Mevsim Şeridi
Nihayet bahar geldi, gerçi bu kış pek de kış olmadı malumunuz. Çocukluğumdan beri karı bu kadar az gördüğüm başka bir kış hatırlamıyorum. Şöyle lapa lapa yağsa, sıcacık evlerimizden seyretsek, çıkıp biraz oynasak diye beklediysek de hevesimiz bu kış kursağımızda kaldı 😒
Şaşırtıp, kazma kürek yaktıran bir bahar da yaşayabiliriz tabi. Bakalım, göreceğiz. İlkokuldayken sınıfa mevsim şeridi asardı öğretmenimiz, bazen de bize yaptırırdı. Tüm sınıf iş bölümü yapar, malzeme getirirdi. Öğretmenimiz sınıfı dörde bölerdi, her bir grup bir mevsimdi, sonbahar sarı turuncu, ilkbahar yemyeşil, kış beyaz, yaz kırmızıydı o şeritte. Tüm sene bu şerit duvarda asılı kalırdı. Kışa doyunca yazı, çok sıcak olunca sonbaharı özler dururduk. Zaman bu kadar hızlı değildi, hatta vakit geçmek bilmezdi çoğunlukla. Mevsim kıştan çıkıp baharın yumuşak yüzü hissedilmeye başlandığında, çayıra çimene yayılır, resim dersini orada yapardık. Yeşilin tonlarını yapacak kadar boyamız olmasa da…
İlkokulda duvara asılan mevsim şeridindeki gibi yaşanmıyor artık mevsimler ve süreleri. Bilmiyorum, uzmanda değilim, birşeyler ters gidiyor sanki, anlatıyor uzmanlar, fakat iyi anladığım tek şey bir zamanlar dört mevsim yaşarken, artık çok sıcak yaz, yağışsız kış, kısa baharlar yaşadığımız ve bunu becereninde insanoğlunun türlü faaliyetleri olduğu gerçeği.
Havalar Nasıl Olursa Olsun…
Hatırlar mısınız bir zamanlar bir spiker vardı, hava durumu sunuyordu. “Havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız iyi olsun” da sloganıydı. Hepimizin diline, yıllar içinde de hatıralarımıza yerleşti bu söz. İnsanoğlunun duygu durumu karmakarışık, bir günde bin türlü mevsim hissedebilmek mümkün. Kasvetli, karamsar bir ruh halindeyken sevdiğimiz birinin bizi mutlu etmesiyle yüzümüzde güller açar, mevsim bahara, yaza döner içimizde bir anda.
Sevdiklerimle geçirdiğim çok güzel bir yazın ardından gelen sonbahar yalnızlığı vurur içime, ne yana baksam hüzün olur, onca muhteşem renge rağmen. Çabucak dalgalanmaya müsait ruhumuz aslında, mevsimler hep bahane bize. Havalar nasıl olursa olsun bizim havamız iyi olsun her zaman. Bir de kalbimizi soğuktan koruduk mu, içimiz hep bahar bahçe…
Bahar Geldi
Üzerine en çok şiir yazılmış mevsimdir bahar. Şahit olduğumuz değişim, dönüşüm yanı başımızda fışkıran, yaşam vaadeden yeşil tomurcuklar, her şeye bir kez daha umutla bakmamızı sağlıyor. Bu yüzden kayıtsız kalamamış bir çok sanatçı belki de bahara. Bir bahane bulup yeniden başlamak, baharın arkasına sığınarak…
Orhan Veli’nin dizelerinde söylediği gibi;
Beni bu güzel havalar mahvetti,
böyle havada istifa ettim
evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım.
Böyle havada aşık oldum.
Eve ekmekle tuz götürmeyi
böyle havalarda unuttum.
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti.
Beni bu güzel havalar mahvetti.
Mevsim ne olursa olsun; yüzümüzü, kalbimizi güneşe döndük mü kolaylaşıyor her şey. Başıma kar yağarken içimde güller açtığını biliyorum ben. Kışın üşüyüp yazın bunalmayı, bahaneler bulup kendimi iyiye inandırmayı, ama en çok da baharı seviyorum…
İçime ektiğim tohumları bir kez daha suluyorum, şimdi tam mevsimi filizlenecek yaprağı, dalı. En yeşilinden bahar geldi…
Bu yazının şarkısı:
Kutlama, Sezen Aksu
Youtube linki için tıklayın.
Gönül Verim
No Comments