Gitmek isteyeni tutamazsın. Tutmaya kalkarsan; seni yorar, canını acıtır. Bırakacaksın gidecek. Bırakınca anlayacaksın ki asıl iyiliği kendine yapmışsın. Mutluluğun bu bırakışta gizliymiş.
Hem gitmek isteyen seni görmüyordur artık. Ne değerinin, ne güzelliğinin, ne ruhunun, ne de zekanın her hangi bir ışık dalgası ona ulaşmıyordur. Sana ait her şeye bulanık bakan gözlerinin tek görebildiği ve algılayabildiği katlanamadığı varlığındır.
Kendi Gitmez Ama…
Gidemez. Daha kolayı vardır; o da senin gitmeni sağlamak. Bunu yapman için seni sonuna kadar sıkıştırır. Nihayetinde sen gittiğinde de şaşırır kalır. Rahat batmıştır her halde sana…
Tüm bunlara, duyacağın her şeye, değer ama gene de gitmek. Çünkü artık onaylanmak için deli gibi çabalamana gerek yoktur. Bir damla sevgi görmek için okyanuslarca sevmek zorunda da değilsinizdir. Gururunu hiçe sayıp katlandığın her şey de geride kalmıştır artık.
Diyeceğim o ki, gitmek isteyen çoğu zaman gidemez, sen onun yerine git. Git ama n’olur geri dönme. Dönenleri görüyorsun, bir süre sonra çok daha büyük acılar ve hayal kırıklıklarıyla yeniden gidiyorlar. Bu yüzden bırak geçmişi ardında.
Suların altından aktığı köprü bile yıkıldı, sen hâlâ aynı sularda yıkanacağını hayal ediyorsun. Mümkün değil…
Hem nereden biliyorsun, bir sonraki köprünün manzarasının çok daha güzel, altından akan suların çok daha berrak olmayacağını? Çamura balıklama atlamaya kalkışmak yerine bu yeni sulara kıyıdan da olsa, alıştıra alıştıra girmeye ne dersin?
Kolay mı olacak?
Sonundaki ödül büyük olduğunda ne zaman kolay oldu ki yeni sularda yüzmek basit olsun. Önce soğuk gelecek su büyük olasılıkla. Sonra belki alıştığın kum zemin yerine çakıl taşları ayaklarını rahatsız edecek. Ama kim bilir bi’ ihtimal, o kumların arasından çıkıp duran minik minareler, çakılların arasında yoktur ve parmaklarını ısırılmaktan kurtarmışsındır. Çakıl taşları için de bir deniz ayakkabısı edin, sular her zaman kusursuz olacak diye bir garanti yok. Ayrıca artık çok daha tecrübelisin. Deneyimini avantaja çevir ve ısırabilecek minarelere, batabilecek taşlara karşı ayaklarını koru…
Gene de tanımadığın bir deniz tarafından çevrelediğinde korkacaksın. Sakin ol, derin bir nefes al. Bir kez suyla aranızda barış sağlandığında, onunla uyum içinde akacağına eminim… İşte o zaman bu yeni çevre sana sırlarını açacak. Ve bildiğin hayatın tek seçenek olmadığını fark ettiğinde, korkunun yarattığı parmaklılar çubuk krakerler gibi kırılacak ve sen gökyüzünün uçsuz bucaksız, suların ise şifalı olduğunu göreceksin.
Şimdi elindeki pere sıkıca tutunmayı bırak, tüm kartlarını değiştireceğini söyle krupiyere. Yeni gelen kartlarda Floş Royal yakalarsan da bana haber ver, şampanyayı ben açacağım 😉
Didem Çelebi Özkan
20 YORUMLAR
Hayatımızın her alanında gidilecek alternatif yolllar varken hiç yokmuş gibi bir yaşam sürmek. Esasında var olabildiğini görmek istememek… Harika bir yazı ile bunu o kadar güzel kaleme almışsın ki fazla söze gerek yok..
Canım benim beğenmene çok sevindim. Bu harika yorum için de ayrıca teşekkür ederim 🤗😘😘
Floş Royal?
Zor. Çok zor.
😂😂😂
Şampanyayı boşuna patlatmıyoruz 😉
Ama döper, üçlü, kent, renk, full, kare, royal, hepsi perden iyidir. Elindekini kaybetmeye razı olmak lazım sadece 😉🙃
Sevgiler Zeynelcim
Peki 😊😊😊.
“Gidemez; daha kolayı vardır o da senin gitmeni sağlamak” kesinlikle çok doğru saptama.
Gönül ilişkilerinde bir nebze daha kolay da arkadaşlarla zor oluyor bu biraz çünkü mesela sen gittin ama ortak arkadaşlar bu sefer örneğin sosyal medyada rahat bırakmıyorlar ruhunu; ben asıl ona takılıyorum. Ne yapmak lazım bu operasyonu yürütene?
Ahhh kuzum en iyisi görmemezlikten, anlamamazlıktan gelmek sanırım. Hayatta size bol şans, deyip yola devam etmek 😉
Evet en güzeli bu galiba. Başarabileni tebrik ediyorum 🙂
Ben bu ortalığı iyice geren tiplerden hiç haz etmiyorum gerçekten 🙁
Restini görüyorum 🙂
Ne güzel cesur insanlarla çevrili olmak 💪🏻🙃
Muhteşemsin 😀 Floş Royal zor gibi gözüküyor ama o şampanya bi’ gün mutlaka patlar…
Yaeyyyy, işte benim gibi optimist bi’ ruh daha 😍 Bir kadeh sana da ayırırım 😉 Öperim seni canım 🤗😘😘
Kağıttan hiç anlamam, şansıma gazı kaçmış şampanya bile çıkmış olabilir 🙃 Ama hayatın bana sunduklarını, sevdiklerimle paylaşmayı çok severim 💜
Mutluluğu, tasayı, keyfi, üzüntüyü paylaşmayı kolaylaştıran; dertleri ufalayıp, zevkleri devleştiren biricik arkadaşım 🙏🏻❤️🤗
Her cümlesinde kendimi ve geride bıraktığım 6 yılımı bulduğum bir yazı olmuş…… Floş Royal kağıtta denk getirmek zor, ancak imkansız değil…
Hayatta öyle… Olasılıksız diye birşey yok….
Derler ya imkansızla mümkün olan arasındaki tek ayrıntı kişinin kararlığıdır diye, aynen öyle işte…
Benim hislerimi, yaşadığım farkındalıkla kendime dönüşümümü anlatan, kısacası kendim gibi bir kadından bu satırları okumak gecenin bu saatinde tebessüm ettirdi bana…. ve gücümü hatırlattı birkez daha gururlanarak…
Teşekkürler…
Vaowwww muhteşem bir yorum olmuş. Aslıcım seni de bloğa transfer mi etsek acaba 😉
Sevgiler canım 🤗❤️
Çok incesiniz yaa teşekkür ederim… Ben hissettiklerimi ve yorumlarıma burdan devam edeyim şimdilik… İnşallah bugün değilse de bir gün… Çok isterim 🤗🤗🤗😉😉
Anlaştık canım 👍🏻 Ne zaman istersen senin için bir köşemiz hazır olacak 😘
Muhteşem 😉
Sitemizin harika öykülerinin yazarı sevgili Zeynep, beğenmene çok sevindim. Öperim 😘🤗🤗