Gergin bireyler, gergin ortamları; birleşmiş gergin ortamlar, gergin toplumları oluşturur. Gerginlik, ilacı-aşısı olmayan bir virüs gibi yayılan bir durumdur.
Gergin insanlar, her ortamda huzursuzluk yaratırlar. Huzursuzluk ise insanın hem kendini hem de çevresini içten içe çürütür.
Gergin Olmanın Kaynakları
Gergin olmak, ifade edilebilen birçok duygudan çok daha farklı bir durum. Çünkü içinde birden fazla duygu barındırıyor olabilir. Aynı zamanda, farklı bireylerin gerginlikleri de birbirlerinden farklı duygular içerebilir.
Bazı bireyler üzgünken, bazıları sinirliyken, bazıları korkarken, bazıları merak içindeyken, bazıları kıskançlık duygusu içindeyken hatta bazıları mutluyken gergin olabilir. Mutluyken gergin olan bireyler, bu mutluluğu kaybetmekten korktukları için gergin olabilirler. Hatta bazen öyle bir gergin olurlar ki neredeyse mutluluğun biteceğinden eminlerdir.
Bu kadar karmaşık duygulardan kaynaklandığı için gerginlikler gerginlikleri doğurur ve bu durum hızla yayılır. Zaman zaman elbette yorgunluktan kaynaklı gerginlikler olabilir fakat bu hayatın tümüne yansıyorsa bireyin hayatının ve ilişkilerinin kalitesini çok düşürür. Bu sebeple, bu durumu fark edip çözmek gerekir.
Gerginlikle Başa Çıkabilmek
Gerginliği bertaraf etmede en önemli nokta, iletişim becerilerini tam olarak geliştirebilmek ve hayata geçirebilmektir.
Konuşabilmek, anlatabilmek, duyguları doğru yerde, doğru kişiye, düzgün üslupla ifade edebilmek gerginliği büyük ölçüde rahatlatır. İfade edilmeyen olumsuz her duygu, bireyin içinde günden güne büyür ve gönlüne yük olur. Gerginlik olarak da hayata geçer.
İfade etme gerekliliği bir tek olumsuz değil, olumlu duygular için de gereklidir. Hayatın içindeki mutluluk, huzur ifade edilmeli, paylaşılmalı ki gerektiği gibi yaşanabilsin. Bu duyguların yaşanması da aynı şekilde çevreyi etkiler ve başkalarının gerginliklerine de çare olabilir.
Duygular ve sorunlar ifade edildikten sonra sıra gerçekçi bir eylem planı yapmaya gelmelidir.
“Bu sorunla ya da bu duygumla ilgili ne yapabilirim?”
Sorusunu sormalı birey kendine. Bazen yapılacaklar listesi çıkar bu sorunun cevabından. Hayatta bazı şeyleri yoluna koymak için atılacak adımlar vardır ya da yakın ilişkilerde çözülmesi gereken sorunlar. Bu anda yapılacak olan, gayret etme sorumluluğunu alıp adım adım ilerlemektir. Her yol alışta küçük küçük de olsa gerginlikten kurtulur birey. Eylemsizlikten kurtulur çünkü.
Fakat bazen de yapılabilecek hiçbir şey yoktur. Sadece olanı olduğu gibi kabul etmek, sabretmek ve beklemek gerekir. Hiçbir şey yapmadan ya da yapamadan beklemek çok daha zor ve uzun bir yoldur ama bazen o yollardan da geçiliyor hayatta. Bu durumda da bireyin duygularını ifade etmesi, çaresizliğini dile getirmesi yine gerginliği azaltacaktır.
Bunlar Olmazsa
Birey, gerginliği üzerinden atmaya karar vermezse, kendini ifade edip yapması gerekenleri yapmazsa çevresindeki herkesle çatışır. Bu da ilişkileri geliştiren türde faydalı bir çatışma olmaz. İlişkileri de, hayatı da çıkmaza sokan bir çatışma olur. Sonra da temeldeki gerginlik çığ gibi büyür. Bu gidişe bir “Dur!” diyen olmazsa, ki bunu diyecek olan da sadece bireyin kendisidir, tüm hayat ziyan olur.
İfade edilmeyen duygularla gelen gerginliğe kurban edilmeyen bir hayat yaşamak, bireyin kendi elde edebileceği bir haktır.
Nalan Erpolat
No Comments