İntikam

Bazı duygular vardır ki insan tercih etmese de gelir konar yüreğe. Kimisi sevmez intikam duygusunu ama hissine de engel olamaz. Herhangi biri yüzünden, kötü duruma düşmek, utanmak, üzülmek, ister istemez getirir intikam duygusunu.

Duyguyu eyleme dönüştürüp intikam almaya çalışmak ise başka bir boyuttur. Bunu herkes yapmaz. Kimi, “Allah’ından bulsun” ya da “Hayat alır intikamımı” der ve olayı orada kapatır. Kimi de kendisi yapmak istemese de içinde yaşadığı coğrafyanın kültürünün etkisi ve baskısıyla eyleme geçmek zorunda kalır. Ülkemizin bazı bölgelerinde hâlâ devam eden kan davalarının yegane sebebi budur.

Bir de, bir insan tipi vardır ki bir şekilde kötülük gördüyse, intikam odaklı yaşar. İntikamını almak ister ve bunun için her zaman tetiktedir, sürekli fırsat kolluyordur. Böyle insanların sayısı da hiç az değildir. Bu yüzden de bazı söz kalıpları yerleşmiştir ağızlara, ve ağızdan çıkan her söz gibi, söyleyenlerin gönlüne.

Hammurabi Kanunlarının temel taşlarından olan: “Göze göz, dişe diş” birçok insanın hayat felsefesidir. “İntikam soğuk yenen bir yemektir” sözü de azımsanmayacak kadar söylenir.

Kimler İntikama Yatkındır?

İntikam duygusuna çok yakın olan bazı kişilik tipleri vardır. Bir takım psikolojik araştırmalara göre, narsizme yatkın ya da yakın olan bireylerde intikam duygusu çok daha yoğundur. Bu kişilik tipinde bireyler, kendilerine çok düşkün oldukları için, her yerde ve her ortamda kendilerinin en özel olduğunu hissetmek isterler. Bu duygularda olan insanlar için, kendi dışında biri tarafından kötü duruma düşürülmek, affedilir bir hâl değildir. Mutlaka bunun rövanşını yaşamak isterler.

Duygu kontrolü yapamayan bireyler de intikama yatkındırlar. Mantıklarını biraz daha geç devreye soktukları için, öfke duyguları çok ön plandayken, intikam hissiyle dolarlar.

İntikam ve Rahatlama

“İntikamımı almadan içim soğumayacak” sözünü çok kişiden duyarız. Sadece intikamla rahatlayabileceğinin güçlü ifadesi olan bu söz, gerçekten doğru mudur?!!

Değildir…

İntikam, içindeki düşmanlığı, içindeki acıyı bitirmez bireylerin; tam tersi insanların, kötü hissettiren negatifliği uzun süre hayatlarında ve içlerinde tutmalarını sağlar. Bacon, intikam duygusunun kötü etkisini şöyle belirtmiştir:

“İntikama odaklanan insan, normalde iyileşip düzelecek olan yaralarını açık tutar.”

Ve aslında hayat bu yaranın acısını çekmeye değmeyecek kadar kısadır.

Karşıdakini yakacak bir ateş gibi düşünülebilir ama aynı zamanda tutanı da yakan bir ateş topudur intikam. Tutan, hem uzun süre nefreti içinde büyüttüğü için yanar hem de kötülük yaptığı için. Karşıdaki ne kadar hak etmiş olursa olsun, kötülük yapan, hatta başkası için kötü düşünen hiçbir insan, gerçekten iyi hissetmez kendini. Hissedemez çünkü kötülük yapmak insan olmanın özüne aykırıdır.

Duyguyu İyi Yönetmek

Her duygu insan içindir ve hissedilmesi normaldir. Kötü duyguların hemen eyleme dökülmesi, kötü sonuçlar doğurur. Oysa ki intikam duygusu çok iyi yönetilerek güzel sonuçlara götürebilir bireyleri. Bu da duyguyu hissettikten sonra yüksek farkındalıkla, eylem adımlarına doğru karar vermekle olur.

Doğru kararlar, her zaman bireyin kendisini geliştirmeye odaklıdır. “Karşıdaki ne yaparsa yapsın, benim yıkılmamam, hayatıma kaliteli devam etmem, başarılı olmam, karşımdaki kötü kalplere verebileceğim en güzel derstir” düşüncesi ve buna uygun eylem planı, bireyin duyguyu en iyi şekilde yönetmesi demektir.

Kötü duygu yoktur, kötü davranış vardır. İntikam duygusu da utanılacak bir duygu değildir fakat kötülüğe iyilik yapmak zor ve gereksiz olsa bile, kötülüğe kötülük ile karşılık vermek dünyayı yaşanmaz hale getirir.

Yaşanabilir bir dünyada, birlikte yaşanabilir insanlarla karşılaşmak dileği ile…

Sevgiler,
Nalan Erpolat