İnce Mevzu

Ex’ten Next Olur mu?

13 Ağustos 2020

Yazı: Exten Next Olur mu?|Yazan: Seda Çağlayan

İşte o soru. Kitleleri bölen o soru. Bir kısmınızın çenenizi ve hemen üzerinde duran tatlı burnunuzu şöyle hafiften sola çevirip sonra da yukarı kaldırarak “Yok şekerim yok olmaz, aynı suda iki kere yıkanılmaz” dediğinizi hayal ediyorum.

Size kötü bir haberim var. Ben illa ki olur demiyorum ama bu “hayatta olmaz” diyenler için, hayat, hayatta olmaz dediğini yaşamadan nihayet bulmaz diyorum. Büyük konuşmayın canım. Kırk kere deneyimledik, deneyimledim. Neyi kınadıysam, neye büyük büyük itiraz ettiysem hepsini yaşadım. Yaşıyorum. O yüzden büyük konuşmayın cicim.

Sende bıraktığı o son tat

Evet, benim de bu soruyla ilgili net bir cevabım yok. Kişisine göre değişir. Yaşanan ilişkinin şekline göre değişir. Yaşanan zaman dilimine göre değişir. Yaşanan medeni hallere göre değişir. Yaşanan ayrılık biçimine göre değişir. Ama sanıyorum en önemlisi bu. Nasıl ayrıldığın çok önemli. O son hoşça kal kelimesini sarf ettikten sonra içinde kalan hissin devam eden günlerde sana ne hissettirdiği çok önemli.

Ayrılırsın. Acıtır.

Elbette üzüntü olacak. Her ayrılık, istenen ayrılık bile üzer insanı. Bir dönem hayatın içinde sana en yakın olan insanı, kendi isteğinle bile olsa artık hayatından çıkartıyorsundur. Bir alışkanlığı geride bırakmak zorunda kalıyorsundur. İnsan sigarayı bırakırken bile üzülüyor, bir insanı geride bırakırken mi üzülmeyecek? Bir de o ayrılığı neden istiyorsun? Sevgi bittiyse tamam. Sorun yok. Çok uzun sürmeyecektir üzerindeki tesiri. Ama eğer işin içine, sevgi varken başka şeyler araya giriyorsa da ayrılmak zorunda kalıyorsan o zaman problem var demektir.

Mesela;

Sen onu seviyorsundur ama seni aldatmıştır, ayrılmak zorunda kalırsın. Acıtır.

Sen onu seviyorsundur ama hayat görüşünüz birbiriyle örtüşmüyordur, ilişki kangrendir. Ayrılırsın. Acıtır.

Sen onu seviyorsundur, evlidir, birlikte olamıyorsunuzdur, vazgeçmek zorunda kalırsın. Bu da bir nevi ayrılıktır. Acıtır.

Sen onu seviyorsundur, önünüzde sosyal engeller vardır -yaş, para vs.- o senin kadar güçlü değildir, bunlarla savaşamaz. Ayrılırsın. Acıtır… Gibi gibi…

Benim aklıma gelmeyenleri siz sıralayın. Ama tüm bu saydığım ayrılık biçimlerinin hiçbiri aldatma hariç -ki bence o bile zaman aşıma uğruyor- ayrıldığınız kişiyle bir daha birlikte olmanız için engel teşkil etmez.

Arada gerçekten tamir edilemeyecek bir sebep olmadıkça etmez. Fiziksel şiddet, psikolojik şiddet, paranız için sizinle birlikte olduğunu anlama, öyle bir kere bir gaflete düşüp aldatma değil de boynuzlarınız arşa varacak kadar aldatma, orada burada arkanızdan konuşma vs. Yani haysiyet kırıcı, alçakça hareketler, sebepler olmadıkça bence tekrar birliktelik olabilir. Hayat bu. Belli olmaz bu işler.

Neden dönesin ki?

Peki neden eski sevgiliye geri dönülsün ki yepyeni bir ilişki yaşamak varken?

İçinde uhde kalmıştır, istediğin her şeyi yaşayamamışsındır. Dönülür.

Erken yaşta karşılaşmışsınızdır, tecrübesizlik, gurur, kıskançlık vb. sebepler yüzünden birbirinizi harcadığınızı fark edersiniz. Bu yaşınızda bir kere daha denemek istersiniz. Dönülür.

Ondan sonra karşılaştığınız insanlar yüzünden bin kere paramparça olmuşsunuzdur. Kıymetini sonradan anlarsınız, ancak dank eder. Dönülür.

Sizi birbirinizden vazgeçmek zorunda bırakan şartlar değişmiştir, artık ikiniz de bekârsınızdır. Dönülür… Gibi gibi…

Ex’ten next olur mu?

