Bir Gebenin Renkli Günlüğü | 3

 

İndeks

Bir Gebenin Renkli Günlüğü | Bölüm 1
Bir Gebenin Renkli Günlüğü | Bölüm 2
Bir Gebenin Renkli Günlüğü | Bölüm 3

 
Günaydın, tünaydın, iyi akşamlaar. Artık günün hangi saati benim yolculuğuma ortak oluyorsanız o andan hepinize merhaba!

35+1’den bildiriyorum; “Soğuk ama girince alışıyorsun”🤣

Ahh ne günler, günler daha yaşanacak, doya doya, biliyorum ama yine de bazen şöyle bir iç çekip “Bakalım yeni serüvende bizi neler bekliyor?” diye kendime sormadan edemiyorum. Son düzlükteyim diyebilirim bu 3. trimester için.

Trimester yani “Üçüncü Üç Aylık Dönem”

Bu dönemde de aslında şikayetlerim büyük değil çok şükür ama eve bu hafta klima taktırmaya karar verdim. Hiç terlediğimi hatırlamam ama bu gebelik serüveni olmazları oldurdu. Hâlâ bel ağrısı- sırt ağrısı vb. bir şey yaşamıyorum çünkü pilatese devam etmekteyim. Sanırım son 2 haftam, sonrasında kendisi ile bir süreliğine vedalaşacağım umarım en yakın zamanda da yeniden bir araya geliriz çünkü kendimi çok rahatlamış, huzur bulmuş şekilde hissediyorum pilates yaptığım anlarda.

Mide yanmalarım son derece hızla devam etmekte ama öyle son ay biter, ilk ay geçer cümleleri bende hiç söylendiği gibi olmadı, bildiğiniz üzere ilk haftadan beri midem yanıyor ama kendimi rahatlatmayı başardım. Ara sıra “İrem, bu süreç bitecek ve mide yanmaların ile vedalaşacaksın” diyerek kendimi teselli ediyorum.

Sıcaklardan dolayı iştahım epey kesildi, inanın zorla kahvaltı ediyorum. Hep soğuk bir şeyler içme isteği haricinde hiçbir şeye mecalim yok. Bu dönem bende aynı ilk üç aydaki gibi inanılmaz bir uyku isteği de yaptı. Günde 2 kere öğlen uykusuna yatıyorum, bol bol uyuyorum, sanırım bebişin ve benim buna ihtiyacımız var, malum sıcaklardan geceleri çok konforlu olmuyor uykularım.

Gebelik Fotoğraf Çekimi ve Biz

Düğünümüzden bu yana bizim için fotoğraf dediğimizde aklımıza gelen isim Erdal Bey (Instagram: @erdalmutluerstudyo) oluyor hep. Ve bu serüvenimizi unutulmaz kılmak için de yeniden kendisini aradık, çok keyifli bir çekim sürecini anılarımıza ekledik 😍

Hastane odası süsletme, doğum anı fotoğrafçıları vb şeyler benim ilgimi hiç çekmiyor. Ama bu anımızı ölümsüzleştirmek istemiştim hep, öyle de oldu. Bu süreci zaten kendi istek ve görüşlerinize göre düzenlemeniz gerekir, özellikle doğum anı geldiğinde sizi strese sokacak her türlü eylemden uzaklaşmalısınız.

Örneğin ben sancılarımı yaşarken birinin fotoğrafımı çekmesi eminim ki sinirlerimi bozar ve o çekimi bozarım 😂 Öyle doğumdan çıkıp makyaj yapma derdine de gireceğimi sanmıyorum çünkü normalde de makyaj yaptığım gün sayısı yılda iki falan 😀 Biz eşimle doğum öncesi ve sonrasını aşırı sade ve izole planladık, hem kendimiz hem bebek için böyle daha iyi olacağına karar verdik. Siz de nasıl iyi hissedecekseniz o şekilde tasarlayın bu güzel anı.

Doğum Yaklaşıyor ve Sesler Yükseliyor

Ebemizin bize bir tavsiyesi oldu; size de söylemek isterim çünkü bizi gerçekten çok rahatlatan bir öneriydi. Doğuma tahmini iki hafta kaldığında, soranlara daha 3-4 hafta olduğunu söylememizi tavsiye etti. Son hafta gelecek olan “Doğdu mu? Ne zaman doğacak? Ne kadar kaldı? E bu hafta doğmayacak mıydı?” gibi sorularla gerilmeye gerek yok, öyle değil mi 😉

Ve tekrar söylüyorum ki bir doğum koçu ile çalışmak bu dönemde sizin yükünüzü hafifleten yerinde bir karar olacaktır.

Birkaç Küçük Tavsiye

🐥 Eminim birçok soru aklınıza geliyordur. Hepsine cevap aramak için çırpınabilirsiniz ancak gerektiğinden fazla bilgi sizi bunaltabilir ve strese sokabilir. Bence belli bir aydan sonra araştırmaları Internet kaynaklarından yapmamaya özen göstermeli hatta forum sitelerindeki olumsuz hikayeleri okumayı durdurmalısınız.

🐥 Her doğum ve her süreç kendine özeldir. 3 kg 800 gr doğan bir bebeğin annesi de doğumdan sonra “Çok rahat bir doğumdu” diyebilir. Bebek büyüdükçe sorunlar büyüyor gibi bir şey duyarsanız o ortamdan koşarak uzaklaşın. Ben 2 kilo 500 gr doğmuşum ama annem zor bir doğum atlatmış 😊 Yani bence bu süreçte vajinal ve sezaryen doğumla ilgili bilgiyi doktorunuz ve ebeniz haricinde kimseden almamanız gerekir.

🐥 Daha önceki yazımda da belirtmiştim ama ben çok faydasını gördüğüm için tekrar dile getirmek istiyorum. Hastane çantası hazırlığı ve bebeğin kıyafetlerinin yıkanması, ütülenmesi telaşını en geç 7. aya kadar tamamlamış olun. Sonrasında uyku isteğiniz artabilir, ayakta durma süreniz kısalabilir, siz de birebir sürece dahil olmak istiyorsanız benim gibi önlem almış olun 🙏🏼

🐥 Hastane çantasını hazırlarken “Doğumdan hemen sonra bebeğin eşyaları”, “Annenin eşyaları”, “Bebeğin ekstra eşyaları” şeklinde küçük notlarla hurç hurç ya da kese kese ayrılmış bir çanta hazırlarsanız hastane çalışanlarının da işini epey kolaylaştırmış olursunuz.

🐥 Çantanıza küçük bir paket kuruyemiş, hurma atmayı da unutmayın. Doğum anını beklerken acıkabilirsiniz.

Umarım hepimiz bebeklerimize sağlıkla kavuşur, bundan sonra “bebekli hayat”a dair köşe yazılarımda buluşuruz.

Hayat renkli, günler şeker 🍭
 
 
İrem Savaş Sakin