Üçüncü Göz

Urla

10 Ağustos 2020

Yazı: Urla | Yazan: İlayda Oylum Güleryüz

Gün akşama doğru salınarak geçip gidiyor önümden. Kırmızı tonlarının pembe ve mavi ile buluşması gibi. Urla ise en güzel kıyafetlerini kuşanmış günbatımına hazır. Ne giyse yakışır!

Tam burada cümlelerden biri var ki “Güneşin batışı, akşamın açılış müziğidir” insanın boynunda yaz esintisi.

Sıcak mı scıak bir İzmir gününde gittik Urla’ya.

Necati Cumalı’nın, Tanju Okan’ın ve nice ünlü ismin yaşam mahali. Benimse her seferinde hayranlık ile izlediğim bir tablo.
O tabloda bir yandan rüzgar eserken bir yandan da cümleler uçuşuyor. Rüzgarda penceresi açık kalmış bir ev burası. Üstelik martılara yem olmuş koca koca mısralar olmuş yaşananlar…

“Diyelim bir masa var önümde
Elimde bardak
Oturmuş içiyorum
Bardak mı Urla mı tuttuğum”

Tam da böyle bir atmosferin baş kahramanlarındanım. Yanı başımda durmadan eteklerimi yalayan deniz. Kadehimdeki buz, bir tanesini daha istiyor ve bir tane daha. Tıpkı çiftini arayan kuş gibi bir buz. Bu buz için günlerce yazabilirim; öylesine donuk ve öylece eriyen. Önümde pek sevdiğim İzmir mezeleri. Köklerini buradan aldığı için mi bu kadar lezzetli tüm bunlar?

“Bir ağız mızıkam var
Üflüyorum
Re mi fa sol la
Bir es mi giriyor araya
-Ya Urla?”

Rüzgarın her tonu tenimde, üstelik bam telim burada akor olmuyor. İnsan böylesine bir huzurun içerisinde başka şeyleri asla sorgulamıyor.

“Bardak değil o baylar
Tak!”

Muhabbetin şeklini belirleyen nedir böyle bir yerde bilir misiniz?

Rüzgar, deniz ve martılar.

Siz oradan oraya kıvrılan sohbetiniz sanırsınız, imbat esiyordur. Bir bakmışsınız soluğu karşıki adalarda almışsınız. Meltem eser, siz muhabbetiniz başka kıyılardan taşıyor yanılgısındasınızdır. Martının bir çığlığında acılarınız gelir aklınıza. Konuyu rüzgar bey açar, mezeyi ise deniz hanım hazırlar, siz kendinizden akıyor zannedersiniz, deniz buna dalgaları ile alkış tutar.

“Diyelim oturmuş yazıyorum
Birden duruyor kalem
Bir görüntü ak kağıtlarda
Ev ev sokak sokak
Yine Urla oluyor konum”

İşte böyle. Bir yaz akşamında yaşadıklarımdan dökülüyor tüm bu satırlar, bir sonraki buza hasretle ve anda eriyerek.

İlayda Oylum Güleryüz

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

1 Comment

  • Yanıtla Zeynep Mete 18 Ağustos 2020 at 18:54

    Sevgili İlayda;
    Urla’yı çok severim fakat bu yazıyla Urla başka türlü güzel göründü gözüme. Gençlerin gözüyle, yüreğiyle bakmak ne güzel…
     
    Teşekkürler, kalemine sağlık.
     
    Sevgilerimle

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan