
Yalnız Eğitilmişler Özgürdür | Türkiye’nin Kölelik veya Özgürlük Yolu | Prof. Dr. Hasan Şimşek
Türkiye’de eğitim alanında iyi bir yerde değiliz. Geçtiğimiz günlerde olan lise ve üniversite sınavları da bunu ortaya koyuyor. Hem sınavda sorulara doğru yanıt verme oranı az hem de işin bürokratik kısmında bir karmaşa var. Uluslararası eğitim testlerinden de sınıfta kalıyoruz.
Kitap da işte bunlardan bahsediyor. Sorunlar, nedenler ve çözüm önerileri.
Eğitim Şart
Kitaba adını veren “Yalnız eğitilmişler özgürdür.” sözü Antik Yunan felsefecisi Epiktetos’a ait.
Epiktetos’a göre insan aklını ve iradesini kullanarak kendini özgürleştirebilir. Özgürlük bir tercihtir. Kölelik de bir tercihtir. İnsan seçenekler arasında tercih yapabilme yeteneğine sahiptir.
Türkiye’de Eğitim
Günümüz Türkiye’sinde eğitimin çok da matah bir şey sayılmadığını söyleyebilirim.
Bunun aksini göstermek amacıyla sanki, pıtrak gibi üniversiteler açılıyor ama üniversite yalnızca bina demek değildir. Nitelikli eğitimden ve dolayısıyla nitelikli insandan yoksun olan üniversite sadece ve sadece bir bina olmaktan öteye geçemez. Buralardan verilen diplomalar da anlam ifade etmez.
Üniversite öncesi eğitim de yine üzücü noktalarda. Okul öncesi eğitim son derece sınırlı olduğu gibi, temel eğitimin İmam Hatip ağırlıklı bir yöne evrilmesi de ayrıca tartışma konusu.
Bu eğitim politikalarını tasvip ettiği varsayımında bulunabileceğimiz seçmenlerin, oy verdikleri politikacıların çocuklarını imam hatip okullarına değil de özel ya da yurt dışındaki okullara göndermesi de söz konusu seçmenler için merak konusu olmalı.
Okuduğunu Anlama
Başta bahsettiğim o eğitim testlerinin sonuçları bizler için çok üzücü.
Kendi dilinde okuduğunu anlamada bile çok gerilerdeyiz. Bunun ötesini tartışmak yersiz gözüküyor bana.
Tüm bunlar zincirleme sorunlara yol açıyor. Kendi dilinde okuduğunu anlamamak ile yüz yüze konuşurken de birbirini anlamamak arasında bağlantı var. Birbirini anlamamak, iletişim kuramamaya, iletişim kuramamak kavgalara neden olmuyor mu?
Sosyal Medyada Eğitim
Sosyal medya sayesinde ne kadar değişik düşüncelerde insanlar olduğunu gözlemleme imkanımız oluyor. Sade vatandaştan ünlü kişilere kadar geniş bir gözlem sahası sunuyor bize sosyal medya. Bu ortamlarda da cehaletin adeta övüldüğünü gözlemlemek mümkün.
Örneğin herhangi bir alanda uzmanlık yapmış bir insana, uzmanlık konusuyla alakalı “Ne bilirsin sen?” tarzında sataşmalar olabiliyor konuyla ilgili bilgisi olmayan kişilerce.
Gerçi herhangi bir alanda uzmanlık yapmış olmanın da içi boş olabilir. Örneğin Burhan Kuzu gibi bir örneğimiz var. Kendisi Anayasa Hukuku Profesörü. Ancak onun da sosyal medyada paylaştığı yorumlara bakıldığında… Ya da neyse bakmamak daha iyi.
Cehalet Mutluluk mu?
Bu örneklere bakıldığında Epiktetos’un “Yalnız eğitilmişler özgürdür.” lafına karşılık günümüz koşulları için “Cehalet mutluluktur.” denebilir ki gayet doğru.
Saygılar,
Hülya Erarslan
2 YORUMLAR
“Yanlız eğitilmişler özgürdür” sözüne katılmamak elimde değil. Harika bir sözmüş.
Evet. Ama ben “Cehalet mutluluktur” sözüne de katılıyorum bir miktar.