Yorgun Zihinler

İnsanlık, hayatı kolaylaştırmak amacı ile birçok yenilik icat ediyor. İcatlar icatları, yenilikler yenilikleri getiriyor. Böylece yaşamın kuralları değişiyor. Hayat hızlanıyor ve kolaylıklar için icat edilen yeniliklerden dolayı hayatın çok hızlı geçtiği şikayetleri başlıyor.

Teknolojiden yoksun hayat, bedenleri yorarken hızlı yaşam da zihinleri yoruyor. Bir şeyleri hızlı yapabiliyor olmanın rahatlığı ile bireyler aynı anda birden fazla şeyi yapmaya talip oluyorlar. Sonunda mutluluk ve başarı olacağını düşünseler bile netice her zaman öyle olmuyor.

“Her şeyi çok çabuk unutuyorum.”
“Kafamı bir türlü toparlayamıyorum.”
“Her şeyi birden düşünmek çok zor.”

Gibi cümleler çok fazla kullanılıyor. Unutkanlıklar, zihin bulanıklığı, anlam verilemeyen yorgunluklar ve bunları takip eden gergin ruh hali bu durumun kaçınılmaz sonucu oluyor.

Bunların olmaması için şart olan şey bireylerin, gelişimlere uyum sağlarken kendilerini unutmamaları.

Gelişimlere Uyum

Uyum sağlamak, insan hayatı için kaçınılmazdır ve insan yapısı gereği tüm değişikliklere ya da yeniliklere zamanla uyum sağlar. Kimi insan daha kolay adapte olur, kimisi daha zor ama mutlaka olur ve yaşamaya devam eder. Fakat önemli olan yaşamaya iyi bir şekilde devam edebilmektir.

Gelişen teknolojiye ve değişen hayat şartlarına da bireyler, yaşları kaç olursa olsun adapte olabiliyorlar. Fakat zihin yorgunluğunun önüne geçmek için değişim rüzgarında savrulmadan yol almak gerekiyor.

Zihni Berrak Tutabilmek

Zihni berrak tutabilmek için gerekli olan ilk şey, netliktir. Hayatı net görebilen, hedeflerini belirlerken de nettir. Kendini, istediklerini ya da istemediklerini ifade ederken de net bir dil kullanır. Fakat bu kadar karmaşık bir hayatta, çaba harcamadan net kalmak da çok mümkün değil.
Her şeyin bu kadar renkli, hızlı ve kolaymış gibi insanların gözlerinin önüne serilmesi, bireylerin her şeye karşı ilgili ve istekli olmasını sağlıyor. Bu kadar çok şeyle ilgilenmek de farkında olmadan netlikten uzaklaştırıyor bireyleri. Bu sebeple yapılabileceklerin listesinin çok net oluşturulması gerekiyor. Bu listenin içinde de zorunluluklar belirlenmeli, hangilerinde yardım alınabileceği netleştirilmelidir.

Bunların dışında bir de istekler vardır. Ne kadar çok şey istense de her birey her şeyi yapamaz. Yapılabilecekler ve bireyin kendini iyi hissettikleri de aynı şeklide netleştirilmelidir. Bu şekilde hayat daha berraklaşır ve hayatını berrak tutabilen birey, zihnine de berrak tutabilir.

Bitirilmemiş İşler

Zihni en çok yoran şeylerden biri de tamamlanmamış planlar, yarım kalan projeler ve bitirilmemiş işlerdir. Bitirilmesi uzayan işler, zihni olması gerekenden çok daha fazla meşgul eder. Bu meşguliyet de her zaman bireyler için çok yorucu ve yıpratıcıdır. Aynı anda çok fazla işi birden yapabiliyor olmak çok cazip görünse de kaliteli hayat için oldukça örseleyicidir çünkü bazılarının yarım kalma ihtimali çok yüksektir. Yarım kalmışlıklar beyni olumsuz etkiler. Bu sebeple mümkün olduğu kadar başlanmış herhangi bir şeyi bitirmek ve sonrasında yeni bir şeye başlamak en sağlıklı olandır.

Ayrı ayrı çok kolaymış gibi görünen işler bir araya gelince bireyleri çok yorar hatta bazen altından kalkılamaz hale getirebilir. Bu sebeple ilk önce şunu kabul etmek gerekir.

“Her şeye yetişmek ve her şeyi birden düşünmek imkansızdır.”

Her şeye yetişmek için kendilerini zorlayan bireyler, zamanla hayattan o kadar çok yorulurlar ki ne kendilerine ne de çevrelerine faydaları olur.

Enerjiye uygun planlanmış işler, dingin zihinleri; dingin zihinler de mutlu insanları oluşturur.
 
 
Nalan Erpolat