Sessizlik Öyküleri

İyi Geceler

9 Aralık 2021

Öykü: İyi Geceler | Yazan: Hakan Özbek

Şimdiki aklım olsa…

Tam olarak böyle başlayan cümleler kuruyorum. Sırf üniversite mezunu olmak için tercih yaptığımda tam olarak bugün bunları düşünüp düşünmeyeceğimi bilmiyordum. Ailem ne kadar sevinmişti. Hele ki babam. Sonra annem gururlanmıştı. Halbuki düşününce ne üniversite okumak ne de benim okuduğum bölüm o kadar da gururlanacak bir şey değildi. Mezuniyetimin ardından geçen yedi yılı düşünmüdüğümde, evet, “Neden okudum ki?” diyorum. Şimdiki aklım olsa… O sürede harcadığım parayla başka şeyler yapardım. Ne mesela?

– Hey! Orada mısın?
– Buyurun?
– Bir fincan mocha alabilir miyim?

Bir fincan mocha. İşte ben buyum. Burada mıyım? Burada olup olmadığımın farkında mıyım? İnsanlar benim farkımda mı? Bir kahve hazırlamak çok özen gerektirir. İnsanlar o güzel kahvelerini alıp giderken aldıkları değerin farkındalar mı? O değeri üretenin bir insan olduğunu biliyorlar mı? Bilmiyorlar. Ben sizin için burada yokum.

– Buyurun, kahveniz.

Birazdan o kahveyi içtiğinde kendini iyi hissedecek, biliyorum. Dışarıda kahve içmemizin sebebi sadece evde kahve yapmaya üşenmemiz değil, kendimizi özel ve iyi hissetmemiz. Elimizde karton fincanlarla tuttuğumuz kahveler bize bir statü kazandırıyor çünkü. Eğer iyi bir kahveciden kahvenizi alıp ofise geliyorsanız, kendinizi daha havalı hissediyorsunuz. Kim siker evde yapılan kahveyi.

– Merhaba, ice latte alabilir miyim?
– Hoşgeldiniz, elbette.

Bir üniversite mezunu olduğunuzda iş beğenmemekle suçlanıyorsunuz genellikle.

“O mu? İş beğenmiyor ki?”

Aslında karşıma beğenmeyeceğim bir iş çıkmadı. Sınavlar, puanlar, yeniden sınavlar, mülakatlar, saçma sorular…

Sonra mı?

Bilmiyorum.

Hiç kimse haber vermedi. Kamuda benim gibilere yer yok sanırım. Beyaz yakalı da olamadım henüz. Üniversiteden bu yana kahveci kahveci geziyorum. Orada da çoğu zaman part-time. Hayâl kurmaya başlamadan önce bir işiniz olması gerekiyor. Gerçek bir işiniz. Kahve yapmayı küçümsemiyorum ancak o kadar okul okuduk, değil mi?

Size üniversiteyi dereceyle bitirdiğimi söylemiş miydim? Ülkenin en iyi üniversitelerinden birini bitiren bir baristayım. Kahve yapmayı sevmiyorum. Kahve içmeyi bile sevmiyorum, ancak yaptığım işe saygım var, iyi kahve yapıyorum. Yaptığım kahveleri insanlara denetiyorum, eğitimler alıyorum, bir şekilde hâlâ okuyorum. Bir işi yapmak için o işi sevmeniz gerekmez, sadece o işi yapabilecek donanımda olmanız gerekir.

– Arkadaşlar şuraları biraz toparlayalım. Biriniz de bahçeyi toparlasın. Masalar çöp dolmuş. Gözünüz açık olsun!
– Ben çıkarım şimdi. Didem, geldi mi? Geldiyse ben bahçeye bakıyorum.

Sevdiğin işi yap.

Sevdiğin iş ne?

Deneyimlemediğin binlerce işi bir kenara bırakacaksın ve birini seçeceksin. Sevdiğin iş olacak o. Böyle bir şey mümkün mü? Çalışmak, durmadan çalışmak, günde on, on iki saat çalışmak insan doğasına ne kadar uygun. Bir işi sevmek, bir insan için mümkün mü? “Sevdiğiniz işi yapın”lar bana çok yalan geliyor. Bence bir insanın işiyle bir aşk ilişkisinde olması doğru değil. Örneğin, bir mühendissiniz diyelim. Bu işi yapmadığınızda ne kaybediyorsunuz ya da tam tersi yaptığınızda parayı bir yana bırakın ne kazanıyorsunuz?

– Şu adam yine gelmiş!
– Hangi adam?
– Yok mu, her gün gelen nezaketsiz herif.
– Bahçede mi?
– Evet, benden kahve istedi az önce. Self-servis olduğunu söyledim ama diretiyor sen getir diye.
– Getirecek misin?
– Hayır! Gelip almasını söyledim. Gelirse bir şikayet dilekçesi dolduracakmış benim hakkında.

Birazdan çıkacağım. Saat 22.00. Eve gitmem bir saati bulacak. Yaşamak için hiç zamanım yok, yaşayacak çok şeyim, az seçeneğim var. Nasıl yapsam şimdi?

Neyse, iyi geceler ruhum. Yine konuşuruz.
 
 
Hakan Özbek
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

1 Comment

  • Yanıtla Mert Divan 5 Ocak 2022 at 08:09

    Küfürler ederek uyuyup uyanırken iyi bir gece mümkün mü?

  • Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan