Biraz Kitap

Tatar Çölü

13 Temmuz 2021

Kitap: Tatar Çölü | Yazar: Dino Buzzati | Yorumlayan: Hülya Erarslan


Tatar Çölü | Dino Buzzati

Giovanni Drogo, harp akademisinden mezun olup ilk görev yeri olan Bastiani Kalesi’ne gider. Bu kale adeta bir sürgün yeridir. Ayrıca kara delik gibi. Giren çıkamıyor sanki. Üstelik çıkma fırsatı olduğu halde çıkmıyor. Drogo da bu kara deliğe giriyor. Halbuki daha en başta söylüyorlar kendisine gidebileceğini. “Ben geçici olarak buradayım… Her an gidebilirim…” diyor kalede yaşlanmış terzi. Drogo da başta böyle düşünüyor. Her an gitme imkanı olduğunu sanıyor.

S*ktir Git!

Böyle kalsam mı gitsem mi, ay ne yapsam… ikilemleri beni çok rahatsız eder. Bu rahatsızlıktan kurtulmak için iyi kötü bir karar verir ve harekete geçerim. Kararımın sonuçlarına da katlanırım. Kendim ettim, kendim buldum, sıkıntı yok. Ama pek çok insanda bu kararsızlık hali vardır. Ne yapacağını bilemeyip sonunda hiçbir şey yapmazlar. Ben buna da saygı duyarım, sadece yakınılmadığı müddetçe. Bir yandan bulunduğu yerden memnun olmadığını dile getirip bir yandan da bulunduğu yeri değiştirecek bir şey yapmıyorsa orada benim tavrım çirkinleşiyor.

Bazen bulunduğumuz yerden memnun olmadığımız gibi onu değiştirecek cesareti de bulamayız. Doğaldır, olabilir. Cesaretimiz olmaz bazen. O zaman kalma kararının sonuçlarına katlanırsın. Yetişkin olmak bunu gerektirmez mi? Bir karar verirsin ve bunun sorumluluğunu üstlenirsin. Kalmak da istemiyorum, gitmek de istemiyorum, bok ye!

Bir Umut

Drogo aslında bir umut için bekliyor. Bir gün sınırda bulunan bu kale stratejik bir öneme sahip olur, savaş çıkar, düşmanlar saldırır ve kendisi de kahraman olur umuduyla kalıyor orada. Her gitme fırsatını bu umuttan uzaklaşma olarak değerlendiriyor.
İzinlerde köyüne gidiyor ama ne kendisi eskisi gibi, ne köyü, ne evi, ne arkadaşları. Böylece güvenilir bir sığınak oluyor kale onun için. Bildiği, güvenli sular buralar.

Bastiani Kalesi

Kitapta Drogo’nun kaledeki hayatı sanki değiştirilemez bir alın yazısıymış, insanın yazgısından kaçamazlığıymış gibi resmediliyor ama ben öyle düşünmüyorum. Kader denilen şeyin kahpe felek ya da gazap tanrıları tarafından oluşturulduğunu sanmıyorum. Tercihlerimiz hayatımızı şekillendiriyor.

İlişkilerimiz, işlerimiz, evlerimiz… Bunlar bazen Bastiani Kalemiz olabiliyor. Gitmek zor, ürkütücü, kalmak mutsuz ama güvenli.

Burada artık tercihlerimiz devreye giriyor. Kalmak – gitmek. Birini tercih edersin ve yaşamına devam edersin. Tercihinin yanlış olduğunu görürsen değiştirirsin. Değiştiremiyorsan mevcut haline adapte olmaya çalışırsın. Hayat devam eder yani. Bu kadar büyütmek de ne bileyim…
 
 

Yazarın yorumladığım diğer eserleri:

 
 
Saygılar,
Hülya Erarslan

 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan