Bibliyofil

Seçme Hikayeler

10 Şubat 2019
Seçme Hikayeler | Sait Faik Abasıyanık


Seçme Hikayeler | Sait Faik Abasıyanık

 
Genç bir kızın çektiği YouTube videosunda “Sait Faik’in Abasıyanık kitabı” diye ismi yanlış anlaması üzerine uzun zaman konuşulan ve gereksiz bir şekilde sakız gibi uzatılan bir konu ile yeni neslin, yazarını öğrendiği bir kitap. 😂 Tamam güldük eğlendik ama herkes hata yapabilir, yaşı da küçük, dalga geçilmesi çok saçma. Bu konu hakkında görüşümü de belirttikten sonra, gelelim kitabımıza…

Seçme Hikayeler | Konu

İçerisinde,

• Stelyanos Hrisopulos Gemisi
• Zemberek
• Çamaşır İpleri ve Don Gömlek Hayaletleri
• Ben Ne Yapayım?
• Havuz Başı
• Uzun Ömer
• Kraliçenin Evinde
• Açık Hava Oteli
• Diş ve Diş Ağrısı Nedir Bilmeyen Adam
• Bir İlkbahar Hikayesi
• Fındık
• Eftalikus’un Kahvesi
• Sinağrit Baba
• Son Kuşlar
• Sivriada Geceleri
• Sivriada Sabahı
• Haritada Bir Nokta
• Bir Kaya Parçası Gibi
• Hişt, Hişt!
• Dülger Balığın Ölümü

Olmak üzere yirmi adet hikaye barındıran bir kitap. Yazardan daha önce bir eser okumamıştım. Tanışma kitabım oldu Seçme Hikayeler.

Hikayelerin konuları oldukça ilgimi çekse de Farsça ve Arapça olduğunu tahmin ettiğim yabancı kelimelerin oldukça fazla kullanılması nedeniyle öyküde bütünlüğü sağlamakta sıkıntı yaşadım. Sürekli bilmediğim bir kelime olunca okumakta zorluk çektim. Olsun, yeni kelimeler öğrenmiş oldum. 😉 İleride, biraz daha kelime hazinem geliştikten sonra, yeniden okumayı çok istiyorum çünkü hikayelerin konuları oldukça iyiydi, ilgimi de çekti, akıcıydı da ama dediğim gibi yabancı kelimeler hikayenin tamamen içine girmeme engel oldu. Elbette sizin için bir sorun teşkil etmeyeceğini düşünüyorsanız mutlaka okumalısınız, zira konular şahane.

En beğendiğim öykü, Son Kuşlar oldu. Ne güzel düşünülmüş, ne güzel yazılmış…

Bir de şöyle bir durum var ki bana her hangi bir şey dayatıldığında, kendi arzumla yaptığımdaki kadar tat alamayabiliyorum. Bu kitap sınav kitabımdı ve okumak zorundaydım. Kendi tercihim ile okumaya başladım anlayacağınız. Durum böyle olunca belki aynı lezzeti alamamış olabilirim. Yanlış anlaşılmasın, sınav kitabım olup çok beğendiğim birçok kitap var fakat şu dönem yoğun sınavlar ile boğuşurken sindirememiş de olabilirim. Dolayısıyla sakin kafayla bir başka zaman yeniden okumayı düşünüyorum. 😍

Merak ettiğiniz bir kitap ise hiç bekletmeyin derim çünkü hikayeler çok ilgi çekici.

Pınar Sude Genç

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

17 YORUMLAR

  • Yanıtla Beril Erem 10 Şubat 2019 at 14:43

    Sait Faik’in Abasıyanık Kitabı:)))
     
    Hiç denk gelmedim o videoya, görsem aynen bugün okurken güldüğüm gibi o zaman da gülerdim her halde 🤣🤣🤣
     
    Aslına bakarsan ben hiç garipsemiyorum yeni neslin çağdaş Türk edebiyatında son dönem ve post-modernizm öncesi yazarları tanımamasına. Çünkü bu bir süreç. Her insan önce kendi konuştuğu dilde yazan yazarları okuyarak başlar bu sürece. Sonra sonra, bu konuda bir gusto geliştirir ve dilin, edebiyatın farklı katmanlarını da okumak ister.
     
    Her kitabın okuyucu için bir buluşma zamanı vardır. O zaman, okuyucunun dil, deneyim, ortam, psikoloji… vb. bir sürü etkenin doğru anda buluşması ile meydana gelir.
     
    Dolayısı ile okulun bu kitaplarla sizi tanıştırması aslında geleceğe bir yatırım gibi.
     
    Son Kuşlar’ı ben de çok severim bu arada:)
     
    Kalemine sağlık, sevgiler.

    • Yanıtla Pınar Sude Genç 10 Şubat 2019 at 22:42

      Evet öyle tabii 🙂 Sınav kitabı olmasına özel bir huy değil aslında benimki. Herhangi bir şey dayatıldığında hep aynı şeyi hissederim nedense. 🙈
       
      Teşekkür ederim.
      Sevgiler.

      • Yanıtla Beril Erem 10 Şubat 2019 at 23:38

        Bu duygunu hiç kaybetme canım benim✌

        Senin gibi akıllı, sorgulayan ve okuyup yazan genç nesiller inşa edecek umutlarımızla yeşerttiğimiz geleceği.

        Çok, çok öpüyor ve başarılar diliyorum😍

        • Yanıtla Pınar Sude Genç 10 Şubat 2019 at 23:53

          Çook teşekkür ediyorum. ♥ 🙏

          • Mehmet Gökcük 11 Şubat 2019 at 00:54

            O videoyu izlediğimde, o küçük arkadaşımızın düştüğü duruma üzülmüş ve evet az biraz gülmüştüm ama sonra bir insan yeter ki böyle bir şey için gülünç duruma düşsün, çok masum ve başına geleceklerden habersizdi 🙂
             
            Yazar olma hayalini bir gerçeğe dönüştürecek en kuvvetli eylem okumaktır.
            İçtenliğinizi hissettim mısralarınızda…
            Yolunuz açık olsun …

          • Pınar Sude Genç 11 Şubat 2019 at 01:16

            Aynı fikirdeyim, ayrıca çok teşekkür ederim. 🙏

  • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 11 Şubat 2019 at 14:24

    Utanarak söylüyorum, ben hiç Sait Faik okumadım. Neden bilmiyorum… Neyse artık bu duruma bir son vereyim. Sudecim madem sen buradaki öyküleri çok sevdin, ben de bu kitabıyla başlayayım o zaman. Tabi önce elimdeki uuuuupppppuzun okuma listemin arasına bir yere sıkıştırmam lazım 😰

    • Yanıtla Pınar Sude Genç 11 Şubat 2019 at 16:04

      Aslında insan çok kitap okuduğunda, ne kadar az okuduğunun farkına varıyor. Anlatabildim mi bilmiyorum ama okunacak çok kitap olması ve yetiştirme kaygısı diyebilirim. Dolayısıyla benim de okuyamadığım veya okumadığım çok sayıda kitap var. 🙂 Umarım beğenirsin Didem Ablacım. 😘

  • Yanıtla Ahmet Yonca 11 Şubat 2019 at 18:34

    Merhabalar. Öncelikle benim can evim olan Sair Faik Abasıyanık Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi öykücülerinde başta durur. Yabancı kaldığını düşündüğün kelimeler tamamen edebiyatın içinde olan, yazıldığı dönem insanlarını dahi zorlayan kelimelerdi. Sanırım bununla ilk karşılaşan sen olmadın 🙂 Olmayacaksındır da. Çünkü yazıldığı dönemde dahi bu yazı tarzı döneme damga vurmuş, ardından gelen İskender Pala gibi yazarlar dahi onun dilini kullanmışlardır. Mutlaka içindeki tanımlanamayan kelimeler keşfedilip yeniden okunmalı.
     
    Teşekkürler hatırlatma için 🙏

    • Yanıtla Pınar Sude Genç 13 Şubat 2019 at 23:17

      Ben teşekkür ederim.

  • Yanıtla Didem Elif 12 Şubat 2019 at 00:38

    Sait Faik, evet çok kolay okunan bir yazar değil. Fakat her okuduğunda bambaşka detaylar yakalanabilecek muazzam dünyası olan bir adam benim için.
     
    Yıllar evvel 6 kız arkadaş, Sait Faik’in Kayıp Aranıyor adlı kitabını aynı anda okumuştuk. Sonra buluşup çözümlemiştik. O altı kitapsever, her birimiz, farklı detaylar yakalamıştık. Müthiş zihin açıcı bir deneyimdi.
     
    Naif ve samimi bir şekilde ele almışsın. Kelimeler yabancı olmasa da çoğuna yabancı gelecek duygularda yüzer Abasıyanık. Doğduğu topraklara bir kaç beden büyük gelmiş biri bence. Senin yorumunu okurken onun öykülerini okumayı, onun ne anlatmak istediğini anlamaya çalışmayı özlediğimi fark ettim. Çünkü anladığında insan define bulmuş gibi hissediyor.
     
    Eline sağlık canım.

    • Yanıtla Pınar Sude Genç 13 Şubat 2019 at 23:18

      Gerçekten çok güzel ifade etmişsiniz, bayıldım. 😍 Ayrıca teşekkür ederim. 🙏♥️

  • Yanıtla Hülya Erarslan 12 Şubat 2019 at 13:24

    Canım çekti. Haftaya ben de Sait Faik Abasıyanık’tan bahsedeyim. 🙂

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 12 Şubat 2019 at 13:50

      :))) “Canım çekti” iyiydi 🙃

    • Yanıtla Pınar Sude Genç 13 Şubat 2019 at 23:19

      Zevkle okuruz. 😍

  • Yanıtla Savaş Yıldırım 12 Şubat 2019 at 14:30

    Yabancı gördüğün kelimelere takılma, genelimizde aynısı oluyor. Hikayeyi oluşturan bir çok unsuru tam terazide kullanan bir yazar. Olağanüstü olmayan, hatta çok basit konusu olan hikayelerinde bile akıcılık, naiflik var. Kısacası Sait Faik Abasıyanık candır, reistir 🙂 Erken yaşta buluşman yazarlık yolunda ışık olacaktır, sıkılmadan okumaya devam…

    • Yanıtla Pınar Sude Genç 13 Şubat 2019 at 23:20

      Teşekkür ederim. Yazarın hikayelerinde ele aldığı konular ve o kendine has dili benim de çok hoşuma gidiyor. 🙏

    Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan