Norveç | Soğuk Kuzeyin, Sıcak Ülkesi

Doğayı sever misiniz?
Renkler sizi mutlu eder mi, özellikle de yeşil?
Deniz ürünleri sever misiniz?
Fotoğrafçı mısınız?
Peki kamp yapmaktan hoşlanır mısınız?
Şelalelerle aranız iyi mi?
Fiyort denilen egzotik yerlere ilginiz var mı?
Kuzey ışıklarını ölmeden görmek isteyenlerden misiniz?
Ya batmayan güneşi?
Avrupa’nın en kuzeyine ayak basmaya ne dersiniz?
İçsel huzuru ve dinginliği biraz olsun yaşamaya ihtiyacınız var mı?
Yüksek refah seviyesinin ne kadar yüksek olabilirliğini merak ediyor musunuz?

Soruların çoğuna “evet” olarak cevap verdiyseniz sizin acilen dünyanın en güzel ülkelerinden birisi olan Norveç’e gitme zamanınız gelmiş demektir.

Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi döneminde her ne kadar yurt dışı gezilerini askıya alsak da ilk fırsatta gidilmesi gereken ülkelerden birisi Norveç. Zaten yer aldığı kuzey topraklarında, isteseler de sosyal mesafeyi aşamadıkları yaşamları, tertemiz doğası, harikulade izole yerleri ile gidilecek en güzel, en sorunsuz ülkelerin başında.

“Norveç” kelimesini duyunca ilk olarak soğuk hava ve kuzey gelir akıllara nedense. Gelmesi de oldukça normaldir; kuzeyde, kutuplarının yanı başında yer alan, küçük gibi görünen oysa detaylı incelendiğinde o kadar da küçük olmayan bir ülkedir. Güneyden kuzeye oldukça büyük bir yüzölçümüne sahip olduğundan, tamamını gezmek için uzun zamanlara ihtiyaç duyacağınız garanti.

“Ben Norveç’e gittim, oraları gördüm” diyebilmek için şehirlerden çok, en ücra köşesini de görme gerekliliğini bilmek lazım. Hemen şehirleri “gezilesi yerler değil” olarak algılanmasın, harika yerler elbette ama doğası ve doğa olayları harikulade güzellikte olduğundan, sizi bekleyen şeyler ülkenin her yanına yayılmış durumda.

Ülkenin her kilometresi dakikalarca anlatılacak güzellikte.

Bu güzellikleri de en iyi şekilde gezebilmenin yolu araç kiralamak. Dilediğiniz yerde aracı park edip, manzaranın veya yeşilin tadına doyasıya varabilirsiniz. Araba sürmek istemez iseniz, sizi harika fiyortların arasında bir o yana bir bu yana giden cruise gemilerine, yok beni deniz tutar derseniz, doğayı film şeridi gibi arşınlayabileceğiniz trenlere, o da olmaz derseniz tur otobüslerine alabiliriz.

❗️Araba kiralayacak olanlar şunu da akılda tutmalı: Norveçliler’in doğayı bozup, geniş geniş yollar yapmak (!) yerine, doğayı koruyarak açtıkları daracık yollarından dolayı sürekli rötarda olabilirsiniz.

Ben tek bir yazıda anlatmış olsam da siz bana bakmadan Norveç’i parça parça gezmeye çalışın. Norveç’e yapılacak bir gezi için ülkeyi ikiye, hatta üçe bölmek en mantıklısı. Sadece bölgesel değil, mevsimsel olarak da ülkeyi ayrı ayrı gezme planı yapsanız hiç fena olmaz. Norveç için her mevsimin ayrı bir yeri, her dönemin ayrı bir macerası var. Uzun yaz günlerinde batmayan güneşten, karanlık kışlardaki kuzey ışıklarına kadar çok çeşitli tatil opsiyonlarını burada bulmanız mümkün.

Karanlık ve soğuk dönemde (eylül-nisan arası) gidecek olursanız, ülkenin kuzeyi tam sizlik.

Bu dönemde tüm beyazlığı ve soğukluğu ile sizi karşılayan ülkede, kış aktivitelerinin yanı sıra kuzey ışıklarını görebilir, uzun karanlık günleri tecrübe edebilir ve kış sporlarının tadını çıkarabilirsiniz.

Ayrıca bu dönemde, sivri dağların ve fiyortların üzerine örtülen karların oluşturduğu görüntüler, fotoğraf severler için paha biçilmez birer sahne.

Bu güzellikleri bulabileceğiniz, kuzeyin başkenti Tromso, ülkenin tepesinde sizi ilk karşılayacak olan şehir. Tromso’nun yanı sıra Narvik, Alta ve harika Lofoten adaları da tüm ihtişamıyla sizi beklemekte.

Kuzey Işıkları

Ayrı bir başlık altında incelenmesi gereken “kuzey ışıkları” yine ülkenin bizlere cömertçe sunmuş olduğu en güzel özelliklerden bir diğeri. Doğanın en güzel sahne performanslarından biri olan bu ışıkları, dünya üzerinde en güzel izleyebileceğiniz yerlerin bir çoğu Norveç’te bulunmakta. Kuzey Kutup Dairesi üzerinde görülen bu doğa harikasını, yine bu daire üzerinde çok geniş topraklara sahip olduğundan, Norveç’in kuzeyinde herhangi bir yerde görmeniz olası.

Ülke kuzeyi sadece kış mevsimi için değil, her mevsim sizi bekleyen bir yer. Beyaz örtü altında gördüğünüz her yer yazın da bir o kadar yeşil ve tablo gibi. Bunun yanında Avrupa’nın en kuzey ucunda bulunmak ve batmayan güneşi görmek isterseniz, haziran sonu, temmuz başı en uygun zaman.

Eğer üşümeyi sevmiyor ve gün ışığı fazla olsun diyenlerdenseniz, yaz mevsimi tam sizlik. Neredeyse hiç karanlık olmayan uzun yaz günleri, ülkeyi geniş geniş gezebilmenin en güzel dönemi. Mayıs sonundan, ağustos ortasına dek gün ışığı hep uzun ve turistler için elde bolca zaman olduğundan da en yüksek sezon.

Yüksek sezon deyince, o dönem kesin pahalıdır diye akıllara gelmesin, Norveç zaten her daim pahalı! Hatta dünyanın en pahalı ülkelerinin ilk sıralarında. Nüfusunun çok olmaması ve zengin bir ülke oluşundan dolayı kişisel gelirler oldukça yüksek. Bu doğrultuda sunulan hizmetler, üretilen ürünler de alım gücüne endeksli. Bir turist olarak bunun üstesinden gelmek ise çok güç, bu yüzden gül-diken muhabbeti ile bu konuyu kapatıyoruz. 😊

Oslo

Norveç için gezilecek yerlerin başında başkent Oslo’yu koyabiliriz. Sebebi ise ülkemizden direkt uçuşların olması. Bu sebepten ötürü Oslo’yu başlangıç yeri kabul edebilirsiniz. Oslo içerisinde birbirinden güzel müzeleri bulabilir ve harika parklarda vakit geçirebilirsiniz. Yukarıda da belirttiğim gibi şehirlerden çok, doğası sizi daha çok mutlu edecektir diye, o yüzden Oslo için başlangıç ve bitiş noktası diyerek kısa kesiyoruz.

Bergen

Norveç’in ikinci en büyük şehri ise Bergen. Hani hep duyduğumuz “Norveçli balıkçılar”ın anavatanı burasıymış meğer. Kelime anlamı şehir kapısı olan “Bryggen“, yıllar öncesinden günümüze kadar sağlamlığını koruyarak ayakta kalabilen rengârenk balıkçı evleriyle masalsı bir bölge.

Deniz ürünleri hastasıysanız Bryggen karşısındaki balıkçı pazarına buyurun. Ben hayatımda yediğim en güzel somon, yengeç ve ıstakozu yemenin mutluluğunu burada yaşadım bilginiz olsun.

Bergen’i tepeden görebileceğiniz Floyen ve Ulriken dağları, irtifa severler için harika!

Preikestolen, Kjeragbolten ve Trolltunga

İrtifa demişken tamamen doğal oluşumlar sonucu meydana gelmiş çok ilginç kayalar Norveç’te bir hayli fazla. Bunlardan en meşhur olanları; Preikestolen, Kjeragbolten ve Trolltunga. Belli bir mesafe yürüyerek ulaşabileceğiniz bu kayalarda harika fotoğraflar çekip, manzaranın tadına varabilirsiniz.

Fiyordlar

Norveç’in en güzel fiyortlarından biri olan Aurland Fiyordu ve barındırdığı masalsı Flam Kasabası da yaz mevsimi için en güzel rotalardan. Bu minicik kasabadan ayrılmak istemeyerek saatlerce bulunmak isteyebilirsiniz. Ancak yakın çevresinde bulunan tahtadan yapılmış Borgund kilisesini, Stagastein viewpointi, Kjosfossen şelalesini, Undredal köyünü de gezmeyi ve tarihi vagonlardan oluşturulan tren turunu kaçırmamanızı öneririm.

Arama satırına “Norveç” yazdığımızda çıkan fotoğrafların başındaki yere, Geiranger Fiyoridu ve şelalelerine geldi sıra.

Geiranger Fiyordu; birçok kişi (ben dâhil) tarafından “Dünyanın en iyi manzaralı yerlerinden biri” ve “Dünyanın en iyi gezi güzergâhlarından biri” kabul edilen ve “Dünya miras listesinde bulunan” bir yer. O kadar büyüleyici güzellikte ki sırf burası için bile gelinir bu ülkeye, diyebilirsiniz.

Geiranger’i dakikalarca hiç konuşmadan izleyebileceğiniz iki adet yer mevcut; Flydalsjuvet ve Ornesvingen viewpointler. Gerçi elmas gibi neresinden bakarsanız hep aynı güzellikte parladığından kıyas yapmanıza engel olacaktır.

Geiranger’den kalkan feribotlarla fiyort içerisinde tur yaparak birbirinden güzel şelaleleri görebilirsiniz. Bunlardan en meşhur olanı hiç şüphesiz, yan yana yedi adet şelalenin aktığı Seven Sisters Şelalesi.

Alesund

Uzun gün ışığının rengârenk evlerini bir fener gibi parlattığı Alesund bir diğer Norveç yıldızlarından. Şehrin deniz kenarında olması ve kurulduğu karanın denize doğru incelerek devam etmesinden dolayı ayrı bir havası olduğunu ilk bakışta göze çarpmakta. Aksla viewpointten en güzel manzarayı görmek mümkün.

Buralara kadar gelmişken ülkedeki en turistik rotalardan olan Trollstigen Yolu‘nu ve Atlanticroad üzerinde bulunan kavisli köprüyü görmemek olmaz. Bunlar için kendi aracınızla gidebileceğiniz gibi düzenlenen turlara da dâhil olabilirsiniz.

Trondheim

Neredeyse ülkenin ortalarına geldiniz. Trondheim şehri denizden gelen serin rüzgârının yüzünüze çarpmasıyla size hoş geldin diyecektir. Ama rüzgârın etkisini Nidelva Nehri kıyısındaki evler ve bunları en güzel seyredebileceğimiz yer olan Old Town Bridge üzerine gelince kısa sürede atabilir, bu göz kamaştırıcı güzellikteki evleri seyre dalabilirsiniz.

Aşırı soğuktan korunmak ve üzerinde biriken karların kolay erimesi için özellikle şehir merkezinden uzakta bulunan evlerin çatısı çimden yapılmış. Bu da ne diyebileceğiniz cinsten bu evler buralarda bir hayli fazla.

Ayrıca Trondheim’da İskandinavya’nın en görkemli katedrali olarak sayılan Nidaros Katedrali’ni sizi beklemekte. Munkholmen Adası da şehrin görülmesi gereken diğer yerlerinden biri.

Daha çok uzun gün ışığının yaşandığı dönemleri içeren bir yazının sonuna gelmiş bulunmaktayız.

Aşırı oksijenden bir hoş olmuş ruhunuzla, bir sonraki gezinizi planlamaya, bu yerler dışında kalan güzellikleri araştırmaya başladınız bile, değil mi?

Şimdiden iyi seyahatler dilerim.

Melih Daşgın