İçimdeki Sesler

Siyah ile Beyazın Savaşı

2 Temmuz 2019

Yazı: Siyah ile Beyazın Savaşı  | Yazan: Demet Uncu

Kızkardeşim ve ben bir hayır işi için yollara düşmüştük. Yön bulma konusunda çok iyi olmamakla beraber araç kullanmaya başladıktan sonra bu beceriyi geliştirmeye başlamıştım. Biliyorsunuz; teknoloji ile de aram çok iyi değildir, cep telefonu üzerindeki uygulamaları da çok etkin kullanmadığımı tahmin ediyorsunuzdur.

Şehir İnsanının Paranoyaklığı

O gün hava çok sıcaktı, arabayla Avrupa yakasının bir ucuna gitmeye çalışıyorduk. Gideceğimiz yerin adresini bulmaya çalışırken, dar bir sokaktan içeri girdim ve karşı yönden gelen araca yer verebilmek için lastiği hafifçe kaldırıma sürttüm. Hemen ardından gelen “Pıssss” sesiyle aracı sağa çekmek durumunda kaldım. Aracımdan indim ve lastiğimin patladığını fark ettim.

Bilmediğimiz bir semtte, tüm dükkanların kapalı olduğu bir saatte yolun ortasında kızkardeşimle birlikte kalakaldık. Sinirlenip, kendi kendime söylenmeye başlayınca, kaldırımda oturan yaşlı bir amca beni görüp, “Üzülme, kızım olur böyle şeyler. Hemen yan sokakta bir lastikçi var, oraya bir bakıver” dedi.

Şehir insanı paranoyaklığı ile “Acaba bu bir düzenek olabilir mi?” diye aklımdan geçirdim bir an. Düşünsenize; lastiğiniz patlıyor ve hemen oracık da bir lastikçi bulunuyor. Tamirciye gidene kadar; iyi bir amaç için yola çıkmamıza rağmen böyle bir şeyin nasıl başımıza gelebileceğini, karşı taraftan gelen araba yüzünden lastiğimizin patladığını, nasıl böyle bir talihsizlik yaşandığına dair çeşitli söylenmelerim eşliğinde soluğu tamircinin önünde alıverdik.

Ceviz Büyüklüğünde Parça mı?

Dükkan aslında kapalı idi. Baba-oğul çalışan tamircide bir delikanlı bize yaklaşıp, “Kapalıyız ama yardımcı olalım sizlere” dedi. O esnada arabanın bagajını açıp, stepnenin bulunduğu yeri karıştırmaya başladı. Ben de başımıza gelenleri babasına anlatmaya başladım tabii.

Bir ara delikanlının “Abla bu lastikler şifreli, lastiği değiştirebilmemiz için bir parça olması lazım, o yok burada” deyişini duyar gibi oldum ve içimden “Eyvah, şimdi yandık” dedim.

Kız kardeşimle birlikte yanına gittik; bagaja kafalarımızı gömüp, hep birlikte bu meşhur parçayı aramaya başladık. Arıyoruz arıyoruz; yok yok yok. Delikanlıya dönüp; “Biz nasıl bir parça arıyoruz?” diye sorunca; “Ceviz büyüklüğünde bir şey; yazlık ve kışlık lastik değiştiriyor iseniz; orada kalmış olabilir” diye cevap verince; rehberimde konuyla ilgili herkesi aramaya başladım. Sırasıyla; lastikçiyi, arabayı servise götürdüğüm yeri; hatta arabayı satın aldığım bayiyi bile aradım ve hiç kimseye ulaşamadım. O sıra delikanlının babası yanımıza gelip; “Yapacak bir şey yok akşam arabayı burada bırakın, taksiyle evinize dönün” dedi.

Akışa bırakamayan ben, böyle bir şeyin mümkün olamayacağını söyleyerek; bu parçayı aramaya devam ettim. Bu sırada onlar da kızkardeşimle sohbet edip, eve arabasız dönmemiz için ısrar ediyorlardı. Tam bu sırada; arka koltukla bagajın birleştiği en uç noktada, bir şeyin parladığını görüp; acaba bu olabilir mi dedikten sonra elime bir toplu iğnenin battığını hissettim. Parmağım biraz kanamaya başlamıştı ama aradığımız parçayı bulmuştum; oraya öylece gelişigüzel atılıvermişti işte. Benim onu fark edebilmem ise ayrı bir mucizeydi.

Hayatımda ilk defa böyle bir olay yaşıyordum.

Gerçekten bu süreçte tam olarak ne yaşandığını, nelerin birbirleri ile mücadele ettiğini anlamaya çalıştım. Bir hayır işine giderken, büyük bir sınavdan geçtiğimizi hissettim. Amacımız için ne kadar kararlı olduğumuz sınanıyordu sanki. “Beyaz” ve “siyahın” savaşıydı bu… Bu mücadeleyi Yaratıcının gücü ile “beyaz” kazanmıştı tabii.

Tamirci delikanlı da bu olaya çok şaşırdığını söyleyerek, lastiği değiştirmiş ve yolumuza devam etmek üzere baba-oğul dualarla uğurlamışlardı bizleri…

Demet Uncu

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

4 YORUMLAR

  • Yanıtla Cem Albayrakoğlu 2 Temmuz 2019 at 11:30

    Selam Demet Hanım;
    Çok geçmiş olsun. Allah’ın sevdiği kullarıymışsınız, umarım böyle şeyler tekrar yaşamazsınız ve bundan sonraki hayatınızda hep beyazlar kazanır.

    • Yanıtla Demet Uncu 2 Temmuz 2019 at 13:13

      Cem Bey çok teşekkür ederim nazik düşünceleriniz için. Umarım dediğiniz gibi olur, hep sevdiklerimle, hep birlikte mücadele ederim. 😍

  • Yanıtla Gökçe Çiçek Gönülaçar 2 Temmuz 2019 at 11:41

    Şehir yaşamı, insanlar, olaylar zamanla bizi şüpheci düşünme konusunda ısrarcı yapıyor. Ama içerde bir ben daha yaşıyor ve bazen iyi düşünme konusunda daha da ısrarcı olabiliyor. İç sesinizi dinleyip mücadeleyi bırakmamanıza hayran kaldım. Tebrikler…

    • Yanıtla Demet Uncu 2 Temmuz 2019 at 12:58

      Çiçek Hanım çok teşekkürler güzel yorumunuz için. Gerçekten olay çok enteresan geldi bana, bunda da bir hayır vardır diye düşündüm.
       
      Sevgiler 😊

    Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan