Ay Işığı Yolcusu

Kedi, Hançer, Aydınlık

22 Haziran 2021

Yazı: Kedi, Hançer, Aydınlık | Yazan: Atakan Balcı

Odam boş, odam hiçliğe karıştı, karanlık bir boşluktaki karaşın bir yıldızım, bakışlarım karaca, bakışlarım aydınlık.

Özlem dolu al bir yel, esiyorum özlem ile, sevi ile, kara bir yıldızım, aydınlatıyorum beyaz geceleri, anlar ötesi. Gecenin gücü yoktur, yıldızların gücü yoktur, karanın/karacanın/karaşın gerçekliğin gücü yoktur; güçten, erkten öte, eriten loşluğun karaşın odasında sınırsız, gerçeğin, mecazın artı düşün aynısal perdelerini yırtarcasına yaşadım özetçe yaşamlarımdan birini. O yüzden ki özetçeden öte kardeşliğin acısıyla dolu, içerek kendi kanımı, tadını aldım özverinin, özetçeden öte ölümüne, yaşamın, sözde soluklardan öte yaşıyor olmanın. O yüzdendir ki şimdiki özetçe yaşamımda, sınırsızca ciğerimi bıraktığım Büyük Kafkas Dağları’na özümcesine yakın, ölürcesine uzağım.

Ben Alfa ve Omega’yım, Elif, Lâm, Mim!…

Gözler sımsıkı kapalıysa dağların adım atması gerekir. Anlamamak için, yeryüzünü içinden koparıp atan için, dağlar yürüse ne anlamı var? İlle de özünden, ille de özetlerden değil, daha da öteden, ille de kendi adımlarını atması gerekir. Işığım değerlidir, ışığın değerlidir, aç ellerini ellerimden tut, özümle yaklaşıyorum sana. Kardeşlik acı ve sizleri ellerine secde ettirir Kafkaslarda çiçek açan ciğerlerime ilendiği gibi.

Charles Baudelaire ne diyor, “Kötülük Çiçekleri”ndeki “Kedi” adlı şiirinde söylüyor; gerçeklik, güzellik, sevi ve dokunuşlar ile ilgili gerçeği;

“Güzel kedim, geri çekip tırnaklarını, gel
Sevdâlı göğsüme benim
Akik ve metal karışımı o güzel
Gözlerini seyredeyim

Parmaklarım durup durup okşarken seni
Kıvrak sırtından başına
Ve elim severken elektrikli gövdeni
Hazdan sarhoş olurcasına

Aklıma kadınım gelir. Seninkine benzer
Güzel hayvan, soğuk, derin
Bakışı onun da, kesip yaran bir hançer

Ve baştan ayağa değin
Esmer tenini ince bir hava kuşatır
Ve tehlikeli bir ıtır”

Sözcüklerden daha çok, ölçülere sığmayacak kadar çoktur söylenenler, aydınlık tinlerin elinde bazen. Ama bilirim ki yığın, kediyi, kadını, teni ve hançeri görür bütün bu sözlerin içinde, yalın. Kediyi, kadını, teni ve hançeri de göremez ki asla gökyüzünün sınırsızlığıyla. Onu sığ sahteliklere tutsak edenlere tapınır elleri, perdeli bakışları, alkışları gerçekliğin acılı yollarıyla ulaşılan erinç dolu karaca ışıltıdan uzak var oluşlarıyla.

Büyük Kafkas Dağları’nda çiçektir hâlâ bir yanım, kartal kanatlı gerçekliğin ışığında yanarım. Heyhat, ters yüz edilmiş bir sözde gerçeğin içinde tutsağım, gerçeklik içimde ışıldar!

Sevi ve ışık ile!…

Atakan Balcı

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

2 YORUMLAR

  • Yanıtla Didem Çelebi Özkan 26 Haziran 2021 at 11:49

    Bahsettiğin derinlikte görebilmek için, insanın önce gözlerindeki kalın perdeyi fark etmesi, iki gıdım eğitimle, üç kitap okumakla, yaşamın kendi bilgisine erişemeyeceğini, velhasıl aslında ne kadar az bildiğini kabul etmesi gerekir önce, ardından da “philo-sophia” aleviyle kendini yakması. İşte o zaman örtüler katmak katman şeffaflaşacaktır.
     
    Yüreğine, kalemin sağlık canım. Enfesti 👌🏻

    • Yanıtla Atakan Balcı 26 Haziran 2021 at 12:02

      Aslolan, tüm edimlerden önce perdelerin kaldırılmasıdır ama ondan da önce perdelerin varlığının tanınmasıdır. Bilgiçlik taslamayan bir kalabalık, büyük bir adım atmış demektir bana göre.
       
      Çok teşekkür ederim canım leziz yorumun için ✨🌸✨

    Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan