Hiç şüphesiz ülkece çok zor günler geçiriyoruz. Çok büyük bir afetle karşı karşıya kaldık. Çok fazla kaybımız oldu. Deprem bölgesinde olan bireyler birinci dereceden travma yaşarken bizler de gördüklerimizle, duyduklarımızla ve hissettiğimiz çaresizlik sebebiyle ikincil bir travma yaşadık. Oradaki insanlarımızın yiyemediğini, içemediğini ve üzüldüklerini gördükçe biz de üzüldük ve beslenme düzenimiz tamamen bozuldu.
Beslenme düzenimizin bozulmasını takiben ne yazık ki bağışıklık sistemimizde zayıflamaya başladı. Uçuklar, üst solunum yolu enfeksiyonları, saç dökülmeleri ve ağız yaraları gibi hastalıklarla karşı karşıya kaldık.
Peki travma sonrası bizler nasıl beslenmeliyiz?
Öncelikle evet, deprem bölgesindeki insanlarımızın bulunduğu mevcut durum ne yazık ki yemek yememizi zorlaştırıyor. Onlar sıkıntı içerisindeyken bizim burada yemek yiyor olmamız deyim yerindeyse vicdanımızı huzursuz ediyor. Fakat bizim bedenen ve ruhen daha iyi olmamız gerekiyor ki faydamız dokunabilsin.
İyi bir beslenmenin ruh hâlini ve bilişsel işlevi iyileştirebileceğini biliyoruz. Beynin ilk olarak yakıt kaynağı olan glikoza ihtiyacı vardır. Kompleks karbonhidratlar en iyi kaynaktır. Karbonhidrat doğal formuna ne kadar yakınsa o kadar iyidir. Bu sınıfa sebzeler, meyveler ve tam tahıl ürünleri dahil olmak üzere bitkilerden gelen çok çeşitli işlenmemiş gıdalar girmektedir.
Kaliteli karbonhidratlardan zengin beslenmemizin ardından zihin ve beden sağlığınızı iyileştirmeniz için şu adımları izleyebilirsiniz:
Travma Sonrası Beslenme Önerileri
- Öğün düzeninizi oluşturmaya başlayın. Üç ana, üç ara öğün beslenmek zorunda değilsiniz fakat kahvaltı ve akşam yemeğini asla ihmal etmeyin ve 1-2 defa da ara öğün tüketmeye özen gösterin.
- Bağışıklık sisteminizi toparlayabilmek için fermente gıdalarda (lahana turşusu, yoğurt ve kefir) bulunan probiyotikleri tüketin.
- Omega-3 yağ asitlerinden yüksek yiyecekler de zihin ve ruh sağlığı için çok önemlidir. Haftada üç kez omega 3 bakımından zengin balık, keten tohumu, vişne, çilek, elma, armut ve nar gibi gıdalar tüketmeye özen gösterin.
- Hindi, ton balığı ve tavuk gibi yiyecekler, triptofan adı verilen ve mutluluk hormonu üretmenize yardımcı olabilecek bir amino asit içerir. Özellikle zihninizi temizlemeniz ve enerjinizi artırmanız gerektiğinde günde birkaç kez proteinli besinler yemeye çalışın.
- Yapılan bazı çalışmalar kafeinin stres yönetimi konusunda olumlu etkilerinin olduğunu göstermektedir. Günde bir veya iki fincan kadar kahve içmek sizin biraz rahatlatacaktır.
- Strese bağlı olarak gün içinde sık sık atıştırma ihtiyacı hissedebilirsiniz. Atıştırmak istediğinizde abur cuburlar yerine çerez (ceviz, badem, fındık gibi) tüketmeniz hem bağışıklık sisteminizi kuvvetlendirecektir hem de doygunluk sağlayacaktır.
Ülkece geçirdiğimiz zor günleri tez vakitte atlatmak ve daha güzel günlerde, daha güzel konularda sizlerle buluşabilmek dileğiyle.
Milletimizin başı sağ olsun.
Uzm. Dyt. Şeydanur Özpınar
No Comments