Dönelim sorunun kendisine. Ex’ten next olur mu?

Bu aynı suda iki kere yıkanılmaz hikâyesine takılmamak lazım. İnsan da zaman geçtikçe kıymetlenen bir varlık. Yaş aldıkça, tecrübe edindikçe, hatalarını, yeteneklerini, kendini yeteri kadar anlayınca, anladıkça yıllanıyor, olgunlaşıyor. Bazen geçmişte bıraktığınız biri bugün sizin için doğru insan olabilir. Yani o yüzden diyorum ki, olmaz olmaz deme, olmaz olmaz. Hayat bu. Belli olmaz.

En derin sevgilerimle,

Seda Çağlayan

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

3 YORUMLAR

  • Yanıtla Pelin Öncüoğlu Işık 13 Ağustos 2020 at 09:05

    Sedacım eline sağlık yine çok güzel bir yazı olmuş. Sana katılıyorum. Bu hayatta olmaz dememeli. Neler oluyor da bu neden olmasın. Şahsen ben eski sevgilisiyle tekrar denemiş insanlardan biriyim. Hatta 2 kere 🙂 Şayet sevgi ve saygı çerçevesinde ayrılmışsan, sevdiğinle dost da kalabilmeyi becerebilmişsen, ayrılık sebebiniz de sadece aynı düzlemde yürümeyi becerememiş olmanız ise, sevgi de hâlâ devam ediyorsa, insan gayri ihtiyari kendini yeniden denerken buluyor. Keza hayat bireyleri yaşanmışlıklar ile sürekli değiştiriyor ve insan bu yeni farkındalıkları ve değişmislikleri ile iliskisine ve sevdiği kişiye yepyeni bir bakış açısıyla tekrar denemeyi arzu ediyor. Gerçi ben iki seferinde de beceremedim aynı yolda yürümeyi. Demek ki o kadar da değişmiyormuş insan 😂
     
    Yalnız aldatma olayına katılmakla birlikte onun bir zaman aşımı olduğunu kabul edemiyorum. Her ne kadar bu hayatta olmaz dememek gerektiğini düşünenlerden olsam da aldatmanın benim için zaman aşımı yok. Zaten benimle birlikte iken aldatma ihtiyacı hisseden biri beni ne sevebilmis ne de bana saygı duyabilmistir. O kişinin de hayatımda yeri yoktur. Onu bu şekilde kabul etmek de benim kendime karşı saygımı zedeleyecek bir davranıştır. Zaten tüm bu sebeplerden aklımdan bile geçmez. Benim de aldatana karşı tekrar saygı duymam mümkün olmaz. Karşımdaki insanın yanımda da durabilmesi için ona saygı duyabilmem çok önemli.
     
    Sabah sabah ne güzel brain storming yaptık. Senin yazılarının en çok bu yönünü seviyorum Sedacım. Bolca düşündürüyorsun. Kalemine sağlık 😘❤️

  • Yanıtla Seda Çağlayan 13 Ağustos 2020 at 15:45

    Pelom, ben de senin en az benim kadar kafa yorarak bana yazdığın bu cevaplara bayılıyorum 🙂
     
    Haksızsın diyemem, bu aldatma mevzusu aşırı bıçak sırtı. Zaman aşımından kastım aslında aradan belki de gerçekten uzun yıllar geçmesi. Tecrübesizlikle yapılan bir hatanın belki de mutlu geçebilecek bir ömre engel olmaması gibi bir şeyler geçiyor aklımdan ama ben de çok aradayım. Eskiden “zinhar olmaz” derdim, çok şükür yaşayarak öğrenmek zorunda da kalmadım ama işte zaman geçtikçe insanın sivri köşeleri törpüleniyor, törpülendikçe o “hayatta olmaz” kafasından uzaklaşıyorsun. Bilemiyorum. Belki de sen haklısın ama belki de gerçekten pişmanlık varsa ikinci bir şans da verilebilir. Ay bilemiyourm Pelo. Umarım sadece klavye üzerinde tartışma konusu olarak kalır ebediyen:)
     
    Öperim güzel yanaklarından.

  • Yanıtla Cem Albayrakoğlu 13 Ağustos 2020 at 15:58

    Selam Seda;
    Son bir kaç yazın bu kadar da cuk oturabilir. Yani istesem olmaz, sanki anlaşmışız gibi :))
     
    Konuya gelicek olursak; tam da dediğin gibi, duruma ve koşullara bağlı olarak ex’ten next olabilir de olamaya bilir de. Alnımıza ne yazıldıysa o 😉
     
    Kalemine sağlık

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan