Dağcılık

Yaz Dağcılığı Eğitimi

23 Mayıs 2022

Yazı: Yaz Dağcılığı Eğitimi | Yazan: Hande Sönmezerler Sinan

O kadar da dağcı değiliz!

Bu yola baş koyduk bi’ kere, mecburen devam edeceğiz. Gerçi kötü bir mecburiyet değil, sevgiden.

Bu yaz kısmetse Ağrı Dağı’na tırmanmayı deneyeceğiz. Kısmet diyorum çünkü önceki denememde başıma gelmedik kalmadıydı.

Tecrübe ve bilgi çok önemli olduğu için Instagram’dan bulduğum ve birkaç kişiye de sorduğum Asya Dağcılık ile yaz dağcılığı eğitimine başladık Macera Buddy’m Ezgi ile.

Teorik Dersler

İlk iki dersimiz teori üzerineydi. Çanta nasıl hazırlanır konusu mesela ne kadar önemliymiş. Örneğin beni Kaçkarlar’da yanlış hazırladığım çanta çok yormuştu ve yavaşlatmıştı. Sonra doğru ayakkabı seçimi… Kaçkarlar’da bundan da gol yediydim. Ayakkabım vibram tabanlı değildi ama neyse ki Gortex kumaş idi. Botum ayak bileğimi tam kavramıyordu dolayısıyla ayak bileğim kırıldığında çok da koruyucu olmamıştı.

Yazı: Yaz Dağcılığı Eğitimi | Yazan: Hande Sönmezerler SinanDaha yüksek irtifalı dağlar için kaz tüyü mont hayati derecede önemli. Vücutta en önce donan yerler ayaklar, eller, sonra burun ve kulaklar. Kafadan da ısı kaybediyoruz dolayısıyla eldiven, çorap ve bere müthiş önemli.

Baton kullanmak dizlerdeki yükü azalttığı için önemli. Misal ben burada da hata yapmıştım Kaçkarlar’da.

Daha bir sürü detay var. Sonuçta hepsi de sağlık ve güvenlik açısından uyulması gereken kurallar. Ama hiçbir teorik ders tecrübenin yerini tutmuyor. Tecrübe bilgi ile birleşince beraberinde başarı getiriyor.

Etkinlik

14-15 Mayıs’ta Bilecik’te Soğucakpınar Köyü’ne yakın Gölpazarı Tırmanış Bahçesi’nde etkinlik yaptık. Harika bir kanyon, sadece doğa içindeydik.

Dodo Kamp temel olarak su ve bazı ihtiyaçları sağlayan bir kamp ama restoran vb bir alanı olmadığı için yemeğinizi ve ilgili malzemeyi de kendiniz taşıyorsunuz. Kısacası Cevat Kelle modunda, salkım saçak kamp malzemeleriyle gittik oraya, çaydanlık, matara, çadır, uyku tulumu, kafa lambası. Gitmeden evvel de ben arkadaşıma “Bu kampı atlatırsam sırada komando eğitimi var” diye dalga geçiyordum. Meğer tam da komando eğitimi alacakmışız anlamamışız ve anlamak da istememişiz. Açıkçası “He işte çimenlerde mangal yaparız. Kamp çadırı kurarız Yemek yaparız. He ne olacak ki” diye konuşurken bir de ne görelim meğer eğitim teknik eğitim imiş.

Sonuçta “O kadar da dağcı değiliz… Ne gerek var” dediğimiz ne varsa hepsini öğrendik.

Kamp Alanı

Düğüm Eğitimi

İlk gün en önce düğümleri öğrendik. Açık sekizli, kapalı sekizli, prusik, tam kazık, yarım kazık… İlkin çok beceriksizce yaptım, sonra tekrar ede ede aklıma girdi. En zoru açık sekizli düğüm. Bence en basiti prusik.

Düğüm eğitiminin ardından hocamız bizi iple iniş yapacağımız alana çağırdı. Kampa 15 dakikalık yürüyüş mesafesinde, kanyonun içinde, harika bir yer.

Emniyetli İniş

15 metrelik bir kayadan ineceğimizi belirtti. Ne yalan söyleyeyim sürekli Macera Buddy’m Ezgi ile durup durup sessizce kafamızı aynı anda birbirimize çevirip, gözlerimizi açıp bakıyorduk. “Yani biz şimdi bunu mu başaracağız?” bakışları…

Hiç ama hiç böyle bir bilgiyi öğreneceğimizi bilmediğim gibi bir de niyetim de yoktu, kendime inancım hiç yoktu zaten.

Gruptaki bazı kişiler bunu daha önce yapmışlardı ama bizim gibi hiç bilmeyen hatta bu kampın amacının bu olduğunu bile bilmeyenler de vardı. Mesela bir arkadaşımız vardı, ipe girdikten sonra dengesini kaybedip yandaki taşlara düşen. Yani daha inişe geçmeden taşlara düşmüştü ama yılmadı. Zaten o kadın benim en takdir ettiğim kişilerden oldu ve bana da cesaret verdi.

Başka korkanlar da oldu. Benim hem açlıktan hem korkudan şekerim düştü, tüm vücudum titredi mesela. Biraz bi’ şeyler atıştırınca kendime geldim ama o cesaret hiç gelmiyordu. Sıradaki ilk 12-13 kişi bitince artık kuzu kuzu ipe girdim 😱

Kaya Tırmanış Grubu

O ilk adım var ya…

Önce ipe oturup pozisyonumu ve dengemi ayarlamam gerekiyordu. Öyle uzaktan seyredildiği gibi olmuyormuş. Benim gibi korkan arkadaşlardan ve eğitmenlerimiz Murat Hoca, Mevlüd Hoca ve Selim Hoca’dan cesaret aldım.

