Üçüncü Göz

Bizim Masalımız

10 Mayıs 2021

Yazı: Bizim Masalımız | Yazan: İlayda Oylum Güleryüz

Gelin size güzel bir masal anlatacağım.

Bir varmış, bir yokmuş…

Sadece bir kere tanış olmuş yüzlerden biri bir diğerine bahane ile ulaşmak istemiş. Onca kişi arasından “Neden ben?” diye soramamış tabii ki kız. Tüm iyi niyetiyle iletişime karşılık vermiş. Daha eski zamanlar olsa kuş olurmuş, telgraf olurmuş… Muş da kuş… Ulaşmak bu kadar kolay olmazdı 900 yılda.

Sonra bir oluşum şemasının ana kümeleri oluşmaya başlamış. Çünkü yaşanan her şey kutlanmalı düşüncesi dolanıyormuş kızın hayallerinde. Bir sahne ki; yan yana aynı araç içerisinde giden ama birbirine daha önce 3-5 cümle kurmamış iki kişi…

Bir de bize aktarılanlar var tabii.

Sevgili Nil Karaibrahimgil’in dediği gibi dıştan yanmalı ise duygular, düşünceler bizi oldukça etkileyen… Durun durun açıklayacağım. Yani bu iki kişinin ortak arkadaş nedeniyle Oylum/Oğuzhan isimleri havalarda uçuşmuş, ama beraber bir nefes olacağı da bilinmezmiş. Bazen kader denir, bazense tesadüf ancak insan nereye varacağını bugünden bilemeyebiliyor.

Arkada A şeklinde büyük bir balon, radyoda şarkılar, sırt çantaları önlerinde harekete geçen bu gençler ve kafa sallayan o köpek… “Eee Oylum…”, “Eee Oğuzhan…” diye ilerleyen cümleler, sohbet ve de muhabbet.

Adam o günden beri yemeye düşkün olmalı ki (her halinden belli olan) kıza utana sıkıla beraber kahvaltı yapmayı teklif etmiş. Hem de Şirince’de. Ah Mayalar… Görse kıskanır ve imrenir.
Hadi ama böyle günlerde o kahvaltıyı kim, nasıl reddedebilir ki? Kızımız hissiyatlı olacak hemen kabul etmiş. Bazı şeyler hemen olmalı, diye de düş balonuna eklemiş. Çünkü büyüdükçe kirlenen düşünceler, hayallerin üzerindeki bulutları arttırıyor. Ve o bulutlar yağmur olmadıkça şişiyor da şişiyor.

Sonra kahvaltıda öyledir böyledir muhabbet ve mutlu son ortak arkadaşlarına sürpriz yapmışlar.

Ah filmlerdeki gibi…

Balon, mutlu olan insanlar ve gülüşmeler. İnsan daha ne ister ki?

Bu anların geçici bir haftasonu olmadığını anlamaları için bir ay geçmesi gerekiyormuş.

Bu sırada Ayda’da gün batımını içecekler, Urla’da denize kafa tutacak kadar içecekler ve bir kahvecide ilk kelimesi “Oylum” olan cümle ile yankılanacaklar…
 

Bazı netlikler hayatınıza yön verir.

– İ.Oylum Güleryüz

 
Sonrası mı? Çiçek böcek işte. İnsan suladığı her ağacın meyvesini tatlı bulabiliyor. Bu da yazdan kalma meyvenin reçeli şimdi. Üstelik bu havalar tam AŞK zamanı…

İyi ki bu güzel meyveli adam hayatıma girdi ve ben şimdilerde kahvaltımı onsuz yaparken aşkını bahar reçeli olarak yiyorum.
 
 
İyi ki 🙏🥰
 
 
İlayda Oylum Güleryüz
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan