

  • Yanıtla Çiğdem İşler Anlaşan 3 Haziran 2017 at 22:08

    Yıllardır içinde olduğum hanları dinlemek çok az insana nasip olur, hanı dinlemeden keyfine varamazsınız! Sen dinleyip, yorumlayan nadir insanlardan olmuşsun. Bu harika anlatımın için teşekkür ederim 😇😇👏👏👏👏

  • Yanıtla Seçil Heptaşkın 4 Haziran 2017 at 11:42

    Canım arkadaşım Bursa hanlarının hepsinin ayrı bir dili var bilirim. Kozahan benim en yaşadıklarımdan. Senin gibi hanlarin içinde yaşayıp ruhunu hisseden bir kişiye bu duyguyu gönderebilmek beni çok memnun etti. Değerli yorumun için teşekkür ederim 😍

  • Yanıtla Nihan Deveci 4 Haziran 2017 at 17:50

    Sevgili Seçil,
    Bursalı olarak hayatımda özel bir yeri olan Kozahan’ı ne güzel anlatmışsın. İçinde hem mimari, hem de yaşantımızdan kesitler var. Kalemine sağlık.

  • Yanıtla Ilgın Cenkçiler 6 Haziran 2017 at 10:13

    Canım benim, okurken bir anda çocukluğuma gittim, kahvehanenin camekanındaki renkli fincanları seyretmeyi ne kadar severdim. Şimdi ise en çok annem ile çay veya gazoz yanında simit, sonrasında ise kulpsuz fincanda kahve içmeyi seviyorum🍒

  • Yanıtla Seçil Heptaşkın 6 Haziran 2017 at 16:46

    Sevgili Nihan çok teşekkür ederim. Umarım Bursa’ ya gelip Kozahan’ı ziyaret eden misafirlerimiz de aynı duygular ile bakarlar bundan sonra.

  • Yanıtla Seçil Heptaşkın 6 Haziran 2017 at 16:48

    Ilgıncım o renkli fincanlar da Kozahan’ın detaylarından biridir gerçekten. Değindiğin için teşekkür ederim.

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan