Biraz Kitap

Limonlu Pastanın Sıradışı Hüznü

26 Şubat 2019

Limonlu Pastanın Sıradışı Hüznü


Limonlu Pastanın Sıradışı Hüznü | Aimee Bender

Son zamanlarda hüzünçlü roman okuyamıyorum. Tadım kaçıyor.

Bu kitabı “eğlenceli” diye tarif ettiler, o yüzden alıp okudum. Ama yine tadımı kaçıracak şeyler buldum. Şimdi onları göstereceğim.
(Çok marifetmiş gibi.)

📍Çok Az Spoiler

Minnak bir spoiler vereceğim burada.

Kitabın ana karakteri Rose adında bir kız çocuğu. Annesi, babası ve ağabeyi ile normal normal yaşayan bir aile.

Baba avukat. Anne marangoz.

Rose, annesinin babasını bir başka adamla aldattığını öğreniyor. Annesi ve babası arasında tutkulu bir aşk yok. Biraz alışkanlık, biraz boş vermişlik gibi bir hava var karı koca arasında.

Ancak annesi zaman zaman hayat dolu olabiliyor. Rose’un da hisleri kuvvetli. Anlıyor annesini mutlu eden şeyin bir başka erkek olduğunu.

Önce bunu söylemiyor kimseye. Ama sonra annesine söylüyor bildiğini. Annesi endişeleniyor ama Rose onu yatıştırıyor kimseye söylemeyeceğine dair. Madem böyle mutlu annesi, onun mutluluğunu bozmuyor.

Kayıplara Karışan Ağabey

Rose’un ağabeyi çok okuyan ve yalnızlıktan hoşlanan bir çocuk. Üniversite zamanında sık sık kayıplara karışıyor. Kimseye haber vermeden ortadan kayboluyor, herkes fellik fellik onu ararken bir yerlerden çıkıveriyor.

Zor olsa da anne babası zamanla onun yokluğuna alışıyorlar.

Derin Gurmelik

Yukarıda anlattıklarım tatsızdı. Tatlı kısım şu; Rose tattığı yemeklerin içinde neler olduğunu bilebiliyor. Ama normal bilmenin ötesinde, yemeği yapan kişinin ruh halini, yemeği hangi duygularla yaptığını da söyleyebilecek kadar biliyor.

Örneğin;

“Aşçı bu yemeği yaparken acele etmiş.”

“Bu pastayı yapanın canı sıkkınmış, aklında başka bir şeyler varmış o sırada.”

…gibi.

Nitekim sonunda da bu yönde bir işe girişiyor.

Önceleri bulaşıkçılık yapıyor. Yaşıtları üniversiteye giderken o gitmiyor. Gitmek istemiyor. Bulaşıkçılık, garsonluk gibi işler yapıyor. Bir gün bu eşsiz gurmeliğini gösterebildiği bir ortam bulup bu yönde ilerliyor.

Kek

Limonlu Pastanın Sıradışı Hüznü bende enteresan bir his yarattı: Kek yeme isteği. Kitap bende devamlı kek yeme isteği uyandırdı. Çılgınlar gibi kek yedim okurken. Halbuki kitapta hiç öyle bir kek özendiriciliği yok. Niye böyle oldum anlamadım.

O zaman afiyet olsun.

Saygılarımla,
Hülya Erarslan

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

2 YORUMLAR

  • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 26 Şubat 2019 at 23:02

    Kek kek deyince sen, ben de kapak görselinde pasta yerine kek kullanmışım. Bunu da ancak sabah yazı yayına girince fark ettim. Sonra bir baktım kitabın kendi kapağında da kek var 😉 O zaman çok da yanlış bir seçim olmamış diyebiliriz 😝
     
    Duymadığım bir kitaptı. Yemekle pek aram olmasa da üstün yetenek hikayelerini seviyorum. Sanırım insan, olduğundan daha yetkin bir varlık olma hevesini en iyi edebiyatta, sanatta, sinemada vb. anlatıyor. Uçan adamlar, örümcek gibi düz duvara tırmananlar, yarasa kostümü içindeki milyarderlerden sonra yemeğin tadına bakıp aşçının ruh halini tahmin etmek de fena yaratıcılık sayılmaz 😉

  • Yanıtla Hülya Erarslan 4 Mart 2019 at 10:35

    Pasta, kek fark etmez aslında, hepsi lezzetli değerlerimiz 🙂
     
    Kitaptaki yavrucak bu yetenekle nasıl baş edeceğini pek bilemiyor ama olsun. 🙂

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan