Narsist Tanrı Narcissus ile Echo

Echo ve Narcissus

Al kahveni gel. Yukarıda yine cümbüş var.

Hemen belirteyim; “Kendini beğenme, kendine aşık olma” anlamında kullandığımız narsist kelimesini ortaya çıkaran adamı buldum. Ahaanda Narcissus.

Narcissus, nehir tanrısı Kephissus ile su perisi Leiriope’nin oğluymuş. O değil de yaklaşık 1 yıldır mitoloji anlatmaya çalışıyorum. Bir şey fark ettim. Ulan yukarıda ota, boka her şeyin başına tanrı dikmişler ya. Yok nehir tanrısı, yok su perisi, yok şarap tanrısı, yok efendim ateş tanrısı, savaş tanrısı… He ben de İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth 🙂

Narcissus ve Echo

O zamanlar Olympos’ta güzeller güzeli Echo adında bir su perisi varmış. Yani o kadar güzelmiş ki; görenler kendilerini tutamayıp dönüp bir daha bakıyormuş. Bildiğin şimdi bizdeki Adrina Lima. Neyse abi Tanrıça da olsan sonuçta “Her güzelin bir kusuru vardır” demişler.

Bu su perisi Echo’nun kusuru da çok konuşuyor olmasıymış. Allah seni inandırsın konuşmaya bir başlasın susturabilene aşk olsunmuş. Yani karşısında olan herkes; “Hay çenenin yayı kopsun, e mi” dermiş. Kiminle konuşursa onu meşgul edermiş. Zeus’un eşi Hera’yı da çok konuşmasıyla meşgul edip onu oyalarken Zeus da o sırada hovardalık yaparmış. Ulan anasını satayım konuşmayım diyorum yine olmuyor. Yukarıdaki bütün tanrılar, tanrıçlar Zeus’a çalışıyor resmen. Tabi Hera bu duruma çok sinirlenip Echo’yu cezalandırmış.

Cezası da şu:

Echo artık ormanın derinliklerinde, bütün hayatını sadece başkalarının en son söyledikleri sözleri tekrar ederek geçirecekmiş. Ulan verdiğiniz cezalar bile tuhaf. Kaç fit yüksekte yaşıyorsunuz da fazla oksijenden mi böyle oluyor ben anlamıyorum ki. Allah aşkına nereden geliyor aklınıza bu cezalar? 40 yıl düşünsem aklıma böyle saçma bir şey gelmez ya.

Ve o büyük gün. Bir gün Echo’nun yaşadığı ormana yakışıklı mı yakışıklı, kaslı mı kaslı, cool mu cool, böyle Kıvanç Tatlıtuğ gibi bir şey olan Narcissus gelmiş. Bizim Echo, Narcissus’u görünce hemen vurulmuş, kalbi öyle hızlı atmaya başlamış ki; kolundaki akıllı saati ötmeye başlamış. 🙂

Narcissus, Echo’yu görmemiş ama onu hissetmiş. “Orada kim var?” demiş. Tabi Echo’ya verilen ceza, karşıdakinin kurduğu cümlenin son kelimesini tekrarlamak olduğundan “Var” diye cevap vermiş. Narcissus; “Çık ortaya” demiş. Bizimki de garibim yine cümlenin son kelimesini alarak “Ortaya” deyip görünmüş. Narcissus bir şey soruyor bizimki de son kelimeleri tekrarlayınca artık Narcissus; ”Kızım sen benimle taşak mı geçiyorsun?” demiş, uzaklaşmış oradan. Ee haklı şimdi. Adam ne bilsin onun böyle bir cezaya çarptırıldığını.

Durum böyle olunca bizim Echo, aşkından ağla babam ağla. Sonra da fix beklenen hareket. Tanrıça da olsan o beddua edilecek; “Dilerim sen de benim gibi seversin ama kavuşamazsın” şeklinde yardırmış.

Olympos’un tanrıları onu duymuş ve hemen ceza olarak Narcissus’u kendi görüntüsüne âşık olmaya mahkûm etmiş. Ulan yukarıda da resmen torpil var. Tanrılar kendi aralarında birbirlerinin bütün dualarını anında kabul ediyorlar. Biz buradan dua etsek anasını satayım bekle de olsun. Mesafe uzak diye sesimiz yukarıya mı ulaşmıyor anlamıyorum ki.

Neyse tertemiz, berak mı berrak bir pınar varmış. Narcissus bir gün avlanırken o pınara ulaşmış. Pınarın kıyısına uzanıp başını suya sokup tam su içecekken suda yansıyan kendi görüntüsünü görmüş. Kımıldayamamış, gördüğü yansımasına aşık olup onu deliler gibi arzulamaya başlamış. Tam elini uzatıp ona dokunacakken suda hareketler oluştuğundan görüntü kayboluyormuş. Narcissus, yemeden içmeden kesilmiş. Günlerce pınarın başından kalkmamış. Hayran hayran kendine bakıp, dokunmaya çalışıyormuş. Tabi aç, susuz, bitkin bir şekilde orada günlerce kalınca sonunda dayanamayıp pınar başında can vermiş.

Nergis

Narcissus’un ölümünü duyanlar, onu yakarak gök tanrılarına ulaştırmak için kocaman bir odun yığını ve meşaleler hazırlamışlar ancak Narcissus’un bedeni hiçbir yerde bulamamışlar. Bir de fark etmişler ki; onun öldüğü yerde daha önce hiç görmedikleri, sarı göbeğini beyaz yaprakların kucakladığı mis kokulu bir çiçek açmış. Ve bu çiçeğe onun anısına Narkissos (Nergis) adı verilmiş.

Echo’ya ne olduğuna gelecek olursak aşkından dağlarda gezip dururmuş. Dağlarda dolaşanlar bağırdığında, hemen onları duyup son söyledikleri kelimeyi tekrar etmeye devam edermiş.

Haydi kalın mizahla.
 
 
Gülşah İslamoğlu
 
 

Seksi Editörüme Not:

Bana mitolojide mizah yaptırmaya başladığın günden beri burnum boktan çıkmaz oldu. Umarım bunlarla alâkası yoktur.

 
 

Editörden Yanıt:

Yok alakası. Hatta duyduğuma göre yukarda Zeus Olimpos Post okumak yerine SenVeBen’in Komos köşesini takip ediyor, kahkahalarla da gülüyormuş yazdıklarına. Üzerine yıldırımlarını fırlatmasından korkacağına, bu çapkın tanrının radarına başka türlü girmekten kork bence 😝