Miami’de mi yaşıyoruz? Jack miyiz, Jones muyuz?

Sevgili Didem’in Sen ve Ben’de kendi köşesine alternatif bir erkek köşesi yazmamı teklif etmesi üzerine doğan Ters Köşe’nin ilk yazısını, babamla aramızda geçen, tüm arkadaş çevremin hatta arkadaş çevremin de çevresinin bildiği bi konudan hareketle kaleme aldım. Ne zaman kalabalık bir ortam olsa tekrar tekrar anlatmam istenen ünlü düşünür babamın o sözünün hikayesiyle açıyoruz Ters Köşe’yi…

Jack miyiz, Jones muyuz?

Bi ara, 3-5 ay kadar, ipin ucunu kaçırmışım, eve doğru düzgün uğramıyorum. Bayram tatilleri, özel günler, aksam yemekleri…

– Mehmet nerde?!

Mehmet, tatilde, kayakta, arkadaşlarıyla yurt dışında, planlar planlar :))

Bir gece eve erkenden gelip uyumaya çekildim. Bizimkiler bana acaip kurulmuşlar, evde yakalamışken sorguya çekecekler. Canım annem, melek annem, her konuda bir tanecik oğlunu tutan annem de bana fena dolmuş 🙂 Bir hışımla odama geldi, uyandırdı beni.

– Baban seni oturma odasında bekliyor.

İçimden “Eyvah” dedim. Gözümü, yüzümü ovuştura ovuştura içeri geçtim. İkisini yanyana oturmuş buldum. Beni de karşılarına alıp, başladılar haklı olarak söylenmeye. Babam en son hiddetli bir şekilde;

”Ulann burası Miami mi?!! Biz Jack miyiz, Jones muyuz?!! Bu ne rahatlık yaa, kendine gel.”

diyerek cümlesini bitirdi 😆

Son zamanlarda dikkatimi çok fazla çeken ve canımı ciddi anlamda sıkan bi durum, yeni neslin (genç kızlarımızın) rol model aldığı hayatlar ve kişiler!

Kızlarımızın, hepsinin değil ama birçoğunun hayali; zengin biriyle (kim olduğu, nasıl birisi olduğu, öncesinde evli ya da bekar o bile önemli değil, yeter ki hayal ettiği yaşantısına sponsor olsun) evlenip, hemen ardından çocuk yapıp, sonrasında oldukça fit ve bakımlı vücutlarıyla, gayet teşhirci Instagram paylaşımları yapıp, hemcinslerini kıskançlık krizlerine sokmak!

Instagramda çok usta bir stalker olmamıza gerek yok, keşfet kısmında çok kısa bir süre içinde 10’larca hatta 100’lerce bahsettiğim tarzda kadın profiline denk geleceksiniz.

Büyüklerimiz, hep eskileri özlemle anarlar ya hani; ah eski İstanbul, eski bayramlar, eski dostluklar… Sanırım bende başlıyorum artık; ah o eski ilişkiler…

Duygusuz, ruhsuz, çok ama çok fazla maddiyat odaklı birliktelikler sardı dört bir yanımızı… İşin kötü tarafı, bu şekilde gerçekleşmiş olan evliliklere bakıyorsunuz, mutsuz çiftler, o mutsuz çiftlerin gölgesinde yetişmiş mutsuz çocuklar, mutsuz bir nesil…

Bi’ Kendimize Gelelim

Hanım kızın birisi, dünyanın en saçma yarışmasına katılıyor. Balık etli, pek de güzel olmayan haliyle. (Sonrasında estetikler vs’ler) Yarışmanın ardından, Türkiye‘nin gündemine oturmuş, bi anda (nasıl olduğunu hala anlayamadığım) yıldızı parlamış olan evli bir erkekle ilişkiye başlıyor. Evlilik dışı çocukları oluyor. Çocuk baya büyüyor, bu sürede bizim gerizekalı insanlarımız “Ya acaba ne zaman fotoğraf paylaşacaklar?” diye meraktan ölüyorlar. Evli adam; çocuklarının annesiyle boşanıp, uzun süredir hayatını paylaştığı sevgilisi ve eşşek kadar olmuş kızıyla dillere destan bir düğün yapıyor. Ve bu kadın, bahsettiğim birçok genç kızın rol modeli oluyor. Milyonlarca kişi sosyal medyada takip ediyor, yeni söylemle Türkiye’nin fenomeni oluyor. Ya bi saniye ama hayırdır yaa? Babamın da dediği gibi; “Bu ne rahatlık yaa? Miami’de mi yaşıyoruz? Jack miyiz, Jones muyuz?!!“ Bence bi kendimize gelelim…

Yapmayın… Çocuklarınızla, kardeşlerinizle, yeğenlerinizle hatta arkadaşlarınızla daha fazla zaman geçirin. Onların rol modelleri siz olun ya da doğru modellere yönlendirin…