Açık Pencere

Çıkış Kapısı

27 Mayıs 2022

Yazı: Çıkış Kapısı | Yazan: Şen Sevgi Erişen

Oh, no, oh, no, not me
I did it my way
Oh, hayır, oh, hayır, ben değil
Ben bildiğim gibi yaptım

Sizleri duyumsadığım, sizlerle birlikte paylaştığım anların kırıntıları, bir cam parçası gibi içime batıp ilerlere yürümüş. Bedenimi aşmış olmalılar. Batık geminin hazineleri gibiler. Ruhumdaki dalgaların sırtına binip yüzmeye başlamışlar çoktan. Bedenimdeki yankılarınızı bırakamıyorum. Sesleriniz replikleriniz sözleriniz, danslarınız, dudak bükümünüz… Şarkılarınız. Evleriniz, odalarınız, tabak çanaklarınız, kravatlarınız, göz kaleminiz. Heyecanlarınız. Öpüşmeleriniz. Bana ulaşan hayalleriniz, sevinçleriniz yakışıksız bulduğunuz halleriniz, vazgeçmeleriniz, caymalarınız. Küfürleriniz. Gözyaşlarınız.

Benimle beraber gidecekler. Hiç de beklediğim gibi olmayacak gidişim. Dünyada yaşarken açığa çıkarmaktan korktuğum her sırrımın renk renk etrafıma saçıldığını göreceğim. Öyle güzel bir armoniyle yol olup uzanacaklar ki etrafımdaki boşluğa… Her yanımda uçuşacak yüzlerin, ateşin kızıl sarı alevlerinden geçişini ve gülümseyişlerini görmeye alışık olduğumu hatırlatacaklar bana.

Her arzumun mum ışığında titreyişini göreceğim, her heyecanımın buharı içerisine girişimi, çıkmak için çırpınışımı, gözlerimdeki belirsizliğin karanlıklardan kaçışını, tutkularımın ucundaki bir uçan balonla gökyüzüne yükselişimi… Hepsini hatırlayacağım. Yaşadıklarımı unutamam. Onları ancak özenle işlediğim çeyiz bohçama sarıp ceviz sandığımın içine bırakabilirim. Kuru çiçeklerin, bembeyaz örtüyle sarılmış “bırakılamayacak ruhların” üzerine serpiştirilmesine razı olabilirim ancak. Ötesine; onların elimden uçup gitmesine izin veremem. Benliğimin en değerli parçalarını unutmam konusunda çok ders aldım. Unutamam. Onları bırakırsam bu Dünya’ya gelmemin hiç ama hiçbir anlamı kalmaz. Onları toplamaya geldim. Onları geldiğim yere götürmeye gönüllüyüm. Uzayın ötesinde “zaman deliklerindeki” bahçem beni bekliyor. Beni.

Utanmazlığımı, günahlarımı, yalanlarımı, acımasızlığımı, sokak kavgalarımı, göz ardı ettiğim insanları, hayvanları…
Bırakmam, bırakamam hiçbirini.

Bilinmeyen bir diyarın büyük tepelerinin arkasından görünen “ışık” bana çok tanıdık geliyor. Benim sonsuzluk evimdeki “arkadaşım” o ışık. O bir Güneş değil. Ne bir yıldız ne de bir göktaşı. O bildiğimiz yeryüzünden görünen bir gökcismi değil. Bizim bu Dünyada isimlerini bile henüz bilmediğimiz, benimle beraber evrende uçup konan bir gücün kütlesiz enerjisi; orada olmadan, buradan bilemeyeceğimiz bir enerji. O benim için yalnızca benim için var olmuş ve benimle var olan bir enerji kümesi. O benim en yakın arkadaşım, dostum, düşmanım, sevdiğim, kaçtıklarım.

Bu akşam onu ayak bastığım dünyama davet ettim. Geleceğini ve beni çok özlediğini söyledi. Geleceğinden eminim. Hasretimin biteceğinden de. Önüm açıldı. Hiç görmediğim kadar uzakları gördüm perde kalkınca. Sis dağıldı. Sis bitti. Sis gitti bugün. Güneşim geldi.
 
 
Şen Sevgi Erişen
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan