Portakal Çiçeği

Hâlet-i Ruhiye

11 Mayıs 2020

Yazı: Hâlet-i Ruhiye | Yazan: SIla Malik

Şu sıralar neler hissetmem gerektiğini bilmiyorum. Duygularım nefes kesene binmiş gibiler. Hem her şeyi halledeceğime olan inancım yükseltiyor beni hem de endişelerim içimde derinden derinden seslenmeye devam ediyorlar.

Hayatımın en önemli dönemecindeymiş gibi hissediyorum. Önümde çok az zamanı kalan bir sınav var. Ama gerçekten de şu an kendimi içten içe sorgulamaya, dinlendiğim zamanlar için vicdan azabı çekip gülüşümü buruklaştırmama değer mi?

Hayat o kadar garip ki. Sağlığım için endişelenmem de ayrı. Bu kadarına gerçekten değer mi?

Geceleri uyuyabilmek için çabalarken kendimle konuşmalarım hiç hoş olmuyor. Küçükken anne-babadan ayrı geçirilen gecelerde yalnızlığın ve çocuksuluğun verdiği “Anne-babamı istiyorum. Ne olur onlara bir şey olmasın! Neden beni bıraktılar ki?!?!?” temalı iç çekişli ağlama seanslarından daha sessiz ama bir o kadar da dışarı atılamayan sinir bozucu iç hesaplaşmalar benimki.

Sadece başarılı olmak istiyorum. Herkese göre değişen bir kavram da olsa ben yüzümü gülümsetip rahat nefes verdirecek bir “başarı” istiyorum.

Şu sıralar günlerim çoğunlukla ders çalışmakla, erken uyanmaya çalışmakla, yeteri kadar çalışıp çalışmadığımı sorgulamakla geçiyor.

Bazen ağlayasım geliyor. En olmadık zamanlarda hem de. Bazen dünyanın en üretken insanı unvanına oynuyorum tüm kartları.
Sabrımı ne çok fazla geçmişe ne de geleceğe verecek gücüm de vaktim de kalmadı artık benim.

Tek odaklanmam ve iyi yaşamam gereken “şu an”ım var. Hepimizin sadece “bugün”ü var.

Buradan 8. sınıfta harıl harıl lise sınavına hazırlanırken cevabını mutlaka almak isteyen mektuplar yazan Sıla’ya sesleniyorum.

Merak ettiğin yaşta, merak ettiğin dönemin tam da ortasındayım. Hayallerindeki gibi miyim tartışılır ama şartlar hiç de beklediğimiz gibi değil kuzucum.

İnan bana senin hissettiğin şeylerin aynısını hissediyorum. Hatta bir tık fazlası da olabilir. Ama bu korkutmasın seni. Çok güzel büyüyeceksin. Sana büyümek çok yakışacak.

Şartlar yüzünden gerçekleştiremediğim hayallerimiz için kızma, bir üst makama devrettim ben onları.

İleride büyük Sıla cevaplar, ben de teker teker yazarım sana.
Umutla bakan gözlerinin ışığından, içindeki heyecandan, yaşamak için heyecanla çarpan kalbinden asla vazgeçmedim, merak etme.
Sen, zorlukların üstesinden gelmeyi başardın. Ben de başaracağım.
Hani demiştin ya sorularının sonunda şansına ihtiyacım olacak diye.

Şansına ihtiyacım olacak, bana şans dile!

Sıla Malik

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

1 Comment

  • Yanıtla Pınar Sude Genç 17 Mayıs 2020 at 17:08

    Merhaba Sıla,
     
    Endişelerini, korkularını çok iyi anlayabiliyorum. Benim sınava girmeme daha iki sene var ama buna rağmen ayda bir kez mutlaka stresten ağlayarak ablamın beni rahatlatmak için yaptığı konuşmaları dinlerken buluyorum kendimi. Stres, kişinin kendini geliştirebilmesi için çok gerekli bir şey muhakkak. Fakat kişiye “elinden gelenin en iyisini” yapmasını engelletecek raddeye gelirse sıkıntı olur. LGS’de ikinci oturumda kaydırma yapınca çok iyi öğrendim ben bunu (: Nurdan ablanın son yazısında da dediği gibi, elimizden geleni yaptıktan sonra akışa teslim olmalıyız kesinlikle. Mesela ben yine nitelikli bir okulda olsam da kaydırma yapıp gidebileceğimden daha düşük puanlı bir okula gittiğim için kendime aşırı kızıyordum geçen sene. Şimdi ise iyi ki bu okuldayım diyorum, hatta iyi ki kaydırma yapmışım da buraya gelmişim, bile dedim. Baştan akışa teslim etseydim kendimi o kadar yıpranmamış da olacaktım. Bu yüzden sınava girdikten sonra da kendine yüklenmemeye çalış bence. Sınav geçtikten ve istediğin üniversitede psikoloji okurken, senin de “keşke bu kadar strese sokmasaydım kendimi” deyip bugünlerini tebessümle anacağına eminim. Uykusuz kalıp saatlerce ders çalıştığın geceler de bunun göstergesidir. Başarılar ♥️

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan