Beni Bana Şikayet Ediyorlar

Ben mi dedim, beni otel odasında yatırın diye?!

Sezonun birinde yine, amele ben, lojmanda kalıyorum. Bir gün dediler ki; “Lojmanın çatısı su akıtıyor. İçerisi de rutubet olmuş. Bakım yapılacak birkaç gün otel odasına geçiyorsunuz.”

Zaten bizler çok şükür henüz bu lojmanların akıtmayanını, rutubet olmayanını görmedik. Neyse konumuz bu değil 🤦🏻‍♀️

Neyse abi, tamam dedik, geçtik otel odasına. 3 gün sonra ben resepsiyondan geçiyorum yine, bir hatunun şikâyeti var. Arkadaşlar diğer misafirlerle savaş verdiklerinden kendisi ile ilgilenecek kimse olmayınca ben de deskin içinden geçince direk bana yardırmaya başladı.

Münferit: “Son kez çok kısa bir şey söyleyeceğim.”

“Buyurun hanımefendi.”

Münferit: “2 gün önce de söyledim. Ama kimse dikkate almadı sanırım. Son kez size söylüyorum. Yan odamdan ciddi derecede müzik sesi geliyor. Lütfen misafirlerle görüşür müsünüz? Biraz sesi kısarak dinlesinler. Uyuyamıyoruz.”

“Tabiî ki efendim. Hemen ilgileniyorum. Oda numaranızı öğrenebilir miyim?”

Münferit: “310”

Resepsiyondaki arkadaşıma döndüm. “Ekremcim 311 nolu odayı hemen arayıp, gece yüksek sesle müzik dinlememelerini rica eder misin? Misafirler rahatsız oluyorlar.”

Resepsiyonist bana ne dese beğenirsiniz; “Gülşah Hanım 311 no’lu odada siz kalıyorsunuz.”

Misafir bana bakıyor, ben Ekrem’e, Ekrem tavana…

Ben kıvırmaya çalışıyorum; “Yok Ekremcim ben 211’de kalıyorum. Hanımefendi ben ilgileniyorum. Merak etmeyin.”

Pezevenk dönmüş hâlâ diyor ki; “Yok Gülşah Abla sen 311’de kalıyorsun. Bak sistemde de öyle görünüyor.”

O saatten sonra da toparla toparlayabilirsen. Hatun bildiğin beni bana şikâyet ediyormuş.

Hep derim, çalışmazsak aslında otelcilik çok eğlenceli bir sektör.

Bir gün otelde misafir havlu istiyor. “Tamam, gönderiyoruz efendim” diyoruz ama havlu gitmiyor. (Bu havluların geç gitme ya da gitmeme sebebini ikinci kitabımda anlattım) Neyse abi misafir çıldırıyor artık tekrar resepsiyonu arıyor ve cümle aynen şöyle;

“5 dakikaya kadar o havlu gelmezse çırılçıplak aşağı inip lobiye geliyorum.”

Ooo yeeaaaaahhh

A ha, dedim, bana eğlence var. İçimden dua ediyorum; inşallah havlusu gitmez. Bekle babam bekle adam gelmiyor. Sanırım havlusunu verdiler.

❗️NOT: Bilmiyorum yazılarım size kısa mı geliyor uzun mu? Ama ben uzun yazıları okuyamadığımdan beni okuyanların da benim gibi olduğunu düşünüyorum nedense 🙃 Bu yüzden böyle tadımlık yazacağım.

Neyse efenim 2019 sezonunu da bitirdim. 25.10.19 tarihinde 2. kitabım için İstanbul’a gidiyorum. Kitap fuar dönemleri başladı. Fuarın birinde denk gelmemiz dileği ile mizahla kalın.

‼️ 2020 sezonu için benimle konuşmadan tatil rezervasyonu yaptırmayın.

Gülşah İslamoğlu