Sevgili Diyalogları

Ahh! Aşık Oldum!!

Herkesin bir Nalan’ı olmuştur elbet.
Ya da Kamuran’ı.

Ah o aşklar!
Zıt kutuplar.

Hayallerimizde yarattığımız ideal modeller! Fabrikası olsa örneğin bu karakterleri gerçekliğe taşıyabilen, hayallerden gerçeğe ışınlamadığımız insan kalmazdı.

Ama insanoğlu nankör.
Sıkılınca hooop bahaneler!
Tükenmişlikler!

Sevgili okurlar, elbette erkek ile kadının rolleri farklı. Kadınlar detay makinası, erkekler de ‘düz bakar’ olarak tarihe geçmiş bir kere. Her iki taraftan ele alırsak daha mantıklı olacak kanımca!

– Öküzsün Enginar!!! Nasıl yaparsın bunuuuu!
– Abartma Şeyime! Altı üstü halı saha maçı yaptık arkadaşlarla!!!
– Tuz ruhlu herif!! (Çığırarak ağlamalar!) Katıksız odun!!!
– Şeyime çay var içersen?! Sakinleşirsin.
– €$|*{%{$.+£]!,++}%

İlk zamanlar tutkulu başlar aşk.

Bir kovalamaca.
Ya erkekten ya da kadın tarafında başlar ilk olarak. Bir de bazıları vardır ki akışına bırakırlar olayı. “Tadını çıkaralım, ânı yaşayalım ama en özelinden!” diyenler benim gözümde en makbulleridir.

Tabi biz başarabildik mi?
Asla…

Çıldırdık, duvarları tırmaladık ve kendimizi paraladık!! (Gerek yok arkadaş bunlara! Tabii ki bir şey kazanmadık!)

Sevmek ciddi iş arkadaş!
Sevgili olmak da…
Öyle tek tarafla olay kotarılmıyor. Olduğu gibi kabul etmek gerekiyormuş bunu kafamıza vura vura anladık.

Sanki ilişkiye başlamadan önce sözleşme hazırlanıyor ve şartlar kabul edilip taraflar arasında imzalanıyormuş gibi oluyor bazen de.

– Hey! Önce ben kovalayacağım!
– Tamam ben de iki ay kaçar sonra dinlenmeye koyulurum!
– Bana bak! O dinlenmenin rehavetine kapılıp da beni unutursan?!
– Yok canım arada heyecan katar ilişkiyi ayakta tutarız!
– O zaman başlasın!!!

Ah ah!
Hep aynı senaryo!

İşin bir de doğumgünü, tanışma günü, sevgililer günü, o günü, bu günü, zart günü, zurt günü, filan fıstık günü derkeeen…!!!!!!??

– Aşkilotellam!
– Hıııı?!!
– Böceğeeeem!!
– Höööö!
– Bugün günlerden ne!
– ?!
– Hadi ama!!
– Aaaa tamam hatırladım! Bugün su faturasının son günüydü!
– Boğul sularda inşşş!

❗️Ayrıca hep kadınlar yapmaz bunu! Börülcem diyen erkekler de gördük!

Her sevgili yaşadı bunları.

Hepimiz hızlı, öfkeli ve deli olduk.
Can ile Canan olmayı beceremedik de triplere bulandık.
Aslında günlere takılmaktan sevgimizi yaşayamadık.
Ama en çok neyi unuttuk! Birkaç güzel söz sarfetmeyi.

– Bebiğiiim!
– Canımmmm!
– Sana kırıldım çooook!!!
– Hööö?!
– İviiiiiit!!
– Yine ne oldu???
– Sen bana en son M.Ö.4 senesinde “Seni Seviyorum” dedin!
– Hadi ya!!
– Artık beni sevmiyorsun!
– Seviyorum canım!
– Sesindeki o ahengi hissedemiyorum!
– Seviyorum!
– Bir daha söyle! Do’dan gir!!
– Seviyoooruuuum!
– Bir daha! Do olmadı bu defa La olsun!!!
– Seviyorum be!
– Sevmiyorsuuuun!

Ve kriz …
Ardından 3. Dünya Savaşı…

Peki ama ne gerek var?

Çok trip attık hem de en beterinden.
Ama ne oldu?
Fısır fısır elde var sıfır!

Bir de bu işe kıskançlığı ekleyelim!

– Nalaaan!!!
– Efendim Kamuran?
– Whatsapp’tan sana “Nalan” yazdım ama cevap vermekte beş saniye geciktin.
– Kamuraaan!!!
– Oysa rekorun bir saniye sonra cevap vermekti. Söyle başka biri mi var!!
– Kamuran! Kediye mama veriyordum.
– O kediyi yerim Nalan!
– Batırma istersen daha da Kamuran!
– Benimsin Nalan!
– Kamuran bitti!!!
– Ya kedi ya ben!!! Seçimini yap!!!

Ama arada tatlı kıskançlıklar da olmuyor değil!!!

14 Şubat Sevgililer Günü!!
O gün ise tam facia.
Bazıları çift sevgili idare ettiklerinden o daha da facia!
Üstelik gönderilen çiçekler karışırsa!!!

Tonguç, çiçekçinin çırağı tıfıl çilli Niyazi’ye:

– Çiçeklerin gideceği adresler karışmasın! Bak dikkat ona göre Niyazi!!
– Temem Tonguç abi! 🤓
– Hiç anlamış gibi durmuyorsun Niyazi! 🤥
– Yok anladım Tonguç Abi. Kırmızı güller Kerime Ablaya, diğer kırmızı güller ‘Kerimen’ Ablaya! 🤓
– Kerimaaan! 🤦🏻‍♂️
– Temem abi. Kerimeen! 🤓
– Neyse tamam! Hadi aslanım benim! Aman dikkat!!

Bir saat sonra.

– Tonguuuç!
– Aşkım!
– Keriman kim?
– (Niyaziii yedim seni ben!!)
– Keriman kiiiim?

– Tonguuuç!
– Kerime?!
– Ne Kerime’si!! Kim Kerime! Ben Keriman!
– ( Niyazi seni ben ….?!)
– Tonguç!
– Sesin gelmiyor.. Alooo aşkıııım! Aloooooğğğğvv!!!

Ve tek güne sığdırdığımız o koca sevgi dolu sözcükler.

Yılın 364 günü neyine yetmiyor?! Kalan 1 günü neden kırmızı şaraplar, romantik dakikalar ve kırmızı güllerle dallandırıp budaklandırıyorsun?

Dünyayı o gün için kırmızıya dahi boyasak yetmez, anladım ben. Ama bazıları var ki gelen pembeli kırmızılı şıkıdımlı gülleri, reçele döndürüp konu komşuyla kahvaltıda yemeyi düşünür hale gelmiş. Ehhh tabi hakları da var. Batsın samimiyetsiz sevgiler!

Bir sene önce farklı düşünürdüm.
Şu an bambaşka düşünüyorum.

Sevgi her gün …
Sevgi her an…
Her gün sevene özel…

– Feriiiit!
– Handaaan!
– Seninle bir dakika! Umutlandırıyor beni!!
– Ve bir dakika siliyor Handan, yılların özlemini!!
– Seni her an seviyorum!
– Seni her gün seviyorum!

Nalan’ı olan tüm Kamuran’lar..
Ve Kamuran’ı olan tüm Nalan’lar..
Aşkı arayan tüm Feritler ve Handanlar!!
14 Şubat değil!!
365 gün Sevgililer Gününüz kutlu olsun!!
Öpsün sizi kelebekler!!
Aşk’la dolsun kalpler!!!

Sevgiyle…

Merve Çevik