Ta kayanın kenarına gidip üzerine çıktım, arkam boşluk 😱 Aşağıya bakmadım bile. Zaten bakmayın dendi. O ilk adım var ya… Sağ elimin altında back up ipine paralel güvenlik ipine bağlı prusik ve ATC’yi tutarak boşluğa kendini oturarak salmak ilk anda çok korkutucu. Çok olmasa da yükseklikten korkuyorum ben. 😱

Tek güvendiğim nokta, istasyonun sağlam olması ve orada alınan önlemlerin çok iyi olmasıydı. Bacaklar duvara dik. Açı değişik. Çok yadırganası bir durum. Sonra küçük adımlarla aşağıya inmek. İlk bir metre kolaydı, balkon gibi bir yer var vardı. Sonrasında ise duvar gibi bir kaya.

Aklımdan geçenler ise şöyleydi:

“Hande bunu başarmaya mecbursun, ayakların duvara dik olacak, küçük küçük ipi salacaksın, korksan da korkmasan da buradan inmek veya burada asılı kalmak senin tercihin. İstersen ayaklarını aşağı sarkıtıp duruşunu değiştirip kayaya çarpabilirsin. Böylece yüzün kanar, morarır ya da vücudundaki herhangi başka bir yer. Karar sana kalmış. Ama sana ne dendiyse onu yap.”

Ve yaptım da.

Yapmak zorundaydım çünkü tek başımaydım. Aşağıda bana rotayı söyleyecek veya beni karşılayacak biri yoktu. Hatta ikinci inişte rotadan sağa gitmişim çünkü orası kolaydı. Bir de tepeme bakınca ne göreyim ipin yönü saçmalamış. Çok becerikliyim ya, çok komando ruhu gelmiş ya dedim ki “Ben şöyle bir sola zıplayayım bakayım ip düzelsin.”

Ve onu da yaptım.

Hatta ikinci inişte, boşlukta öyle kayanın kenarında oturur pozisyonda mahsur kaldım meğer tam kazık düğümü sebebiyle gidemiyormuşum. Yani tam kazık oldu! Hem korkutucu hem keyifli 😁

Sonra kayanın bir kısmı var, orada kayanın altına bir girinti geliyor. Orada daha yavaş ve dikkati olmak lazım. O kısmı geçince kolay hatta ikinci inişimde zıplaya zıplaya indim. Aman ne keyif ne keyif!!! 🙃 Benden sonra gelen arkadaşlara da dedim; “O noktadan zıplayarak inin acayip eğlenceli.” Onlar da öyle yaptı ve çok eğlendiler.

Eğitim bitince kampımıza döndüm. Ormanda tek başıma yürümek çok iyi geldi. Akşam da yedik içtik sohbet ettik ve ben artık yorgunluğuma yenik düştüm ve erkenden çadırıma çekildim.

Kampta İkinci Gün | Kaya Tırmanışı

Yine bir sabah, yine yapmayı hiç düşünmediğim hatta istemediğim ve merak dahi etmediğim bir aktivite daha 🙈 Kaya tırmanışı. Sebebi de 15 sene kadar evvel, tırmanma duvarında bir metre dahi bile çıkamamış olmam. Hatta eşim benle çok dalga geçmişti.

Kuzu kuzu ipe girdim.

İlk duvar ortadaki, girişi kolaydı ama neredeyse dümdüz olduğu için parmaklarımı koyacak çıkıntı bulamadım ve 3 metre yükseldikten sonra “Buraya kadar” dedim. Bu arada kursun getirdiği ayakkabılar canımı yakıyordu, yani ayağımı koyacak yer bulamamamdaki etkenlerden biri de ayakkabı dolayısıyla canımın yanması idi.

İkinci denememde en kolay dedikleri soldaki duvara geçtim, iki adım bile yukarı çıkamadım.

Yılmıştım!

Rotaya dahi girememek bayağı umudumu kırdı. Sonra arkadaşların ısrarı ve cesaretlendirmesi sebebiyle bu sefer en zor dedikleri sağdaki duvara geçtim. Burada 5-6 metre kadar tırmanabildim. Yine ayaklarım acıdı, yine çıkıntı bulmakta hatta bacağımı kaldırmakta zorlandım ama denediğim için çok ama çok mutluyum.

İyi ki…

Zihnimde yer eden 15 yılın beceriksizlik döngüsünü kırmıştım. Bu tip mikro düzeyde yapılan anlık faaliyetlerden öğrendiğimiz, zorluklarla başa çıkma konusundaki başarı duygusu çok ama çok önemli ve hayatın başka alanlarına yayıldığında müthiş cesaret verici ve özgüven artırıcı. Çünkü bir kez daha anladım ki ben o gün bunu başardığımda artık eski ben değildim. Özgüvenim daha da arttı.

Artık şöyle diyebilirim:

“Yahu sen korkunu yenip kayaya tırmandın, kayadan indin; bunu mu yapamayacaksın! Peh!”

Emniyetli Kaya İnişi

Cesaret ettiğimde başaracağıma inancım arttı. O sebeple oğlumun da bunu öğrenmesini çok isterim. Aslında bu tip becerileri genç yaşta kazanmak ne kadar önemli. Bir kez daha bunu da görmüş oldum. O sebeple daha önce denemediyseniz ama azcık da cesaretiniz varsa hatta cesaretiniz yoksa bile gidin. Çünkü iş tamamen gaz ile işliyor, herkes birbirine destek atıyor, “Yaparsın, aslansın, kaplansın” modu tamamen.

Bir dağcılık kursunda bu dersleri alın! Ruhunuzda yaratacağı değişime inanamayacaksınız.
 
 
Hande Sönmezerler Sinan
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan