Satır Arası

Tutarlılık

7 Ekim 2022

Yazı: Tutarlılık | Yazan: Yaşam Koçu Nalan Erpolat“Tutarlı insan olmak” diye bir kavramın olduğu bir gerçek vardır ve bu olumlu bir durumdur. Tutarlılık, adeta mantık, rasyonellik hatta belki entellektüel güç ile ilişkilendirilebilir. Çünkü tutarlı insan bildiğinden şaşmaz, düşündüğü ile yaptığı çelişmez, nerede ne yapacağı ya da söyleyeceği bellidir. Bu da hem özel, hem sosyal hem de profesyonel alanda çok önemli ve kıymetlidir. Böyle de olmalıdır. İstikrarlı bir hayat için tutarlılık çok önemlidir.

Diğer bir yandan:

Tutarlı olmaya özen gösteren bireyler için, bu bazen alışkanlık hâline gelebilir. Bunun sonucunda da uygun olmayan durumlarda bile tutarlı olmak için gayret göstermek beraberinde gelir. O şekliyle de tutarlılık tutumu inatçılık ile karışabilir.

Tutarlılık her ne kadar ilişkiler için olumlu olsa da bu durumun inada kayması, bireyi geçimsiz bir insan bile yapabilir.

Neden Tutarlılıkta İnat Edilir?

Her şeyden önce şöyle bir ezber vardır: “Tutarlılık iyidir.”

Kurallar ve prensipler konusunda hiç esneyemeyen bireyler, bu gibi ezberleri kolaylıkla benimseyebilirler. Bu benimseme hâli de bireyleri inatçı yapar. Bu da zamanla alışkanlık olur; alternatif düşünme ve çözüm üretme becerileri örselenebilir. Daha sonra da birey düşünmekten uzaklaşabilir. Çünkü zihin kolaya meyleder. Ressam Jashua Reynolds’un da belirttiği gibi:

“İnsanoğlunun düşünme işinden kaçınmak için başvurmayacağı yol yoktur.”

Düşünme becerilerinin ötelenmemesi için bu mekanik tutarlılık halinden kaçınmak gerekir. Anadolu kültüründe söylenen bir söz vardır:

“Her günü bir bilmemek lazım.”

Bu gerçekten çok önemli bir uyum kuralıdır. Çünkü hayatta hiçbir gün diğerinin aynı değildir. Bireyin kendi şartları, ruh hâli, beden sağlığı, aynı şekilde yakın çevresindeki insanların ruh ve beden sağlığı her gün aynı olamaz. Bu durumlarda da birey, her zaman yaptığını yapamayabilir, her zaman söylediğini söylemeyebilir. Temel değerlerini terk etmeden böyle yapmak çok normaldir, hatta gereklidir. Bazen bireyin kendi için rutin görünen bir gün, yanındaki başka bir birey için olağanüstü bir gündür. Bu durumda kendi rutininden vazgeçmemek, saygısızlık boyutunda bile olabilir.

Tutarlılık İnadı, Gerçeklerin Önüne Set Olur

Her zaman tutarlı olma ve istikrarlı duruş sergileme isteği bazen bireyin hiç geri adım atmamasına sebep olabilir. Oysa ki yanlış yollara yürümemenin kurallarından biri de geri adım atmaktır. Kararlı olmak elbette güzeldir ama bazen her birey yanlış karar verebilir. Bu anlaşıldığı an, yol değiştirilmelidir. “Kararlarımda tutarlı ve istikrarlı olmak için, ne olursa olsun bu yolda yürüyeceğim” demenin sonuçları çok yıkıcı olabilir.

Aynı şekilde, birey her zaman aynı fikri savunmak zorunda da değildir. Fikirler değişebilir ve hatta bazen değişmelidir.

“Ben şu fikri savunuyordum, herkes beni böyle biliyordu, yine aynı fikirde olmalıyım.”

Bu duruş çok yanlıştır çünkü bu bakış açısıyla insan hiçbir şeyi objektif olarak göremez ve önyargılı olmaya fazlasıyla yatkınlaşır. İnsanın alternatifleri değerlendirebilmesi için, mekanik olarak tutarlı olma hâlinden uzaklaşması gerekir.

Tutarlı olmak güzel olsa da çok keskin tutarlığın sakıncaları olabilir. Bazen esnemek şarttır. Çünkü esnemeyen kırılır.
 
 
Nalan Erpolat
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan