Temenniler, Hedefler

Yılbaşı yaklaşıyor, ha geldi ha gelecek, yaşasın yeni yıla giriyoruz derken, yeni yılın ilk haftası neredeyse bitti bile. Yeni yıla girerken birçok güzel temenni, umut uçuştu herkesin arasında. Herkes birbirine, ülkeye, dünyaya güzel günler diledi, sağlık diledi, huzur diledi, başarı diledi. Bir taraftan da herkes kendisi için harika bir yıl olsun istedi. Kimi pesimist yapıdaki insanlar da kendileri için bu yıldan da umutlu olmadıklarını dile getirseler de, içlerinin en derinine bir baksalar mutlaka bazı umut kırıntıları bulacaklardı çünkü aslında insan gelecek için güzel şeyler düşünmezse yaşayamaz.

Peki bir yıl öncesine de dönüp bakınca, 2018’e girerken farklı mı hissetmiştik, farklı mı düşünmüştük? HAYIR… Yine aynı duygularla girmiştik yeni yıla. “Yeni yıl söyle olacak, böyle olacak, yeni yılda şunları yapacağım, bunları yapmayacağım. Daha çok kitap okuyacağım, daha çok gezeceğim, spor yapmaya başlayacağım, ailemle daha çok ilgileneceğim, işimde yükseleceğim” vs vs…

Şimdi iç hesap-kitap vakti

“Bu düşündüklerimin ne kadarını yapabildim?” diye soralım kendimize. “Ne kadarını yapamadım? Peki yapamadıklarım neden gerçekleşmedi? Ne yapsaydım gerçekleşirdi?…”

Kendimize sorduğumuz bu sorular bizi dönüp dolaştırıp bir kilit noktasına getirecek. Plan yapmak…

Plan nedir?

Plan yapmak yaşamın kalbidir. Plan yapmak, yaşamda havada uçuşan hedefler yerine, gerçekçi ve zamanı belli hedefler koymaktır. Yani temennileri hedef haline getirip, gerçekleştirmeye niyetli olmaktır.

Plan yapmak ve tabii ki mümkün olduğunca plana sadık kalmak gerekir. Böylece düzgün bir zaman yönetimi yapabiliriz, işleri önem sırasına göre düzenleriz ve yetişmeyen işlerle ilgili stres azalır, iş hayatı-özel hayat dengesini kurabiliriz. Hayattaki karışıklıklar azalır, yaşam verimimiz ve dolayısıyla yaşam sevincimiz artar.

Yalnız, elimizde olmayan nedenlerden dolayı, bazen yaptığımız plana sadık kalamayabiliriz; hayatta her zaman beklenmedik durumlar olabilir. Sık söylenen, benim de çok sevdiğim bir söz vardır. “Hayat, biz onu planlarken, başımıza gelenlerin tümüdür.”

Böyle beklenmedik olaylar olsa bile, önceden hedefimizle ilgili plan yapmış olmak, bizlere üzerimize düşen sorumluluğu tamamlamış olamanın iç huzurunu verir.

Ajanda Kullanmak

Tüm zaman yönetimi uzmanlarına göre, plan yapmanın başlangıç noktası ajanda kullanmaktır. Hayatı daha düzenli yaşamaya niyetlenmiş ve ajanda kullanma alışkanlığı olmayanlar, henüz senenin başındayken kendilerine bir ajanda alarak planlı yaşama başlayabilir.

Ajandada hedefler kalıcı bir defterde yazıya dökülür. Yazmak önemlidir. “Harvard Business”ın yaptığı bir araştırmaya göre, hayatta liderlik yapabilen kişilerin neredeyse hepsi planlarını yazarak yapan insanlardır. İnsan beyni, kişinin yazdığı adımları gerçekleştirmeye daha yakındır çünkü zihin yazılan şeyleri gerçekleştirmeye daha şartlıdır.

Ajandalarımıza ilk yazacağımız şey, tüm yıl içinde belirlenmiş önemli işleri yazmış olmaktır. Mesela, bugünden 3 ay sonraki bir programımız kesinse, bunu yazmak gerekir. Daha sonraki önemli adım da günlük yapılacaklar listesidir. Bu listeyi sabah yazmak yerine önceki akşam yazmak en doğrusudur çünkü yaşamı farkında olarak yaşadıkça anlarız ki aslında yarınımız bugünden başlıyordur. Eskiler hayat tecrübeleriyle “perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” demişlerdir. Bugün hazırladıklarımız ya da hazırlamadıklarımız bağlantısı ile yaşarız yarınımızı.

Bu dijital çağda artık ajandalar digital ortamda da tutuluyor, ama planlara sadık kalabilme ve hedefleri gerçekleştirme noktasında defter ajanda çok daha etkilidir. Hem saklanabilir olması, bazen geçmişimize göz atmak açısından da güzeldir. Geleceği tam bilemesek de, geçmişte yaşadıklarımızdan eminizdir. Geçmişteki güzel anılara şükrederiz, kötü anılar da bize güçlü anlarımızı hatırlatır ve kalan hayatımıza cesaretle yürümemizi sağlar.

Geçmişten aldığımız güçle, yeni hedefler edinmek, plan yapabilmek, uygulayabilmek, yaşamı sindire sindire yaşayabilmek umuduyla…

Nalan Erpolat