İletişimin en önemli unsurlarından biri sözcüklerdir. Bazı sözcükler, bazı duyguları içlerinde barındırırlar ve bu sebeple, sadece kişiler arası iletişimde değil, kişinin kendisiyle olan iletişiminde de önemlidirler.
Bu sözcüklerden biri “henüz” sözcüğüdür.
Umut İçin “Henüz”
Hiçbir şeyin sonsuz olmadığı, iyi-kötü her şeyin bir sonunun olduğu bu hayatta, herkes umuda ihtiyaç duyar.
Kötü günlerin bitmesini düşünebilmek için umut gerekir, iyiliklerin gelmesi için umut gerekir, başarı için umut gerekir, kötü olasılıkların başa gelmemesi için umut gerekir. Kısaca, her insan, her zaman ve her şartta güzel yaşayabilmek için umut etmek ister.
Bu durumda da kullanıldığı zaman bireyi, umutla sarmalama potansiyeli çok yüksek olan sözcük, “henüz” sözcüğüdür.
Ulaşılmak istenen ama ulaşılamayan bir durum için henüz ile kurulan cümlede, ulaşma umudu tazedir. Bir şeyin henüz olmamış olması, olması için çaba sarfetmeye sevkeder bireyi. Vazgeçmekten alıkoyar. Çünkü vazgeçmenin en büyük sebebi, yapabilme ya da olumlu şeylerin gerçekleşebilme ihtimâlinin kalmamasıdır. Oysa, henüz cümleleri, o ihtimâli hep diri tutar.
Yetersiz Hissettiren “Henüz”
Bazı mizaçlar, hayatı bazen çok heyecanlı, çok hareketli ve risk alarak yaşamayı severler. Hazır olup olmadığına bakmadan, her alanda faaliyet göstermek ya da yorum yapmak isteyebilirler. Bu durumda, çevrelerinde kendilerinden daha tecrübeli olan bireyler tarafından “Henüz yapamazsın, henüz vakti değil” gibi uyarılara maruz kalabilirler. Bu durum, genç bireylere zaman zaman kendilerini yetersiz hissettirebilir ve belki de adım atma heveslerini kırabilir.
İletişime dikkat edildiği sürece, tecrübeliler ve tecrübesizlerin beraberlikleri hayatı güzelleştirir. Bu sebeple, tecrübelerin “henüz” cümlelerini kurarken, arkasından umudu barındıracak eklemeler yapmaları; az tecrübelilerin de bu cümleleri vazgeçiş olarak değil, olgunlaşma süreci ihtiyacı olarak almaları önemlidir.
Kaygıyı Azaltan “Henüz”
Kaygı seviyesi yüksek olan insanlar, gelecek kötü ihtimâlleri çok fazla düşünme eğiliminde olurlar. “Ya şöyle olursa, ne yaparım!” gibi cümleler, zihinlerinde sürekli dolaşır. Bu kaygı anlarında, “Henüz böyle bir şey olmadı” cümlesi tam bir kurtarıcıdır. Çünkü geleceğin belirsizliklerinde kaybolmak gerçekten çok zor duygulardan biridir. Yaşanan andaki güzellikleri yaşayamamaya sebep olur. “Henüz kötü bir durum yok” diyebilen bireyler, hayatın ve içinde bulundukları zaman diliminin tadını çıkarabilirler.
Ağzımızdan çıkan ya da içimizden geçen sözcükler, zihinlerimize yerleşir ve hayatlarımızı etkiler. Dikkat ederek ve farkında olarak kullanılan sözcükler duyguları, duygular da hayatları şekillendirir.
Nalan Erpolat
No Comments