Haset ile Kariyerimde Yükseldim

İş hayatında, sosyal çevresinde ya da okul yaşamında haset duymayan var mıdır?

– Ah O Genel Müdürün yerinde ben olsam.
– En çok satışı neden ben yapamıyorum?
– Okulumun birincisi neden ben değilim?
– O evde neden ben yaşamıyorum?
– Onun sosyal statüsü bende niye yok?
– Boyum neden onun kadar uzun değil?

Bazı şeylere sahip olmak isteyip de elde edemediğimiz durumlarda, bir başkasının buna sahip olduğunu bilmek, bizi rahatsız eder ve hasede iter.

“Haset, duyulan kişiye zarar verme, yok etme güdüsüdür.“ – Melanie Klein

Haset etmek pek de düşündüğünüz gibi olumsuz olmayabilir.

Hayranlık veya kötü niyet içermeyen haset, kişinin kendini geliştirmesi yönünde motive edici bir güce dönüşebilir. Kısaca dozunda yaşanan haset daha iyisini yapmak ve elde etmek için olumlu yönde itici bir güç olmaktadır.

Haset ve kıskançlık birbirine karıştırılan iki yakın duygudur.

Bu duygular daha çok tanıdık, akraba ve meslektaşlar arasında görülür.

Denize nazır, bahçeli, havuzlu, yaşadığınız ilin en popüler muhitinde ultra lüks bir ev hayal edin, bu harikulade evde yaşamak hayaliniz olsun ama hayalinizdeki harikulade ev bana ait ve bu harikulade evde ben yaşıyorum.

“Bende yoksa onda da olmasın“ yıkıcığıyla, bana haset duymaya başladınız.

Peki bu harikulade evde siz yaşarken bir zaman sonra iflas edip, evi bana kaptırdığınızı, artık evin yeni sahibinin ben olduğumu hayal edin. “Eyvah! Sen nereden çıktın? Benim hayatımı çaldın.“ yıkıcılığıyla, şimdi de beni kıskanmaya başladınız.

Kişinin kendisinde olmayan bir şeye başkasının sahip olduğunu bilmek hasede yol açarken, kişinin bir şeye sahip olması ancak onu başkasına kaptırma korkusu kıskançlığa yol açmaktadır.

İş hayatına yordamlarsak, genel müdürün yerinde olmak isteyen çalışan haset ederken, genel müdürün koltuğunu çalışanına kaptırma korkusu kıskançlığa yol açar.

Haset bir eksiklik, kıskançlık ise var olanı kaybetmekten doğar. İşini doğru ve zamanında yapan, yıldızı parlak çalışanın, iş yerinde takım arkadaşları ve üstü tarafından neden çok fazla sevilmediği, neden üzerine daha fazla iş sorumluluğu verilerek “Ya benim seviyeme inersin ya da işte başarısız olman için ortam hazırlar, yıldızını söndürürüm.“ yıkıcılığını ise haset ve kıskançlık duyguları açıklıyor.

“Haset, kıskançlık, hırs, her çeşit açlık, bunların tümü tutkudur.“- Erich Fromm

Haset aslında bir gelişim mesajıdır.

Kariyer basamaklarını tırmanırken üç tür davranış sergileyen bireye rastlarsınız;

– çok gayretli çalışkan,
– dedikoducu ve hata arayan,
– depresif.

Her bireyin davranışlarının temelinde haset duygusu vardır.

Gayretli ve çalışkan birey, haset ettiği kişiyle kıyasında özgüven eksikliğinin farkında ve eksikliklerini tamamlamaya çalışır.

Dedikoducu ve hata arayan birey ise özgüven eksikliği ile haset ettiği kişiyi yok etmek ve ona zarar vermek için uğraşır.

Haset duyamayanlar ise depresiftir.

Siz, hangi davranışı sergileyen bireye benziyorsunuz?

Haset duygunuzu, kendinizi olumlu yönde geliştirmek, eksikliklerinizi kapatmak, seviyenizi yükseltmek için kullanmak ister misiniz? Ya da ilkel savunma düzenekleri kullanan kişiler gibi haset ettiğiniz kişinin seviyesini, kendi seviyenize düşürerek bu açığı kapatmak mı istersiniz?

Gününüz Aydın Olsun…

Tuğba Atar