Yurt İçi Gezi

Gururumuz: Aphrodisias

12 Temmuz 2017

[Aphrodit Tapınağı Girişi]

Polonya’nın Krakow kentinde yapılan UNESCO 41. Dünya Miras Komitesi Toplantısı’nda 09.07.2017 tarihinde Türkiye’den Aphrodisias Arkeolojik Alanı’nın, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kaydedilmesine karar verildi.

Bir zamanlar Lidyalıların başkenti olan, Roma’nın ilk imparatoru Augustus’un “Tüm Asya kentlerinin içinden kendime seçtim.” dediği Aphrodisias Antik Kenti Aydın-Karacasu-Geyre’de bulunmaktadır.

İlk olarak 1904‘te yabancı arkeologlar tarafından başlatılan çalışmalar, 1961-1990 yılları arasında Prof.Dr.Kenan T. Erim öncülüğünde yapılmış, vefatının ardından Oxford Üniversitesi’nden Prof.Roland R.R. Smith başkanlığında devam etmektedir.

Yün ve pamuk endüstrisine; gelişmiş ticari, politik, dini ve kültürel kuruluşlara; mükemmel sanat ve mimari geleneğe; dünyaca ünlü felsefe ve heykeltıraşlık okullarına sahipti. Roma İmparatorluğu zamanında da önemini sürdüren şehir, Hıristiyanlığın yayılmaya başlanması ile statüsünde büyük bir değişiklik yaşamış; tapınma merkezi Aphrodite’in önemi azalmış, Hıristiyan tapınağına dönüşmüş, en sonunda da Aphrodite ve Aphrodisias adı bile kullanılmayıp halk tarafından ‘Caria’ adı verilmiştir.

Arap akını ve istilaları, dinsel anlaşmazlıklar, politik ve ekonomik baskılar ve büyük kayıplara sebep olan salgın hastalıklarla boğuşmuş fakat en büyük darbeyi büyük bir depremden almıştır. Depremde oluşan hasarlar halen görülebilmektedir ve bu da yerleşim birimlerinin sonu olmuştur. Zamanla Selçuklular ardından Aydın ve Menteşe beylikleri, 15. ve 16. Yüzyıllarda da bölgenin verimli topraklarına yeni göçler olmuştur. Yıllar sonunda bulunduğu yerleşim yeri Geyre adını almıştır.

Bölgesinde büyük öneme sahip olan aşk ve güzellik tanrıçası Aphrodit’in kenti zamanla unutulup, yok oluyor. Ardından bulunup, yavaş yavaş ihtişamına yeniden kavuşarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giriyor.

[On bin kişilik tiyatro]

Afrodit tapınağı, 260 metrelik dev şehir havuzu, Zoilos tarafından inşa ettirilen on bin kişilik tiyatrosu, kadın-erkek-sıcaklık-ılıklık-soğukluk bölümleri olan Hadrianus hamamları, agorası, meclis binası, duvar-taş çizimleri, otuz bin kişilik stadyumu ve muhteşem heykelleriyle listeye girmeye hak kazanmıştır.

[Otuz bin kişilik stadyum]

1979 yılında açılmış olan ilk müze küçük olduğu için 2007 yılında ek bina yapılmıştır. Müze binasının altında Roma dönemine ait kalıtlar olduğu için yapının içi çelik olarak tasarlanmış ve kazıklar üzerine oturtulmuştur. Zemindeki cam döşemeden tarihi kentin dokusu görülebilmektedir. Batı Anadolu’da en göze çarpan müzelerdendir. Özellikle Aphrodisias’ın Antik Heykeltıraş Okulu’nun çalışmaları harikadır ve seviyelerindeki ileriliği göstermektedir. Bu eserlere Baba Dağı yamaçlarından çıkartılan beyaz, mavi-gri mermerler kullanılarak şekil verilmiştir. İmparator heykelleri, portre heykeller, portre büstler ve lahitler bulunmaktadır. Bitmemiş heykeller de sergilenmektedir ve bu eserler heykel yapım teknikleri, evreleri hakkında fikir vermesi bakımından dünya çapında bir koleksiyondur. Dünyanın en kapsamlı heykel müzesidir. Antik kentlerde, müzesinin de bulunması dönemsel algı canlandırmasında daha etki sağlıyor.

[Aphrodisias Müzesi]

Antik kent için büyük emek veren rahmetli Prof. Erim’in mezarı da burada ahde vefa olarak yer almaktadır.

UNESCO Dünya Mirası Listesi‘nde yer alan diğer değerlerimiz :

· İstanbul’un Tarihi Alanları (1985)
· Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (Sivas) (1985)
· Göreme Milli Parkı ve Kapadokya (Nevşehir) (1985)
· Hattuşa (Boğazköy) – Hitit Başkenti (Çorum) (1986)
· Nemrut Dağı (Adıyaman – Kahta) (1987)
· Xanthos-Letoon (Antalya – Muğla)(1988)
· Pamukkale-Hierapolis (Denizli) (1988)
· Safranbolu Şehri (Karabük) (1994)
· Troya Antik Kenti (Çanakkale) (1998)
· Edirne Selimiye Camii ve Külliyesi (Edirne) (2011)
· Çatalhöyük Neolitik Kenti (Konya) (2012)
· Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı (İzmir)([2014)
· Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğunun Doğuşu (Bursa) (2014)
· Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri (2015)
· Efes (2015)
· Ani Arkeolojik Alanı (2016)
· Aphrodisias Antik Alanı (Aydın) (2017)

Dilerim ki bu listeye her yeni zenginliğimiz girdiğinde, sadece dünyada ülkemizin tanınırlığını arttırdığı için sevinebilelim; DAHA İYİ KORUNACAĞI İÇİN DEĞİL.

Nihan Deveci

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

2 YORUMLAR

  • Yanıtla Turgut Yalkı 12 Temmuz 2017 at 21:33

    Aphrodisias yıllardır adını duyduğum ancak bir türlü gidemediğim tarihi bir değer. Bu tanıtıcı yazının, Aphrodisias’ın dünya mirası listesinde yer alması ile birlikte yayımlanması çok güzel. Ülkemizdeki hemen hemen bu günlere en iyi ulaşmış tarihi bir değer. İnsanlar orada yaşamış, deprem olmuş, istilalar olmuş, başka bir şeyler olmuş ve bu günlere gelmiş. Yanılmıyorsam dün okuduğum bir yazıda fotoğraf sanatçısı Üstad Ara Güler bir yerlerden dönerken yolunu kaybeder ve yolu Geyre’ye düşer. Bakar ki köyün kadınları antik lahit kapaklarında üzümü sıkarlar ve başlar fotoğraf çekmeye. Daha sonra bu fotoğrafların yayımlanması ile Aphrodisias keşfedilir. Ancak bu yazıda Aphrodisias’ın çalışmalarının 1904 te başladığını söyler. Düşüncene göre bu doğrudur. Her ne ise, böyle bir değere sahip olmamız muhteşem bir nimet. Ülkemizin sayılamayacak değerlerinden bir tanesi.
    Paylaşıldığı için teşekkürler.

  • Yanıtla Nihan Deveci 13 Temmuz 2017 at 09:26

    Teşekkürler dayıcığım. Ara GÜLER ustanın tanıtıma, bilinirliğe katkısını biliyorum. Kültür Bakanlığı ilk kazıların Fransız Paul Gaudin öncülüğünde yapılıp sonrasında durduğunu tekrar 1961’de başlandığı bilgisini veriyor.

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan