Satır Arası

Duygu

22 Mart 2019

Yazı: Duygu | Yazar: Nalan Erpolatİnsan olmanın gereği, olmazsa olmazı. Her olay, her insan, her nesne iç dünyamızda bir şeyler uyandırıyor ve nefes aldığımız sürece uyandıracak. Hissetmekten asla kaçamayız ama bazı duygular vardır ki bunu hissettiğimizi kimseye söyleyemeyiz, kendimize bile itiraf edemeyiz, adeta utanırız hislerimizden. Bu gibi duyguların belki de en kuvvetlisi “haset”tir.

Haset ve Benzer Duygular

Türkçe’nin zenginliği ile aslında haset kelimesi ağzımızdan ve yüreğimizden çıkmadan, yerine başka kelimeler koyabiliyoruz. Kıskanmak, öykünmek, imrenmek, özenmek, gıpta etmek… Sanki haset etmeye gelene kadar, duygularımızı yumuşatıyoruz kendi içimizde ama aslında bunların hiçbiri haset ile aynı anlamda ve kuvvette değil. İmrenmek, öykünmek, gıpta etmek, bir kişiye, bir olaya, bir başarıya, “güzel” deyip geçmek, üzerinde çok da düşünmemektir. Kıskanmak ise üçüncü bir kişiyi kapsar, zaten olan bir ilgiyi, sevgiyi kaybetme, daha doğrusu üçüncü bir kişiye kaptırma korkusudur kıskançlık.

Haset ise, iki kişi arasındadır. Başkasında olup kendinde olmayanı gerçekten çok istemektir. İçimizde bunu hissettiğimiz zaman, “Acaba ben kötü müyüm?” düşüncesi oluşur. “Başkasındaki bir şeye neden haset ediyorum?” “Hayır, yapmamalıyım, böyle düşünmemeliyim,” gibi hisleri hepimiz yaşamışızdır ama ne kötü olduğumuz için yaşadık bunları, ne de acımasız. Sadece insan olduğumuz için yaşadık.

Unutmayalım ki, insanı kötü yapan, duyguları değil, davranışlarıdır. Herhangi bir özelliğine haset ettiğimiz kişinin özelliklerini elinden almak için harekete geçmediğimiz sürece, kötü bir insan olmayız.

Hasete kapıldığımız zaman, bunu yüksek sesle söyleme cesaretini gösterirsek, bu duygu bizi geliştirir. Her şeyden önce, kendimize olan itirafımız, karşımızdaki kişiyi sabit fikir gibi gözümüzde büyütmemizi engeller, kişiyi ve olayı normalleştirerek, özgüvenimizin düşmemesini sağlar.

Haseti Dönüştürmek

İnsanın yaradılışının gereği olan ve beslenmesi gereken özellikleri vardır. Kendimizi geliştirmek, bunu ispat etmek, ivme kazanmak, başarılı olmak herkesin isteğidir ve bunlar için motive kalmak gerekir, yeterli miktarda hırslı olmak gerekir, mücadele etmek ve zorluklarla baş etmek gerekir. İşte kendimize itiraf ettiğimiz haset bize bunları getirir. Bu duygu olmasa, hayata karşı tutkumuz elimizden kayıp gidebilir, arkasından depresif duygular gelir.

Haseti hissetmek değil, hasete yanlış yön vermek kötüdür. Duygudan sonraki enerjimizi kişilere değil, kendimize çevirirsek, isteklerimizi ve tutkularımızı farkederiz, geliştiririz ve mutlu oluruz.

Her duyguda mutluluğa giden yol vardır.

Yolları farkedebilmek dileği ile….

Nalan Erpolat

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

3 YORUMLAR

  • Yanıtla Ahu Kınay Zabun 22 Mart 2019 at 12:29

    Haseti hissetmek değil, hasete yanlış yön vermek kötüdür. Duygudan sonraki enerjimizi kişilere değil, kendimize çevirirsek, isteklerimizi ve tutkularımızı farkederiz, geliştiririz ve mutlu oluruz.
     
    Her duyguda mutluluğa giden yol vardır.
     
    Yolları farkedebilmek dileği ile….
    Haseti bu kadar guzel anlattığınız icin hasetlenmeli miyim 🙂
    o kadar akıcı yazmışsınız ki yüreğinize sağlık..
     
    Başkasının balını kendimize zehir etmediğimiz günlereee

    • Yanıtla Nalan Erpolat 22 Mart 2019 at 17:56

      Teşekkür ederim Ahu Hanım. Sizden bu beğeniyi almak mutlu etti beni. Sevgiler💕😊

  • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 27 Mart 2019 at 09:25

    Nalancım gene harika bir konu ve motive edici bir yazı.
     
    Her duygunun iki uçta da yer alabileceğini düşünüyorum ben de. Her hangi bir duyguyu bizi mahvetme noktasında da, itici kuvvet olabileceği nokta da tutmak tamamen bizim elimizde. Kıskançlık, haset ve benzeri duygular bizi kemiren, kıpırdamadan katatonik bir halde bu duygunun esirinde kabus bir yaşama götürebilir, ya da bu duyguyu alır olumlu bir davranış için itici güç olarak kullanabiliriz. Karar tamamen bizde. Aslında yazarken kolay gibi gözükse de tüm bu duygularla baş edebilmek hayatın en büyük zorluklarından biri. Hepimize bol şans 😉

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan