Satır Arası

O Savurgan, Şu Cimri

9 Ekim 2020

Yazı: O Savurgan, Şu Cimri

Herkesin herkesi kolayca eleştirdiği hatta acımasızca yargıladığı günümüzde, insanların tüketim alışkanlıkları da muhtelif yorumlardan payına düşeni alıyor. Kimisi çok cimri olmakla yaftalanıyor kimisi de çok savurgan. Dünyanın ekonomik dalgalanmalarının bu kadar hızlı ve çeşitli olması, insanların arasındaki maddi uçurumu yükseltiyor bu yüzden de savurganlık ve cimrilik çerçevesi çok net çizilemiyor. Böylece zaten yargılamaya ve yaftalamaya meyilli olan insanların işleri iyice kolaylaşıyor.

Gerçek Savurganlık ve Gerçek Cimrilik

Ulusal ya da milli olarak tasarruf kelimesinin anlamı ve danışmanlığı tabii ki ekonomistlerin meslek tanımı içerisinde. Fakat kişisel olarak herkes bütçesini düzenlemek zorunda. İstek-ihtiyaç dengesi, kar-zarar hesaplamalarını herkes kendince yapmalı ve hayatında uygulamalıdır. Bunları yapmadan harcayanlar, hayatın gidişatında bedel ödemeye mahkum oluyorlar ve maalesef bu bedeli çoğu zaman tek başlarına değil, aileleri ile birlikte ödüyorlar.

Diğer taraftan davranış bozukluğu sınırına giren cimrilik de kişinin kendisine ve yakın çevresine zarar verir. Gerçek “cimri” olanlar, parası olsa da, yeteri kadar birikimi olsa da çok fazla hesap yapan, kullandıkları elbise ya da eşyaları gözle görülür şekilde eski olan, temel ihtiyaçlarından bile kısan, her zaman her yerde bedavacı gibi davranan, arkadaşlarıyla birlikteyken hiç hesap ödemeye yeltenmeyen, kendi işleri varsa yanlarında çalışan insanların hakkından kısmayı bile kâr gibi görenlerdir. Cimri insanlar çevresindeki herkesi rahatsız ve huzursuz eder, yakın çevresinin ise yaşam kalitesini düşürür.

Eleştirmek

Bu tanımlardaki gerçek savurganlık ve gerçek cimrilik herkesin gördüğü net durumlardır. Bu davranışları gösteren insanlar eleştirilirler ve bazen de gerçekten iyi niyetli şekilde uyarılabilirler. Bu uyarıları tenzih ederim fakat bazen birçok insan kendinin değil başkalarının finans planlayıcısı oluyor. Çok rahat bir şekilde, başkasının satın aldığı bir şey için “Ona o kadar para verilir mi, ne kadar savurgansın” diyor. Ya da önemli görmediği bir meblağ için “O kadar da harcayacaksın artık pintilik yapma” gibi bir cümle kurabiliyor.

Bu öznellik içeren cümleler karşı taraf için anlamsız, bazen de üzücü olabiliyor. Çünkü “savurgan” diye yaftalanan insan için aldığı ürün ya da hizmet belki de hayatının önemli bir unsuru ya da pinti olmakla yargılanan insan belki de sadece lüksü ve gösterişi sevmiyor.

Hele bir de yaşamsal bazı ihtiyaçlarını bile tam olarak karşılamaya gücü yetmeyen insanlara “Eee ne yapalım, sen de idare edeceksin artık” gibi umarsız bir cümle kurulması o kişiyi derinden incitiyor. Çünkü başka insanlarca idare etmesi ve sineye çekmesi gereken şey belki de çocuğunun canının çektiği bir yiyeceği alamamak.

Her insanın hayatı ayrı, her hayatın dinamikleri birbirinden çok farklıdır. Kimse başkasının bütçesini kendi ihtiyaç ya da arzularıyla kıyas ederek eleştiremez çünkü tam olarak karşısındakinin duygularını bilemez. Gün geçtikçe bu durum değişikliğe uğrasa da aslında bizim kültürümüzde para ile ilgili konuşmak, gelir-gider üzerine sohbet etmek görgü kurallarına aykırıdır.

Dengede Yaşamak

Geleceğimizi riske atacak kadar savurgan da olmadan, çevremizce sevilmemeye ve istenmemeye varacak kadar tutumlu(!) da olmadan ihtiyaçlarımızı ve isteklerimizin önemli bir kısmını karşılayabilecek, elimizden geldiği kadar da başkalarını mutlu edecek kadar paylaşarak yaşayacağımız hayat güzel bir hayattır. Başkalarının bütçesi ile ilgili açık yorumlar ve eleştiriler yapmaksa hem kendi hayatımızı güzel yaşamamıza engel olur hem de gerçekten büyük bir görgüsüzlüktür.

Bu konuda eskilerden aldığımız terbiyenin mümkün olduğunca yeni nesillere aktarılmasını diliyorum.

Sevgiyle kalın.

Nalan Erpolat

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

4 YORUMLAR

  • Yanıtla Cem Albayrakoğlu 9 Ekim 2020 at 07:54

    Selam
    Bu zamanda para malesef çok ama çok konuşuluyor oysa ki bizim zamanımız da önce dostluk kimde varsa o öderdi veya birlikte ödenirdi hesaplar ve para hiç konuşulmazdı
    Allah kimseyi cimri biriyle sınamasın derim
    Yazacak çok sey var ama kendimi tutayım en iyisi
    Kalemine sağlık

    • Yanıtla Nalan Erpolat 10 Ekim 2020 at 21:27

      Evet Cem maalesef öyle…
      Çok teşekkürler yorumun için.

  • Yanıtla Aysegul Soyalp 9 Ekim 2020 at 12:16

    Herkesin yaşam öncelikleri ve bütçesi farklıyken diğer bir kişinin bu önceliklere ve harcamalara eleştirel yaklaşması çok anlamsız. Herkes bu hayatta kendi ayakkabıları ile yürür.
     
    Kaleminize sağlık.

    • Yanıtla Nalan Erpolat 10 Ekim 2020 at 21:25

      Çok doğru. Ben de aynı fikirdeyim. Yorumunuz için çok teşekkür ederim.

    Cevap Yaz

    Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
    Girne Antik Liman
    Girne Antik Liman
    Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan