Varlık Sancısı

Alcobaça Manastırı’nda Şişmanlara Yer Yok

27 Ocak 2021

Yazı: Alcobaça Manastırı’nda Şişmanlara Yer Yok | Yazan: Hüsyin Küçükkelepçe

Portekiz’de bulunan Alcobaça Manastırı daha önce hiç duymadığım bir terbiye yöntemini içinde barındırıyor. Mutfak bölümüne oldukça dar bir kapıdan geçiliyor. Ortalama kiloya sahip birinin zor geçeceği dar kapıdan amaç adanmış din sınıfını riyazete, az yemeye zorlamakmış.

Peki, olmuş mu?

Tarihi, sosyolojik, psikolojik veriler olmadığını söylüyor. İçgüdüleri yok sayarak değil, tanıyarak kontrolümüz altında tutabiliriz.

Düşünmenin çocukluk evresinde eğitim amaçlı yasaklamalar, zorlamalar, kısıtlamalar olabilir.

Konuyla ilgili yeterli kanıta ulaşamadım. Olsun, orta yerde duran ideali anlatmak için farz etmekte sakınca yoktur. Orta yerde duran ideal nedir? Adanmış zümrenin maddi zevklerden yoksun olması gerektiğidir.

Gerçek hayatta böyle midir?

Özgürlük yoksa eylemlerimizin hiçbiri hakiki değildir. Öyleyse bu dar kapının kilise tebaasına pozitif değil negatif katkıları olmuşa benziyor. Çocuklar için bir takım sınırlamalar getirilebilir. Yani düşünmenin çocuk evresinde eğitim amaçlı yasaklamalar, zorlamalar, kısıtlamalar olabilir. Fakat bu leveli bir türlü geçemiyorsa kişi hayatı sahici değildir. Yasaklarla, korkularla bir takım erdemler ortaya koymak, ayrı deyişle yaşamda es muss sein’ler varsa gerçeklikten bahsedilemez. Takvim yaşından bağımsız olarak bu düşünce henüz çocukluk evresini geçememiştir.

Paragrafın özeti: Özgürlükten yoksun ahlak vaaz edilenin tersini ihtiva eder.

İdeal ancak seçimli bir ortamda ortaya çıkabilir.

Daha bir hafta önce izlediğim Gülün Adı aklıma geldi. Bir Orta Çağ polisiyesi olan filmde, “Özgürlükten yoksun ahlâk vaaz edilenin tersini ihtiva eder” tezimi haklı çıkaracak çok iyi bir örnek.

Çok tanrılı, acımasız Roma’ya (efendi) karşıt yoksulların (köle) bir hareketi olarak ortaya çıkması nedeniyle Hristiyanlık, merhametli olmayı, gösterişsiz olmayı, az gıdayla yetinmeyi vaaz eder. Fakat ideal ancak seçimli bir ortamda ortaya çıkabilir.

Gerçekçi bir bakış açısıyla dönemin kilisesini anlatan filmde, halktan çeşitli yöntemlerle topladıkları yiyeceklerle tıka basa beslenen rahiplerin hemen çoğu kiloludur. Manastır lüks ve şatafat içindedir. Köylüler en güzel yiyeceklerini dua ve cennetten yer alma karşılığında kiliseye verir.

Yazı: Alcobaça Manastırı’nda Şişmanlara Yer Yok | Yazan: Hüsyin KüçükkelepçeAlcobaça Manastırı’ndaki dar kapı, rahipleri büyük yedi günahtan biri olan oburluktan kurtaramaz.

Diğer taraftan manastırın çöplerinin dökülme anında bir artık bulma umuduyla vahşi hayvanlar birbirlerine saldırırlar.

Cinsellik yasaktır ama manastırın başrahibi bir öküz kalbi karşılığında genç bir kızla gizli gizli birlikte olur. Vicdansızlığa bakın ki başrahip, kız başkasıyla birlikte oldu diye onu cadı ilan ederek yakılmasına karar verir. İyi haber şu ki, gerçek bir aşığın dileğiyle mucizevi bir şekilde kurtulur.

Paragrafın özeti: Seçmeyi yadsıyan Alcobaça Manastırı’ndaki dar kapı, rahipleri büyük yedi günahtan biri olan oburluktan kurtaramaz.

Dar kapı kasveti, acıyı, pisliği içeri buyur eder.

Gülün Adı güzel bir film. İnsan doğasına aykırı (us dışı yasakların) öğretilerin perişanlığa, sömürüye, haksızlıklara, trajedilere, felaketlere sebep olduğunu anlatır. Terbiye için yapılan dar kapıdan rahiplerin değil halkın zorla geçirildiğine işaret eder. Tek tip insanı oluşturmak için yapılan her dar kapının güzelliği, özgünlüğü, yaşama sevincini dışarıda bırakarak; kasveti, acıyı, pisliği içeri buyur edeceğini anlatılır.

Yanlış anlaşılmasın, dışarıdan yapılacak kavramsal bir değerlendirmede iyi inanç-kötü inanç ayrımı yapılamaz. İnançlarla ilgili ancak bir sömürüden, ikiyüzlülükten ya da saptırmadan söz edilebilir.

Yaşamın tersi olan ne varsa bu zümrede vücut bulduğunu söyleyenler haklı mı?

Bir manastırda geçen Gülün Adı filminde, Alcobaça Manastırı’nın dar kapı ile ulaşmak isteği insanın zıddı insanlar bolca sergilenir.

Bir mantık yürütürsek: Dar kapı nedeniyle az gıda alan kişinin, enerjisi sindirim yerine beyne gidecek ve böylece kasvet yerine yaşama sevinci çoğaldıkça çoğalacak. Bu dinginlik bütüncül bir varlık sevgisine dönüşecektir.

Hiç böyle olmuyor.

Kasvetli, kirli, dogmatik, sapkın ve acıma taklidi yapan acımasız (tanrı günahlarını bağışlasın diyerek insanları yakan engizisyonun mimiksiz katilleri aklıma geldi)… Bu sıfatlar kimlerin? Yaşamın tersi olan ne varsa ruhban sınıfında vücut bulduğunu söyleyenler haklı mı?1

Sanal dünyada yayınlanan “Dar Kapı” haberinin altına gelen yorumlar:
  • Bir manastırda nasıl şişmanlanır? McDonalds’a falan mı gidiyorlar?
  • Şişman yalan. Takipçilerinizi yanlış bilgilendirmeyi bırakın.
  • Bunun gibi kapıları açık büfe restoranlarda ve havaalanı bilet gişelerinde bulundurmalılar.

 
 

Hüseyin Küçükkelepçe

 
 

Referanslar ve Kaynakça:
  1. Nietzsche (Çok uğraşmama rağmen ezbere yazamıyorum)    ⇡⇡⇡

 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan