Gönül Köşesi

Bahar Bayramı, Hıdrellez

28 Nisan 2018

Bahar Bayramı, Hıdrellez

Mahalle kültüründen gelenler, köylerde büyüyenler bilir; bahar bayramı, Hıdrellez zamanını nasıl heyecanla beklerdiğimizi. Hakkında bildiğimiz öyle derin, tarihi bir bilgi de yoktu üstelik. Tek bildiğimiz gece sokakta keyifle takılabilecek olmamızdı. Ve elbette yaktığımız lastiklerin üstünden dilek dileyerek, ateşten bir taraflarımızı yakmadan atlamak ki bu çok mümkün olmazdı muhakkak kirpiği, kaşı yanan birileri olurdu. Ha bir de lastik yeni yanmaya başladığında acele edip, o isin, siyahın içinden geçip, ilk atlayanlardan biri olmak da çok mühimdi.

Bir gün öncesinden mahalledeki abiler bir yerlerden lastik tedarik eder, tahta, çalı çırpı bulur, bu muhteşem törene hazırlık yaparlardı. Nasıl bir cümbüş, sokakta çoluk çombalak, gülmeler en yüksek ateşten atlamaya çalışmalar, alkışlar, tezahüratlar. Gözlerimi kapatıp, hafiften korkarak atladığım bilmem kaçıncı seferde, bunu yaşlanıncada yapmak istediğimi dilediğimi hatırlıyorum…

Nerede O Eski Bayramlar

Hah işte bu cümleyi benim de kullanacağım hiç aklıma gelmezdi 😉 ama çok özledim çocukluğumda, lisedeki hallerimde kutlladığımız Hıdrellezleri. Nerdeeee o eski bayramlar… 😊

Özlediğim şeyin çocukluğum ve yaşadığım o samimi mahalle komşuluğu olduğunu bilmesem, yaşlandığımı düşüneceğim inanın. Anahtarı kapıda bırakılan evleri, çayır çimen üstünde yenilen yemekleri, karnımız acıktığında sürülen yağlı, şekerli, salçalı ekmekleri, kamyonun arkasında gittiğimiz keyifli piknikleri, özgürce sokakta oynadığımız günleri… Tüm bunları kendi oğluma anlatırken aslında ne kadar şanslı bir nesil olduğumuzuda hatırlıyorum her seferinde.

Gelelim bu güne

Büyük restaurantlar, bazı belediyeler her yıl yapıyor Hıdrellez etkinliklerini. Konserler, havai fişekler, kortejler danslar, yarışmalar oluyor bu programlarda.

Evet etrafımda bir takım etkinlikler oluyor ama ben yıllardır sokakta yakılan ateşten atlamadım ve bu yıl o samimi, keyifli, çocukluğumdaki ambiansı yakalamak için bir köy yerinde Hıdrellez kutlamasına katılmayı planlıyorum. Hayatında hiç ateşten atlamamış, bahar bayramını kutlamamış oğlumun da planlarıma dahil olması ve bunu heyecanla beklemesi, gün sayması da ayrıca bir keyif oluyor bana. Mevsimlerin insan üzerindeki tesirlerini yazdığım Bahar Geldi yazımda belirtmiştim. Boşa değil baharın, sıcak günlerin gelişinin bayram olması…

Bahar Bayramı, Hıdrellez

Hıdrellez, soğukların bittiğini, 6 Mayıstan sonra, sıcak günlerin bizi beklediğinin habercisi olan ve Türk dünyasında kutlanan mevsimlik bayramlardan biri.

Bir sürü ritüel var hıdrellezle ilgili, hepsi için de farklı inanışlar. Gül ağacının dibine ya da dalına istediği ne ise; evse bir ev resmi ya da anahtarı, çocuksa bir oyuncak, arabaysa ona uygun bir obje ya da resmini çizip bırakmak en çok bilineni.

Hızır ve İlyas peygamberin, gül ağacının dibinde buluştuklarına inanıldığı için dileklerler orada dileniyor. Sabaha karşı gül dibine bırakılanlar alınıp, akan bir suya bırakılıyor. Tabi günümüze uyarlaması aynı şartlar olmadığından, biraz farklılaşmış.

Çok uzun yıllar önce denemiştim gül dibine dilek dileme olayını. Büyük bir şey umarak ya da fazla beklentiye girerek değil ama dilek dilemek dua etmenin, umut etmenin, iyi ihtimalin bizi bulmasını istemenin diğer bir yolu bence.

Neyse, herkes yazdı çizdi. Çocuğunun arabasını, kırmızı kurdelaya bağlanmış anahtarı, oyuncak bebeği kapan geldi gül ağacının dibine. Ben de bir şey olmadığını gören bir komşum, bari bir araba resmi çiz de koy ne olur ne olmaz, dedi. Gerçekten ne olur ne olmaz diye yaptım, çok da hevesle değil. İyi ki de yapmışım. Muhabbeti eğlencesi bir yana, doğru vakit o vakitmiş ya da bilmiyorum o kısma ne diyeceğimi, ben yaptım oldu. Ya olursa ama değil mi? 😉

“İnsan daima başına gelen felaketleri sayar, sevinçleri değil. Eğer saysaydı, dünyanın kendisine yeterince mutluluk sunmuş olduğunu anlardı.” Dostoyevski

Kalbimizdeki dileklerimizin her daim gerçek olması ne kadar mümkün bilemesek de umut etmeyi, sevinçlerimizi saymayı, hangi yaşta olursak olalım ateşten atlayacak kadar enerjiye sahip olmayı dilerim. Güneş hep içimize açsın…

Bu yazının şarkısı:
Ederlezi, Time of Gypsies, Goran Bregović-Emir Kusturica
Youtube linki için tıklayın.

Gönül Verim

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan