Hesaplı Yaşamak

Yaşamak, doğru yaşamak, anı yaşamak ya da anda yaşamak gibi birçok kavramın sıklıkla duyulduğu, konuşulduğu günümüz dünyasında, bilinçli yaşamak ile karıştırılan bir durum var. Belki bu durum hiç kavramlaşmış şekilde çıkmıyor karşımıza ama bilinçli yaşamak ile hesaplı yaşamak uygulamada karışıyor insan hayatında.

Bilinçli yaşamanın özü, yüksek farkındalıkla yaşamak, hayattaki önemli unsurların hakkını vermek, önemsiz unsurların hayatı çok da zapt etmesine izin vermemektir. Boş verme haline düşmeden, hayatın kendini yıpratmasına izin vermemektir. Buradaki en önemli unsur da elbette neye, ne kadar önem verilmesi gerektiğidir.

Büyük gibi görünen şeyler, insanın ve Dünya’nın geleceğini çok etkilemeyecekse ya da etkiler genel geçer etkilerse, bunlar önemli değildir. Diğer taraftan, şu an önemsiz gibi görünse de uzun vadede önemli olacak unsurlar, hayatta daha çok dikkat edilmesi gereken unsurlardır. Hayatla ilgili bu hesabı yapmak, rahatı ve huzuru beraberinde getirir. Bir de hesaplı yaşamak vardır ki hayat yorgunluğunun en büyük sebebidir.

Hesaplı Yaşamak

Hesaplı yaşamak, yaşamı çetele tutarcasına yaşamaktır.

O beni aramadı, ben onu aradım.
O şöyle dedi, ben böyle yaptım.
Bunu böyle yaparsam, buradan bununla görüşürsem, şuna şöyle dersem…

Gibi birçok düşüncenin zihninde koşturmasına izin vermektir. Aslında hiç de önemli olmayacak, hayatında sadece yüzeysel olarak kalacak ve hiç iz bırakmayacak, hatta belki pişmanlık getirecek durumlar için çetele tutmaktır.

Hayatla Mücadele Etmek – Hayatla Kavga Etmek

Böyle çetele tutmanın, hayatla kavga etmekten hiçbir farkı yoktur. Hayatla kavga ederek yaşamak da bireyin kendisine yapacağı en kötü şeydir bu yaşamda. Hayatla mücadele etmekle, hayatla kavga etmek bambaşka şeyledir. Hayat mücadelesi, hayatı olduğu gibi kabul edip içinde bulunulan şartların en iyisini yaşamak için gayret göstermektir. Hayatla kavga etmek ise olanı değiştirmeye çabalamaktır. Bu kavganın kaybedeni yüzde yüz bireyin kendisi olur. İşin en kötü yanı da dayak yiyerek çıkar birey bu kavgadan, hem de kendini dövenin kendisi olduğunu hiç farketmeden.

Hayatı çetele hesabı yaparak yaşayan herkes, daha baştan hayat yorgunluğunu kabul etmiş demektir. Sürekli şikayet ederek yaşar. Gerekli gereksiz her şeyi büyütür, her şeyden şikayet eder. Ne şartları mutlu etmeye yeter onu ne de dostları. Çünkü o, hesaplarda muhakkak bir açık bulur. Mükemmel hayat ya da mükemmel bir insan olmayacağı için hesaplarda yanlışlıklar çıkması çok doğaldır.

Hayat matematik formülleriyle işleyen bir makine değildir ki kusursuz olsun. Tabii ki yüzdesel olarak girdiler-çıktılar vardır ama önemli olan ağırlıkta olan pozitif kısmı yakalayabilmektir. Olmayacak hesaplardaki, küçücük yanlışlara takılmak yerine, bütüne katkı sağlayan olumlu yanları zenginleştirmeye çalışmak gerçek hayat mücadelesidir ve doğru formüldür.

Küçük hesapları bir tarafa bırakarak, gerçekten önemli olan unsurların peşinden gitmektir hayatın doğruya götüren matematiği.
 
 
Nalan Erpolat