Cadı Sanatı

Ahlâksız Sevişgenler

4 Mart 2019

Ahlâksız Sevişgenler
Sevişmek tarihin hangi döneminden sonra ahlâkın belirleyici kuralı oldu çok merak ediyorum. Ahlâk Felsefesi okudum, hiçbir filozofta sevişmeyle ilgili kayda değer bir aforizmaya rastlamadım. Konuyu kaçırmışlar her halde.

Bu sevişenlerden de nedense yargılanan hep kadın. Anlamıyorum iki kişinin birlikte yaptığı bir eylem, ahlâken birine açıkken diğerine nasıl kapalı oluyor? Zaten ben sevişmenin ahlâkla alakasını anlamıyorum, nerede kaldı bunun bir cinsin en büyük ahlâksal değeri olmasını kabul edebileyim.

Gaylere, lezbiyenlere yapılan aşağılama, yargılama ve toplum dışına itilme çabası zaten bambaşka bir yazı konusu olur. Sana ne kardeşim, kimin kiminle seviştiğinden? Sen girme eşcinsel ilişkiye, seni zorlayan mı var? Ama bunu yaşamak isteyene ne karışıyorsun? Ne hakla?

Doğal değilmiş. Nereden biliyorsun doğal olmadığını? Doğada doğal olmayan hiçbir davranış şekli yok. Eşcinsellik varsa bu da doğal demektir. Mars’tan düşmedi bu insanlar.

Varolmayan Bir Şey Düşünülemez

İlk Çağ filozoflarından Parmenides’in bu sözünü okuduğumun ertesi günü hemen Cengiz Hoca’nın kapısını çalmıştım üniversitede.

“Ben gayet de düşünüyorum olmayan varlıkları,” dediğimde Cengiz Hoca sükûnetle; “Ne düşünüyorsun mesela?” diye sormuştu.

“Çok basit. Mesela dört kollu, elli gözlü bir yaratık düşünebiliyorum.”

Hocam gene büyük bir sabırla gülümsemiş ve çok bilmiş öğrencisine gerekli açıklamayı yapmıştı ardından.

“Düşündüğün her şey tek tek doğada var. Sen bunları birleştiriyorsun sadece. Olmayan bir şeyi düşünemezsin.”

Bu durumda sizin eşcinsel ilişkiyi yargılamanız, inançlı biriyseniz onları o şekilde yaradan Tanrı’ya hakaret, din olgusundan bağımsız biriyseniz de bu kez doğanın düzenini anlamamak. Varlarsa doğallar da! Bu kadar basit. Kitlenin bunu ahlâksız ya da doğa dışı sayması aptallığın daniskası.

Gelelim Sevişen Kadınlara

Önce bekaret.

Adam sevişsin sevişsin, kadın kısmetine hangi koca düşerse onu alsın, sonra tek bu bilgiyle yüce makama iade edilsin. Adama her şey mübah, kadına günah. Ohh ne âlâ dünya. Kaprise gel. Ya yeminle bazen sırf kendilerini diğer erkeklerle kıyaslayacak bilgiye sahip olmayalım diye bakire istediklerini düşünüyorum.

Ben daha ergenken asla bakire bir şekilde evlenmeyeceğime karar vermiştim. Bu kararımı anneme beyan ettiğimde annem bir ufak baygınlık geçiriyordu ama kısmet 🙃

Bir ömür boyu aynı adamla sevişmeye imza atacağım ama adamın nasıl seviştiğini bilmeyeceğim. Pazardan domates alırken bile daha temkinli olan kadınlar, erkekleri gözü kapalı nasıl alıyor aklım almıyor. Ya adam yatakta feciyse… Tüm ömür elindeki seks işte bu…

“Her şey seks mi?” sorusunu duyar gibiyim.

Valla erkekler “Mutfakta aşçı, yatakta …” beklerken onlara kimse “Her şey seks mi?” diye sormayı aklının ucundan bile geçirmezken, kadının seksle ilgili en ufak beklentisini dile getirdiğinde isterik muamelesi görmesini kabul etmem söz konusu bile olamaz.

Gelelim Evlilikteki Cinsel Haklara

Adam aldatırsa “Çapkın. Elinin Kiri”, kadın aldatırsa “Or.s.u”.

Kadın aldatıldığında da çocuklarının boşanmış aile travmasını yaşamaması için çekmekle, kabullenmekle yükümlü. Kadına bunlara katlan diyen toplumun, erkeğe, uçkuruna sahip çık demeyi akıl edememesi de benim için kabul edilebilir değil. 

Sevgili hemcinslerim; aldatan, döven, psikolojik şiddet uygulayan kocaya dayanmak erdem değil. Sizi böyle gazlamalarına kanmayın. Bu düpedüz enayilik. Sizler gerekli tepkiyi vereceksiniz ki sizlerin yetiştirdiği erkek çocukları bir kadına bu şekilde davrandığında kadının kendisini kapının önüne koyacağını görerek büyüyecek. Davranış döngüsü ancak bu şekilde kırılır. Kız çocukları zaten olanın bitenin farkında ve değişime açık, önemli olan erkek zihnini eşitlik konusunda eğitebilmek.

Sevişmenin Ahlakla Bir İlgisi Yok

1960’ların protest hareketi ne diyor; “Savaşma seviş.” 😁

Bu bölümde dünyadaki kötülükleri sayacaktım ama hepinizin ezbere bildiği bu sorunları tekrarlamayacağım. Bunlarla ilgilenmek yerine biz hâlâ milletin sevişmesiyle uğraşalım, tebrikler 👏🏻

Sevgiden türetilmiş bir kelimenin içeriğini bile anlamıyoruz aslında. Neyse bu da başka yazı konusu.

Toplumca kimin kiminle seviştiğinin hesabını tuttuğumuz uçkur ahlâkından sıyrılıp ahlâkın gerçek konularını tartışabileceğimiz bir noktaya evrilmemiz dileğiyle bu haftalık da benden bu kadar.

Didem Çelebi Özkan

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

17 YORUMLAR

  • Yanıtla Ahmet Yonca 4 Mart 2019 at 16:40

    Ben geçen ay iş yerinde arkadaşa sormuştum; “Ya bu küfür edenler, hani şunu şöyle beceririm, bunu böyle beceririm diye konuşanlar, sexi neden hakaret olarak kullanırlar?”
     
    Enteresan buluyorum. Hatta sex neden bir aldatma ya da duygusal imaj taşıyor diye irdeledim. Oysa zaten bir kadını ya da erkeği karşıdaki insan bütününün yarısı olarak kabul ediyorsa, başka bir cinsel doyuma ihtiyaç duymaz. Tamamen üreme amaçlı olan bir eylem evreni nasıl böyle yönetebiliyor anlamıyorum. Sanırım tamamen sosyal varlık oluşumuz, duygusal travma meydana getiriyor…
     
    Hayırlısı be gülüm 🤪🤪😁😁

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 4 Mart 2019 at 17:23

      Yaa Ahmet güldürdün beni, “Hayırlısı be gülüm”e koptum 😂😂
       
      Bu arada küfürlerdeki cinselliğin hep kadını aşağılaması iğrenç bence de. Bu konuda da yazmayı planlıyordum, yeri gelmişken iki çift laf da ben edeyim.
       
      Erkeklerin bu küfürleri kullanmasını anlıyorum bir yere kadar ama bir kadın matah bir şeymiş gibi kadına hakarettin üst noktası olan bu küfürleri nasıl kullanıyor, onu almıyor benim aklım. Küfür etmeye meraklılarsa biraz yaratıcılık gösterip bari sizin cinsinizi hedef alsınlar onlar da. Kusura bakma şeker, arada sen de gidiyorsun ama yapacak bir şey yok 😝
       
      Yorum için kocamannn teşekkürler.
       
      Sevgiler

  • Yanıtla Ilgın Cenkçiler 4 Mart 2019 at 23:39

    Evrim ile ilgili duana sonuna kadar katılıyorum ve yazın Harika olmuş 💫💫💫

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 6 Mart 2019 at 08:28

      Kuzummm benim, beğenmene çok sevindim. Canım arkadaşım, daimi desteğim, öperim 😘😘😘

  • Yanıtla İrem Savaş 4 Mart 2019 at 23:44

    Didem ablacım, bilinçli bir yazı olduğunu düşünüyorum. Kalemine ve yüreğine sağlık!
     
    Hepimiz farklı olabiliriz. Saygı, hoşgörü en önemlisi. İnsanları suçlayacak, yaptıklarının yanlış olduğunu söyleyecek ya da bunları yanlış-doğru diye nitelendirecek olan bizler değiliz.
     
    Aslında aileler ‘cinsellik’ konusunda o kadar üstü kapalı ifadeler kullanıyor ki, çocuk bunu dışarıdan öğrenerek belki de yanlış ve ona hata yaptıracak bilgilere ulaşıyor. Senin gibi bilinçli aileler çok önemli.
     
    Ayıp olan şeyler vardır, saygılı olunması gereken şeyler vardır. Bunlar bir insana dokunmak için izin almak ya da sınırı aşmamak için mesafeli kalmak, ahlak bekçiliğini yapmamaktır. Cinsellik dediğimiz şey ayıp değil doğanın kanunudur. Bu konudaki noktalara kişinin kendisi karar verir, böyle düşünülmediği sürece bunu aşırı büyük bir tutum sanan ve tecavüze kadar işi götüren insanlar olacak, ne yazık 🙏🏼
     
    Cehalet uzak olsun…

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 6 Mart 2019 at 08:31

      Bayıldım güzellik yorumuna özellikle de son paragrafa 👌🏻👏🏻👏🏻

  • Yanıtla Aslı Tüney 5 Mart 2019 at 20:47

    Sevgili Didem,
    Yazını bir nefeste okudum ve çok hoşuma gitti. Ek olarak ben de hemcinslerime bir çağrıda bulunmak istiyorum. Kendimiz gibi olmayan, düşünmeyen, giyinmeyen, tüketmeyen her kadına da saygı göstermek zorundayız. Neden? Çünkü önce biz birbirmizi sevmeli, korumalı ve kabullenmeliyiz.
     
    Örnek: Yakın arkadaşı, kuzeni, komşusu bir başka kadının partneri ile ilişki kurmuşsa -cinsel veya degil- hemen başlamayacağız aşağılamaya, kirletmeye, hakarete. Bunu yapan adam hemen affedilmeyecek, yüceltilmeyecek. Gerçeklerle yüzleşeceğiz, hatta kırılacağız belki. Yaralarımızı kim saracak? Güzelim kadınlardan başka kimse değil…

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 6 Mart 2019 at 08:35

      Aslıcım ne kadar mutlu oldum yorumuna. Ve yazdıkların benim eksik bıraktıklarımı tamamlar nitelikte olmuş. Çok çok sevdim. Bizden farklı olandan bu derece nefreti gerçekten ben de anlamıyorum.
       
      Kadın dayanışması yorumuna da bayıldım. “Kadının en büyük düşmanı kadındır,” lafından nefret ediyorum. Bizim daha kendi aramızda bile geçinemediğimizi ima eden, kadına yapıştırılan yanlış yaftalardan biri de bu. Bu cümleyi en azından kadınlar olarak biz tekrarlamayı bırakabiliriz. Birlikte güçlü olduğumuzu göstermenin zamanı geldi 😈

  • Yanıtla Seda Çağlayan 6 Mart 2019 at 13:43

    Didemcim,
    Şimdi okuma fırsatı buldum. Ne kadar benden, ne kadar içimden yazmışsın. Gerçekten. Laf olsun diye demiyorum. Okurken az kalsın “Yürü Be!” diye bağıracaktım ki şu an gayet hanımefendi tavrım üzerimde caanım plazamın içindeki ofisimde çalışıyorum 🙂
     
    Dediğin öyle doğru ki, iş yine kadında bitiyor. Erkek çucukları “şehzadem, ağam, paşam” diye yetiştirmekten vazgeçmesi gerekenler de “Kalk kız, abine su getir” cümlelerini toplumdan silebilecek olanlar da yine kadınlar. Bu da eğitimle paralel. Yani önce tüm anneler değişecek ki gelecek nesillerde bu işler yoluna girecek. Biz göremeyeceğiz o kesin ama belki çocuklarımız, torunlarımız görür 🙂 Kim bilir…

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 6 Mart 2019 at 20:52

      Bu yazıyı yazarken çok fazla tabuyu kökünden sarsacağımı ve bunun birçok kişiyi rahatsız ederek beni hedef haline getireceğini biliyordum. Tahmin ettiğim gibi facebook sayfamızdaki yorumlarda ortalık oldukça karıştı.
       
      Ne yazık ki dogmatik düşüncelerle yetişenler, kendi kabullerini haykırmakta hiç çekinmezken farklı düşünenler ne yazık ki susup bu insanların geneli kontrol etmesine izin veriyoruz. Bundan bıktım. Ve en az onlar kadar yüksek sesle haykırmaya karar verdim. Gelen yorumlara da ömrümce susmayı başaramadığım için bana yönelttikleri üslupla cevap vermekte tereddüt etmedim.
       
      Destek vermen benim için ne kadar değerli tahmin ettiğine eminim. Çok çok teşekkür ederim 🙏🏻🤗😘😘

  • Yanıtla Ahu Kınay Zabun 8 Mart 2019 at 14:45

    Bravooo bravo bravo…
     
    Tepkileri düşünme bence, gayet güzel nokta atış.

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 8 Mart 2019 at 18:23

      Canım benim çok teşekkür ederim yorumun için. Birkaç gündür sitemizin Facebook sayfasında bu yazının tanıtımın altına o kadar saçma yorum yazıldı ki bu devirde bu derece nefret aklım almıyor. Orta Çağ’dan farklı değil bazı zihinler. Çok yazık 😔
       
      Tüm bunların ardından yazdıkların iyi geldi canım 🙏🏻
       
      Teşekkürler güzellik 🤗😘😘

  • Yanıtla loveandsmile 25 Mart 2019 at 10:36

    Alkışlıyorum…

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 25 Mart 2019 at 17:24

      Çok teşekkür ederim 😁

  • Yanıtla Şirin Ceren Satılmış 18 Temmuz 2019 at 20:48

    İlgi ile okuyorum Didem Hanım. Kaleminize sağlık. Bizim gibi yaşamı bile birilerinin yaşamı üzerinden tutmaya çalışan kadınlara ruhsal bir özgürlük oluyorsunuz. Var olun…

    • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 18 Temmuz 2019 at 21:00

      Şirin Hanım çok teşekkür ederim. Yorumunuz özellikle bugün ne kadar iyi geldi bilemezsiniz. Sabah bu yazıdan bir bölümü Facebook’ta alıntı olarak paylaşmıştım. Altına -üstelik de hemcinsimizden- gelen onca ağır yorum bütün gün beynimin bir köşesinde ızdırap olmuşken şimdi sizin bu yorumunuz tüm tortuyu sellerle yıkadı zihnimde. Asıl siz var olun…

  • Yanıtla Güzide Fırat 28 Ağustos 2019 at 01:35

    Yazdıklarınız sanki benim düşüncelerim ama ben bu kadar güzel ve etkili anlatamazdım ki zaten sizin bir yazar benim bir okur olduğum gerçeğini hatırladım 🤗 İyi ki varsınız, yazıyorsunuz. Teşekkürler. Sizi yeni tanıdım artık takipteyim. Kolay gelsin 🍀🤩

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan