Satır Arası

Akran Zorbalığı

17 Aralık 2021

Yazı: Akran Zorbalığı | Yazan: Yaşam Koçu Nalan Erpolat

Şiddet hâlâ günümüzün en büyük sorunu. Bazı insanların normal gördüğü, bazı insanların ise asla kabul etmediği haberler zinciri gitgide uzuyor. Bitmiyor, bitemiyor. Tüm bunların başı da aslında zorbalık. “Mobbing” ya da dilimize çevrilmiş ismi ile “bezdiri” de bir psikolojik şiddet türü olsa da zorbalık bundan daha farklı bir kavram. Mobbing, herkesin herkese uygulayabileceği yeri geldiğinde de inkar edebileceği bir davranış biçimidir. Zorbalığı ise herkes herkese uygulayamaz. Güçlü-güçsüz söz konusudur ve zorbalık, güçlünün güçsüze sistematik olarak, tekrarlayıcı şekilde ve tamamen zarar verme niyetiyle uyguladığı davranış biçimidir.

Birçok davranış gibi zorbalığın da temelleri çocukluk yıllarına dayanır. Dünyada ve ülkenizde akran zorbalığına maruz kalan çocuk sayısı az değildir ve mutlaka kabul edilmelidir ki akran zorbalığı bir çocuğun ya da ergenin tek başına başa çıkabileceği bir durum değildir. Okul ve aile desteğine ihtiyaç vardır.

Akran Zorbalığı Nedir?

Akran zorbalığı ile mücadele edebilmek için, her şeyden önce bu kavramın ne olduğunu iyice anlamak gerekir. Akran zorbalığının yaygınlığını bilmek, bazen ebeveynlerin aslında zorbalık olmayan bazı durumlara da gerektiğinden fazla tepki vermesine sebep olabiliyor.

Çocuklar arasında bazen iletişim sorunları olabilir; karşılıklı olarak küçük itişmeler olabilir. Bunlar, ailelerin küçük yönlendirmeleriyle düzelir ve çocuklar bu olaylarla birlikte iletişimi öğrenirler. Bu durumlarda, ebeveyn takip etmeli fakat çok gerekmedikçe müdahale etmemelidir.

Herhangi bir davranışa “akran zorbalığı” diyebilmek için, güç dengesizliği içinde güçsüz olanın sürekli zarar gördüğünden emin olunmalıdır. Bu güç dengesizliği her zaman fiziksel değildir. Duygusal ya da ilişkisel olarak zayıf görülen çocuklar da çok fazla sözel ve duygusal akran zorbalığına uğramaktadır. Son dönemde artık fiziksel ve duygusal zorbalığın yanına bir de siber zorbalık eklenmiştir ki bu da çocukların tüm hayatını etkileyebilecek izler bırakmaktadır.

Akran Zorbalığında Taraflar

Akran zorbalığında; zorba, kurban ve seyirci olmak üzere 3 ana taraf vardır.

Kurban olan taraf, kaygılı, utangaç, güvensiz olan çocuklar arasından seçilirler. Zorba olan çocuk da empati kurma becerisi ve ilişki kurma becerisi düşük olan, bunların yanında da popüler olmaya, güçlü görünmeye yönelimi olan çocuktur. Bir de seyirciler vardır ki ya popüler olmak istediği için ya da korktuğu için zorbalığa ses çıkaramaz.

Zorbalığı Saptamak

Okul çağındaki çocuk zorbalığa uğruyorsa bunu hemen paylaşmaya korkabilir. Bu durumda, çocuğun bedeninde ya da elbiselerinde tekrarlayan yıpranmalar gören ebeveyn bu konuya dikkat etmeli ve çocuğu takip etmelidir. Ya da tam okula gidecekken başlayan karın ağrıları, mide bulantıları, sebepsiz ve açıklamasız okula gitmek istememe durumları çok önemli ipuçları olabilir.

Zorbalıkla Başa Çıkmak

Çocukların en çok zorbalığa uğradıkları yer, okullardır. Hem zorbanın hem kurbanın mutlaka gideceği yer olduğu için karşılaşmama olasılıkları yoktur. Bu yüzden, zorbalık ile mücadele ilk önce okulda başlar.

Zorbalık için genelde gözden uzak yerler seçilir. Bu yüzden böyle bir davranışı daha olmadan önlemek için ilk önce okulun ve okul bahçesinin düzenine dikkat etmek ve çocukların saklanabilecekleri, gözden uzak kalabilecekleri ortamların mümkün olduğunca aza indirilmesi gerekir.
Bunun yanında, çocuklara, herhangi bir haksızlığa ya da şiddete uğradıklarında, bunu korkmadan dile getirmeleri gerektiğinin eğitimi belirli aralıklarla verilmelidir. Bu, hem çekingen çocuğu cesaretlendirir hem de zorbalığa yatkın olan çocuğu alıkoyar.

Diğer önemli etken de ailedir. Kurban çocuğun ailesi, durumu anladığı zaman sakin olmalı; kendi paniği ile çocuğu daha da çok korkutmamalı, bu durumun çözümü için ona yardım edebileceğini çocuğuna anlatmalı ve çocuğu sakinleştirmelidir.

Zorba olan çocuğun ailesi de aynı şekilde sakin olmalı, durumu kabul etmeli, çocuğuyla iletişimini güçlendirerek, gerekirse destek de alarak durumun sebebini anlayıp bu durumla mücadele etmelidir.

Zorba olan çocuğu okuldan uzaklaştırmak asla çözüm değildir. Hem okul idaresi ve öğretmenler hem kurbanın ailesi hem de zorbalık yapan çocuğun ailesi unutmamalıdır ki zorba olan da bir çocuktur ve kurban olan çocuk kadar onun da yardıma ihtiyacı vardır.

Her sorun gibi akran zorbalığı da çözümsüz değildir ve bu sorunu çözebilmek, geleceğin yetişkinlerini hem zorba olmaktan hem de korkak olmaktan kurtarmak demektir.
 
 
Nalan Erpolat
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

1 Comment

  • Yanıtla Şen Sevgi Erişen 21 Aralık 2021 at 14:46

    Aileyi bu konuda bilgilendirmek çok önemli. Yazınızda gördüğüm kazan-kazan ilkesi takdire şayan!

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan