Tarçın

Bu hafta sizlere uzun yıllardır mutfaklarımızda yer alan, aromasıyla büyüleyen, kokusuyla huzur veren bir baharat olan tarçından bahseceğim.

Anavatanı Güney ve Güneydoğu Asya olan defnegiller familyasına ait bir bitki olan tarçının Türkçedeki adı Çin Ağacı anlamına gelmektedir.

Tarçın ağaçlarının gövdeleri kesilerek yapılır. Daha sonra iç kabuk ve ardından odunsu kısımlar çıkarılır. Kuruduğunda, kıvrılan, tarçın çubukları adı verilen rulolar oluşur. Tarçının kuvvetli, keskin ve uzun süreli kokusu, tatlımsı bir tadı vardır. Kokusu ve tadı, bileşik sinnemaldehit oranı çok yüksek olan yağlı kısmından kaynaklanmaktadır.

İki ana türü vardır. Seylan tarçın, gerçek tarçın olarak da bilinir. Diğer türü ise Cassia tarçındır. Cassia günümüzde daha yaygın olan ve insanların genellikle tarçın olarak adlandırdıkları türdür.

Faydaları

Yüksek Miktarda Antioksidan İçerir

Polifenoller gibi yüksek miktarda güçlü antioksidanlar içerir. Böylece vücudumuzda serbest radikallerin neden olduğu oksidatif hasardan korur.

Kansere Karşı Koruyucudur

İçerisindeki güçlü antioksidanlar sayesinde antikarsenojenik etkiye sahiptir. Bu sayede kanserin oluşmasını engeller.

Bağışıklığı Güçlendirir Ve Antienflamatuar Özelliğe Sahiptir

Bağışıklık sistemini güçlendirir. Ayrıca enfeksiyonlarla savaşmak için de etkili bir besin maddesidir. Vücudumuzun enfeksiyonlarla savaşmasına ve doku hasarını onarmasına yardımcı olur.

Güçlü Bir Anti-Diyabetik Etkisi Vardır

Glikozun kana karışmasında etkili olan enzimlerin bloke olmasında etkilidir. Bu sayede kan şekeri kontrol altına alınmaktadır.

İnsülin Duyarlılığını Arttır

İnsülin, vücudumuzda metabolizmayı ve enerji kullanımını düzenleyen kilit hormonlardan biridir. Tarçının suda çözünen bileşikleri, insülin reseptörlerini düzenleyerek insülin duyarlılığını arttırmaktadır. İnsülin direnci olan bireyler gün içerisinde içme sularına, çaylarına ya da yoğurt, meyve üzerine tarçın ekleyerek tüketebilirler.

Bakteriyel Ve Mantar Enfeksiyonlarıyla Mücadeleye Yardımcı Olur

Ana aktif bileşenlerinden biri olan Cinnamaldehyde, antifungal ve anti bakteriyel etki göstererek çeşitli enfeksiyonlarla savaşmaya yardımcı olur. Cinnamaldehyde, enfeksiyonları azaltabilen ve diş çürüğü ve ağız kokusuyla mücadeleye yardımcı olabilen bir bileşendir.

Nörodejeneratif Hastalıklar Üzerine Faydalı Etkilere Sahip Olabilir

Antioksidan içeriği sayesinde tarçının nörodejeneratif hastalıklardan olan Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıkları önlediği yapılan araştırmalar sayesinde kanıtlanmıştır.

Tarçın Kalp Hastalığı Riskini Azaltabilir

Dünyanın en yaygın erken ölüm nedeni olan kalp hastalığı riskini azaltabilir. Yüksek kan kolesterolünü, yüksek kan trigliseritini ve hatta yüksek kan basıncını düşürücü etkisi vardır.

Tokluk Hissini Artırır

İçerdiği aromatik bileşenler tokluk oluşmasına yardımcı olmaktadır. Ayrıca insülin reseptörlerini düzenleyerek kan şekerinin dengelenmesinde de rolü olduğundan bu yolla da tokluğun daha uzun sürmesini sağlamaktadır. Kilo vermek ya da kilosunu korumak isteyenler için iyi bir alternatiftir.

Tarçın Nerelerde Kullanılır?

Kendi damak tadınıza göre ayarlayarak şeker yerine toz tarçın kullanılabilirsiniz. Ayrıca çayını yapıp içebilir, meyvelerin üzerine serpebilirsiniz. Süte, yoğurda, sütlü tatlılara, keklere, salebe de ekleyebilirsiniz.

Kabuk tarçını ise sıcak bitki ve meyve çaylarınıza, çorbalara, siyah çaya, sıcak çikolataya, kahveye ve sıcak süte koyarak tüketilebilirsiniz. Kan şekeri kontrolü için günlük içme suyunuza da ekleyebilirsiniz.
Tarçın hemen kullanılmayacaksa ağzı kapalı, cam kavanozda saklanmalıdır. Kullanılacağı zaman öğütülerek, taze şekilde kullanılması tercih edilir.

Günlük Kullanım Dozu Nedir?

Yapılan çalışmalarda tarçının olumlu etkilerinin görülebilmesi için günlük en az 3 gram yani 1 çay kaşığı tüketilmesi tavsiye edilmektedir.

Tarçının Olası Yan Etkileri Nelerdir?

Her şeyin fazlası zararlı olduğu gibi tarçının da günde 1 çay kaşığından fazla tüketilmesi bazı yan etkilere neden olabilir. Fazla tüketimi karaciğer için zararlı olabilir. Kanser riski oluşturabilir. Ağızda yaralara sebep olabilir. Kan şekerini düzenlemesi bir fayda olarak görülse de fazla tüketimi durumunda tarçın kan şekerinin fazla düşmesine neden olabilir ve bu da pek çok sağlık problemini beraberinde getirir.

O yüzden fazla tüketimi istenmeyen durumlara neden olabileceğinden reflüsü, mide ve bağırsak rahatsızlığı olanların, böbrek yetmezliği olanların ve diyaliz hastalarının, karaciğer rahatsızlığı ve alerjisi olan kişilerin, sık sık şeker düşmesi yaşayan (hipoglisemi), yüksek tansiyonu olan, şeker ve kan sulandırıcı ilaç kullanan kişilerin tüketmemesi gerekir. Hamilelik ve başka bir sağlık durumu olanların da kullanmadan önce doktoruna danışmasını öneririm.

Haftaya görüşmek üzere, sağlıklı ve fit kalın.

Dyt. Simay Ejderoğlu