Ay Işığı Yolcusu

Petrikisman | Kutsanmak | 4

11 Ekim 2022

Yazı: Petrikisman | Kutsanmak | 4 | Yazan: Ay Işığı Yolcusu Atakan Balcı

 

İndeks

Petrikisman | Kutsanmak | Bölüm 1
Petrikisman | Kutsanmak | Bölüm 2
Petrikisman | Kutsanmak | Bölüm 3
Petrikisman | Kutsanmak | Bölüm 4

 

4. Bölüm

 
Petrikisman, köyümde tarihsel bir yapı, eski bir krallık veya prenslikten kalma yazlık bir şato/kalenin adıdır. Bununla ilgili bilgilerimin en büyük kaynağı, Artvin’de Ardanuç ilçesinin Kutlu köyünde yer alan “Balcı Konuk Evi”nin iyesi ve işletmecisi Kenan Balcı. Petrikisman’ı “Petrik/Patrik İsman” olarak okumak gerek belki de.

Köyümüzde eskiden ana dili Türkçe olan Hristiyanların yaşadığı biliniyor anladığım kadarıyla. Ana dilleri Türkçe, başka bir dil bilmiyorlar, ataları da hiçbir zaman başka bir dil bilmedi ama Türkiye olarak biz onlara, bulundukları yöreye, gittikleri kiliseye, Türkçeyi yazdıkları abeceye/âlfabeye göre Rum veya Ermeni dedik. Bu, Ardanuç’a Melikşah’la birlikte veya sonrasında Osmanlı döneminde/Yavuz’la birlikte gelen Oğuz Türklerinin, Ardanuç’un anne ve babamın köylerinin bulunduğu bölüme (Çakıllar ve Kutlu Köyleri) “Gürcü Kolu” demelerine benzer. Hâlbuki onlar Gürcü değildi, Gürcüce konuşmazlardı, dilleri Türkçeydi.

Ardanuç’ta Gürcülük yoktur, bunun nedenini “Türkleştirme”ye falan bağlamaya kalkacak olanlar çıkarsa eğer, ki çıkar da olasılıkla, târihe ve bugüne, bu coğrafyadaki her işlerine, ilgili veya ilgisiz görseniz de sizler, Atatürk düşmanlığını yansıtan emperyalistlerin bizler için, Asyalı, Doğu Avrupalı ve yeryüzünde emperyalist uşaklarınca süfli görülenler için özel olarak hazırlanan “ahmak gözlükleri”ni kullanıyor demektir bu konuda. Kimse “Hayır, ben o tuzağa hiç düşmedim, düşmem!” diyen kadar büyük bir yanılgı, büyük bir aldanış içinde değildir bu uygulama konusunda. Hepimiz düşeriz, genlerimize işlediler bunu. Önemli olan yüzleşebilmek özüyle, gerçek varlığının önündeki bu sanal ve çok etkili tözüyle.

Petrikisman’ın simgeselliğinde görünen o kadar çok olgu, o kadar çok kavram var ki soyunmuş tüm sahteliklerden, inanılmaz ölçüde çarpıcı.

Ancak kadın ve cinsiyet konusundaki fark da bir o denli çarpıcı! Karadeniz’le ilgili klâsikleşmiş anlatıda, erkekler kahvehânede oturur, kadınlar ise işin çoğunu sırtlanır genelde. Kadınlarımızın özverisi, hak edilen ölçüde, gerçek bir eşitliğin hiçbir yörede bütün olarak vâr olmaması acı verici bir gerçeklik elbette yaşamımızda.

Artvin’deki kültürel fark, bu noktada örneğin, benim içinde olduğum kültürel çemberin dar çerçevesinde konuşabilirim elbette en nesnel tavrı gösterebilmek için, kahvehâne geleneğinin vâr olmaması. Kahvehâneler vardır geçmişte de tek tük bir takım noktalarda ancak geleneksel olarak, âşıklar köye geldiğinde örneğin tüm köylüyü içinde, çevresinde toplayan, tüm ülkede yaygın olarak bilinen köy odaları daha bir altı çizilesi. Çalışma noktasında cinsiyet ve yaş ayrımı gözetmeden gücü yeten herkes gücü ve becerisi ölçüsünde elinden gelen işi eyler, eylemiştir yaygın ve geleneksel olarak.

Artvin dağlık ve ormanlıktır. Evliyâ Çelebi’nin Artvin için “kahve fincanımı bırakacak düz yer bulamadım” dediği söylenir. Cinsiyet ayrımı gibi ahmaklıklara ayıracak özel bir zamânı olmamış hiç Artvin’in. Elbette kültürel bir etkileşim var ve bu alanda da her şey mükemmel değil ama erk/kudret iyesi kadınların varlığı şaşırtıcı değildir kentdaşlarım için.

Anlatırız elbette daha, sevi ve ışık ile!…
 
 
Atakan Balcı
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan