On

Anladığım kadarıyla anlatayım
Henüz on gündür tanıyorum
İki basamaklı günlerin en balındayız
Başını sonunu bilemediğimiz bu dünyada
Gözümün güldüğü günlerin onuncusunda

Her şeyi bıraktım kendime dair
Emanet ettim Allah’a
Bilen, bulabilen varsa
Yanaşsın diye benimle mutluluğa

Nedenini bilmediğim
Adına, tanımadan da “güven” denilen
Bir garip heyecanım var

Onca ve öncesini boşveren bir akılla
Akıyorum yönünü yolda bulan su gibi,
Yaşanacak ne varsa

Bir tarif gerekirse bu duruma;

Görünce özlediniz mi hiç?
Gözleri gülünce birinin,
Koklamak…
Koklamak geldi mi içinizden?
Ve değdiğinde alnınız
Bir omuza
Orada kalmak, sonsuzlukta uçmak gibi oldu mu?

Sade
Ve tuzsuz, şekersiz bir yemekten keyif almak,
Denk geldi mi böyle birşey?
Yokluk edebiyatından değil
Varlık aklından
Yaşanmış yorgunluğunuzdan

Zevklerinizi bir yürekle, aynı anda yaşadınız mı?

Tadın böylesi zevkleri aşıklar
O zaman konuşuruz
On mu önemli, an mı değerli?

Mavi Ahıskalı