Aronya, bağışıklık sistemi üzerindeki olumlu etkileri nedeniyle adını sıkça duymaya başladığımız, küçük ve koyu renkli bir meyvedir. Nitekim sağlığı iyileştiren ve geliştiren birçok özellik sunduğu söylenen aronya, güçlü bir antioksidan kapasitesine sahiptir. Aronya, Kuzey Amerika’ya özgü bir meyve olup son dönemlerde artık Avrupa’da da…
İki kere iki, dört edince matematiksel kesinlik kazanır, artık yapacak veya anlayacak bir şey kalmaz. Ama iki kere ikinin 5 ettiğini düşünmek büyüleyici değil mi? Hele iki kere iki üç yapsa, nasıl bir duyguya kapılırız, her şey yolunda tam derken, eksilmişliğin içinde kalırız. Kesin…
Bir kuyumcudaki alışverişten nasıl 200 sayfalık kitap çıkabilir? Bu. Bütün kitabın olayı bu. Bir turist kafilesi dev bir kuyumcu “center”ına gidiyor. Buradaki tezgahtarlar, bu turistleri kafalamaya çalışıyor. Kim kimi kafalıyor o belli değil ama. İşte bütün kitabın özütü bu. Malafa | Kuyumcu Esnafı Bir…
1940 ile 1944’ün başı arasında Mareşal Pétain’in Fransa’sındayız. Günden güne irtifa kaybeden orta sınıf, içine konumlandığı konformist dünyanın dışına çıkmayarak despotizme çanak tutmuş ve böylece dolaylı olarak Vichy’nin suçlarına ortak olmuştu. Bu mektuplar, Fransa’daki muhaliflere yönelik zulmün farklı aşamaları boyunca, Vichy Fransa’sına şaşırtıcı bir…
Bir gün öleceğinden emin olarak yaşayan insanın, en bilemeyeceği şey ne zaman öleceğidir. Sonu belli olmadan akıp giden yaşam içerisinde, insana en ürkütücü gelen şeylerden biri, unutmak. Özellikle, herkesin çok yoğun olduğu ve zamanın çok fazla hızlı aktığı bu çağda, küçük ama günlük hayatı…
Herkese selamlar! Nasılsınız? Umarım her şey yolundadır. Ramazan ayının gelmesi ile birlikte “Acaba akşama ne pişirsem?” sorusu akılları daha fazla kurcalar oldu. Ben de sizler için bugün birbirinden leziz ve sağlıklı tarifler hazırladım. Dilerseniz tariflere geçelim. 1. Ramazan Şerbeti: İftarda olmazsa olmazlardan biri de…
Hayatınızdaki “Neden?” sorusunun yeri nedir, hiç düşündünüz mü? Bendeki yeri epeyce fazla. Bunun en büyük sebebi üniversitede aldığım felsefe eğitimi sanırım. Herşeyi sorgulayan, çok soru soran, olayların ardındaki nedeni sürekli merak eden yanımın sebebi hep bu felsefe. 😁 Şimdi içinizde, “Bu kötü bir şey…
Al işte. Gene bir hayattan ne istediğini bilmeyen, yiyeyim içeyim gezeyim tozayım ama hafazanallah asla çalışmayayım insanları. Bir de nasıl buluyor bunlar birbirlerini. “Kinyas ve Kayra”da hadi iki kişiler. (Bkz: Kinyas ve Kayra) Burada dört kişi var ve dördü de aynı lacivertin tonu. Nasıl…
Varmış gerçekten, canavar diye bir şey. İnsanlığı alıp götüren içimizden. Dostu dosta, gülü güneşe, denizi rüzgâra düşman eden. Yoksa nasıl bu hale gelebilirdi ki dünya. Baksanıza yalanın bini bir para, biletler yok satıyor saçmalıklara, sömürü hayatın her yerinde. Çılgınca, gözümüze sokularak bağırıyor afişler; "Sizin…
Üzerine bıraktığım yükler az gibi bir şey daha rica edeceğim senden. Eski ruhlu kadının eski usul işleri işte mektup yazmak. Kalemimin ucundan akan duyguyu o makineler vermiyor. Parmaklarımın değdiği hissi, yaşamayı seviyorum. Konudan sapma azmim de hiç değişmiyor gördüğün gibi.…