Müzik

Müziğin ‘EN’leri

23 Temmuz 2017

Yazı: Müziğin 'EN'leri | Yazan: Ali Ballı

Müzik, insanoğlunun ilk keşiflerinden biridir bana göre. Zafer çığlıklarının, kutlamaların, haberleşmenin veya acıyla dile gelmiş ağıtların sesi olmuştur binlerce yıldan bu yana. Bu keşfin ne kadarının farkındaydı insan -onu bilemiyorum- ya da bunun insanlık tarihi boyunca gelişe gelişe hangi noktalara gelebileceğini tahmin edebilir miydi?.. Hayır tabii ki… Ama şunun şurasında süre olarak 50-60 yılı geçmeyen popüler müzik tarihine baktığımızda, insanların en büyük eğlencesi haline geldiğini tereddütsüz söyleyebiliriz. Tüm insanları birleştiren en büyük ortak nokta.

Bu yazımda istedim ki müziğin bazı ‘EN’lerine şöyle kısa bir göz atalım.

1960’lı, 70’li yıllarda dünya müzik kültüründe önemli bir yeri olan festivaller, günümüzde de tekrar popüler hale gelmeye başladı. Bir dönem büyük konser alanlarını dolduran müzik severler, şimdi de birkaç gün süren ve çeşitli grup ve şarkıcıların performans sergilediği etkinlikleri dolduruyorlar. Bu festivallerin belki de öncüsü rock-blues ve protest müziğin en ‘baba’ grup ve şarkıcılarının arz-ı endam eylediği efsaneler efsanesi Woodstock Festivali‘dir. Düşünsenize Janis Joplin, Jimi Hendrix aynı sahnede… Hemen arkasından Bob Dylan sahne alıyor. Ardından The Doors’lar, Led Zeppelin’ler, Santana’lar… Hazırlık aşamasında 50.000 kişinin geleceğini düşünülmüş ama yüzbinler düşmüş festivale.

1969 Woodstock Festivalinden Kareler

Bu çılgın kalabalıkları nereye sığdırsak diye düşünen organizatörler yıllar içerisinde geniş şehir meydanlarını, stadyumları ve upuzun plajları kullanmışlar. Örneğin ünlü Fransız New-Age sanatçısı Jean Michelle-Jarre’in 1990 yılında Paris, Le Defence – A City in Concert etkinliği, 2.500.000 insanı bir araya getirmiş. Müthiş bir sayı değil mi? Rock müziğin efsane grupları AC/DC, Metallica, The Black Crowes ve Pantera’nın aynı sahnede buluştuğu Monster of Rock konserlerinin 1991 yılındaki Moskova ayağında 1.600.000 rocksever biraraya gelmiş. Rakamlar inanılmaz. Ama bu konudaki rekor 1994 yılında Rod Stewart’ın Rio De Janeiro’nun ünlü Copacabana plajında verdiği konsere ait. Tam sayı bilinmese de yaklaşık 3.500.000 seyircisiyle en kalabalık halk konseri olarak müzik tarihine geçmiş.

Bir senfoni orkestrası, en kalabalık seyirci sayısına, 1986 yılında New York’taki bir konser etkinliğinde ulaşmış. New York Filarmoni Orkestrasının, Özgürlük Heykeli’nin açılışının 100. yılı dolayısıyla Central Park’ta verdiği bu konsere 800.000 kişi katılmış.

Bizim müzik tarihimizde ise bu konudaki rekor 19 Mayıs 1997 tarihinde Ankara Hipodromu’nda verdiği konserle Zülfü Livaneli’ye ait. Yaklaşık 500.000 kişinin katıldığı bu konser, katılanların unutamayacağı bir müzik olayı haline gelmiş.

Bu konserlerden herhangi birine katılmış olan şanslılardan biri olmasam da, Pink Floyd’un en sevdiğim albümlerinden The Dark Side of the Moon‘u arşivime alarak tüm zamanların en çok satan albümlerinden birinin rekoruna katkıda bulunmuşum. Zamanında bunun farkında değildim tabii ama Pink Floyd’un 1973 tarihli bu albümü 50 milyon üzerinde kopya satmış.

Günümüzde albüm satışları malum sebeplerden dolayı ciddi anlamda düşse de plak-kaset-cd gibi değişik yollarla kaydedilen albümlerin milyonlar sattığı bir dönem de yaşadı bu müzik dünyası. En çok satan albümlere baktığımızda birçok filmin soundtrack albümünü de görüyoruz. 1991 yılında yayınlanan The Bodyguard filminin şarkılarından oluşan albüm, tam 44 milyon adet satarak tüm zamanların en çok satan soundtrack albümü olmuş.

2000’li yıllarda ise bu rekor İngiliz şarkıcı Adele’e ait. 2011 yılında çıkardığı ’21’ adlı albüm 35 milyon satmış. Günümüzde artık şarkıların dijital ortamlarda satışa sunulup, dinleyiciye ulaştığını düşünürsek, Adele’in bu başarısı ciddi anlamda takdir edilesi bir durum. Sanırım o tarihten sonra da ne kendisinin ne de bir başkasının o satış rakamlarına ulaşması mümkün olmaz gibi gözüküyor.

Dünya çapında en çok satılan albüm ise birçok müzikseverin bildiği üzere Michael Jackson’ın 1982 tarihli albümü Thriller. İçinde Beat It, Billi Jean, Wanna be Startin Somethin gibi müthiş şarkıların olduğu bu albüm 70 milyona yaklaşan satış rakamıyla tüm zamanların en çok satan albümü ünvanını hâlâ elinde bulunduruyor. Ayrıca Michael Jackson’un Bad ve Dangerous albümlerini de bu kapsama alabiliriz.

Diğer rekortmen albümlerden birkaçına bakalım dersek:
  • AC/DC – Back in Black (1980) 48 Milyon
  • Meat Loaf-Bat Out of Hell (1977) 43 Milyon
  • Eagles-The Greatest Hits (1976) 42 Milyon
  • Shania Twain-Come on Over (1997) 39 Milyon
  • Mariah Carey-Music Box (1992) 32 Milyon
Bizde ise rekor İbrahim Tatlises’e ait. Resmi ve tam rakamlar belli değilse bile yaklaşık 3 milyonluk satış rakamıyla 1985 tarihli Mavi Mavi albümü en çok satan Türkçe albüm diyebiliriz. Ardından Coşkun Sabah (Beni Unutma-1990), Sezen Aksu (Gülümse-1991) ve Orhan Gencebay (Dil Yarası-1984) ile diğer çok satan albümler olmuş.

Biraz rakamlara daldık, biraz rekorlardan bahsettik. Konserlere gittik, albümlere baktık. Müziğin ne kadar geniş kitlelere ulaştığını birkez daha gördük. Hani “Müzik evrenseldir” derler ya evet, dünyanın neresine giderseniz gidin, dilini bilmediğiniz yerlerde bile bir şarkı duyduğunuzda kendinizi evinizde hissederseniz.

Müzikle ve sevgiyle kalın.

Ali Ballı

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan