Yurt Dışı Gezi

Küçük Ama Boyundan Büyük, Singapur

2 Eylül 2020

Yazı: Küçük Ama Boyundan Büyük, Singapur | Yazan: Melih Daşgın

Ada devleti diye bir şey duymuş olabilirsiniz. Peki ya 63 adadan oluşanını duydunuz mu? Ya da şunu deneyelim, sakız çiğnemenin yasak olduğu, sigara içmeye sadece belirli alanlarda müsaade eden, güvercinleri beslemeye izin verilmeyen, sifon çekmemenin cezası olan bir ada devleti?

Burası Singapur. Asya’nın, daha doğrusu dünyanın en güzel yerlerinden birinde kendisine yer bulan güzel ülke. Toplam 600 km kare yüzölçüme sahip, Malezya ve Endonezya arasında kalmış bir yer. Aslında şehir mi, ülke mi yoksa bir ada mı diye sorabilirsiniz ama hepsi desek sanırım yanlış olmaz.

Ülkenin ismi, anlamı aslan olan “singa” kelimesinden geliyormuş.

Yani ülkenin simgesi aslan. Bu sebepten ötürü ülkede bol miktarda aslan heykeli görebilirsiniz. Hatta başı aslan, gövdesi balık olan “Merlion” adı verilen simgeler ise şehrin her yanına dağılmış durumda. Gövde neden balık diyecek olursanız, ülkenin ilk olarak balıkçı köyü olarak kurulmasının anısınaymış.

Singapur, ülkemizden 11 saatlik direkt uçuş mesafesinde ve ülkemize göre güneybatıda bulunur. Vize politikası en esnek olan yerlerden biri olan Singapur, ülkemizden vize şartı aramamakta. Vize yok, uçuş da var diyerek, sadece burası için onca yolu kat edip gelmek biraz cömertlik olur. Singapur’un hakkını verin elbette ama buralara kadar gelmişken komşuları da listenize eklemenizde fayda olacaktır.

Bu kadar küçük olmasına rağmen dünyanın en işlek hava trafiği güzergahlarından biri olan Singapur’a dünyanın her yerinden kolayca uçuş bulunabilir. Bu da demek oluyor ki buradan da dünyanın her yerine kolayca ulaşılabilir. Özellikle, Uzak Doğu, Asya ve Avustralya yönüne gitmek isterseniz mola yeriniz hazır.

Bu kadar küçük bir ülkeye nasıl tüm bunları sığdırabilmişler diyeceğiniz güzellikleri anlatmaya başlıyorum.

Güzelliklerinin yanı sıra ülkeye 4 adet resmi dil sığdırılabilmesi de bu alanda öncü hale getirmiş Singapur’u. Tamilce, Malayca, Çince ve İngilizce. Nüfus çeşitliliğinin çok oluşu ise, resmi dillerin varoluş sebebi. Ülkedeki en kalabalık grup Çinliler. Toplam nüfus ise yaklaşık 6 milyon, yani Ankara kadar.

Ülke 1960’lı yılların ortasından itibaren bağımsızlığına kavuşmuş olsa da günümüzde hala İngiliz-Amerikan esintilerini görmeniz mümkün. Asya’nın kalbinde yer almasına karşın kendinizi New York veya Londra’da hissedebilirsiniz. Peki bu nasıl oluyor derseniz; öncelikle yukarda belirttiğim resmi dillerden biri olan İngilizce’nin herkes tarafından konuşulması, göğe yükselen binalar, eğlence sektöründeki hareketlilik, teknolojiye olan yatırım ve gelişmiş teknolojik ürünler, iyi eğitim veren üniversiteler, birbirinden güzel ve farklı tema parklar ve daha niceleri.

Yazı: Küçük Ama Boyundan Büyük, Singapur | Yazan: Melih Daşgın

Yok hayır bu yazı New York veya Londra ile ilgili değil, Singapur’la devam edelim 😊 Bir gezgin olarak eğer Singapur’a seyahat planlıyorsanız, araştırmalarınızın başında karşılaşacaklarınızın sizi çok şaşırtacağına eminim. Neden mi? Çünkü daha önce hiçbir ülkede eşine rastlamadığınız yasaklar olabilir. Evet yazının başında söylediğim gibi küçük ama boyundan büyük işlere sahip ülkede çok fazla yasak bulunuyor. Yasaklar/kurallar elbette toplu yaşamanın yapı taşlarından ama bazıları oldukça tuhaf olduğu da aşikar.

İşte yasaklar ülkesi Singapur’un bazı yasakları:

İlk ve belki de gezegendeki en ağır yaptırım uygulanan yasak “uyuşturucu madde.” Zaten bunu kullanmıyorsunuz biliyoruz ama yine de merak dahi ederseniz, orası Singapur olmasın. Diğer katı yasaklardan biri de sigara. Belirtilen alanlar haricinde içmek kesinlikle yasak. Ayrıca elektronik sigara da bu yasak kapsamında. Singapur’a giderken yanınıza almayın derim.

Eee bu yasaklar zaten bildiğimiz türlerden, hani nerede bizi şaşırtan yasaklar? O zaman şunlarla devam edelim; güvercinleri beslemek mi istiyorsunuz, yasak! Toplu taşıma araçlarında yemek/içmek mi istiyorsunuz, yasak! Sakız mı çiğnemek veya satmak istiyorsunuz, yasak! Tuvaletten çıkarken sifonu çekmediniz mi, cezalısınız! Yere mi tükürdünüz, hapı yuttunuz! Hükümeti mi eleştirmek niyetindesiniz (gerçi bu tanıdık ama neyse) o da yasak! Homoseksüellik, pornografik materyal bulundurmak, yaya olarak kırmızı ışıkta geçmek ve daha birçok yasak çeşitleri belki şimdi ilginç gelmiştir size.

Yazı: Küçük Ama Boyundan Büyük, Singapur | Yazan: Melih Daşgın

Bu yasakların ardından yine de gitmek isterseniz okumaya burdan devam edebilirsiniz 😊 Şaka şaka tabi ki gidilesi yerlerden biri olan Singapur’da sadece yasaklar sizi beklemiyor. Aksine görülesi yerleri ile adeta sizi kendisine mıknatıs gibi çekiyor. Hemen başlayalım bu güzelliklerden bahsetmeye.

İlk olarak Unesco listesinde de bulunan Singapur Botanik Bahçeleri.

Binlerce türe ev sahipliği yapan bu bahçeleri listenizin ilk sırasına koymalısınız. Bahçelere kadar gitmişken hemen yanı başınızda bulunan, dünyanın en yüksek kapalı şelalesine ev sahipliği yapan Cloud Forest’ı, devasa cam sera Flower Dome’u ve koca koca süslü Supertrees’leri mutlaka ziyaret edin. (özellikle supertrees adı verilen bu ağaçların hem gündüzünü hem de gecesini görmeyi ve üzerine çıkmayı unutmayın!)

Gardens by the Bay’de bulunan bu yeşil alanların hemen yanı başında ülkenin en ikonik yerlerinin başında gelen o meşhur oteli, yani Marina Bay Sands’te sıra. Altında alışveriş merkezi olan, üstünde sonsuzluk havuzu bulunan, şekliyle tuhaf ama hizmetiyle oldukça üst düzey bir yer burası. Eğer Singapur’da kalma planınız var ve bütçe olarak size uygunsa burayı tercih edebilirsiniz. Bu otelin en güzel yeri ise şüphesiz havuzu. Konaklama yapan müşterilerinin faydalanabildiği havuzdan manzara ise muazzam!

Yazı: Küçük Ama Boyundan Büyük, Singapur | Yazan: Melih Daşgın

Art Science Museum ve Helix Bridge

Otel önünden yürüyerek ulaşabileceğiniz Art Science Museum ve Helix Bridge teknolojinin sanatla yoğrulduğu, görülmesi gereken yerlerin başında. Helix köprüsünden geçerek ulaşabileceğiniz ve ülke tanıtım fotoğraflarında bolca görülen, ağzından su çıkan aslanlara geldi sıra. Başı aslan, gövdesi balık olan bu heykellerin adı Merlion. Ülkenin simgesi. Fotoğraf için önünüzdeki kalabalığı yarabilirseniz şanslısınız 😊

Sri Mariamman ve Buddha Tooth Relic Tapınakları

Dikkat ettiyseniz hep bir körfezde dolanıp durduk, başka bir yer yok mu demeyin diye hızlıca geçiş yaparaktan; Sri Mariamman ve Buddha Tooth Relic Hindu tapınaklarını buraya bırakıyorum.

Sentosa Adası

Doğa, ağaç, tapınak yetti ise eğlenceye alalım sizi. Singapur’a gelen turistlerin mutlaka uğradıkları bir yerde sıra; Sentosa Adası. Nedeni ise örneğine çok uzak kıtalarda rastlayacağınız, Universal Studios. Kocaman bir tema parka ev sahipliği yapan bu ufak ülkenin bir diğer şaşırtıcı numarası bu. Koca Universal Stüdyolarını bu ufak ülkeye sığdırabilmişler. Eğer eğlenmek ve en az 1 gününüzü geçirmek isterseniz mutlaka uğramalısınız.

Hayvanat Bahçesi & Akvaryum

Özellikle çocuklu bir aile iseniz, tüm hayvanların kendi doğal ortamlarında bulunduğu hayvanat bahçesi ve 800’den fazla türün bulunduğu dünyanın en büyük akvaryumu olan S.E.A.’yı kesinlikle pas geçmeyiniz.

Yukardaki yerler sizi fazlasıyla tatmin edecektir ancak ülke soldan sağa yürüme mesafesi gibi küçük olduğundan her yerini kolayca gezebilir ve geri kalan yerleri siz de keşfedebilirsiniz.

Yemek konusu nedir derseniz, doğru yerdesiniz! Singapur mutfağı ağırlıklı olarak deniz mahsülleri ve kırmızı et üzerine dayansa da tüm dünya mutfaklarının örneklerini burada bulabilirsiniz. Singapur’dan “chilly crab” yemeden dönmeyin derim.

Kredi kartı kullanımı yaygın değil, çok yaygın! Her yerde kullanabilirsiniz. Singapur doları ise ülkede kullanılan para birimi.

Yıl boyu ılıman havası, temizliği, ulaşım kolaylığı ve sunduğu birbirinden güzel görülesi yerler yüzünden her geçen gün potansiyeli artmakta. Bu kadar ufak yüz ölçüme bu kadar fazlalığı sığdıran bu güzel ülkeyi bir aktarma noktanız olarak seçip, kolayca gezebilirsiniz.

Şimdiden iyi gezmeler.

Melih Daşgın

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan