Hisli köşelerden bir demet sunmak gibi Bozcaada. Papatya tarlasını denizin üzerine serpiştirip, kenarından denize girmenin en güzel hali.
Gemi yanaşıyor ve içimde daha önce hiç dalmadığım bir deniz dalgalanıyor. Bozcaada.
Kendime bir mola.
Ne kadar da önemli insanın iç koşuşturmasında bir kıyı şeridine çekilebilmesi. Bozcaada yaşamın diğer ada yaşantıları gibi yavaş aktığı, huzurun kol kanat gerdiği, daha ilk andan itibaren kendinizi evinizde hissedeceğiniz bir yer.
Neden mi?
Çünkü küçücük evleri, gönlü geniş insanları, yolun ortasında kocaman ağacıyla sizi kucaklıyor da o yüzden.
Her sene çeşitli etkinlikler ile Bozcaada’nın eşiğinde kendinizi bulabilirsiniz. Yazmak, boyamak ve bir şey ama hiçbir şey yapmamak.
Adımlarımda kayboldum, adanın. Bu bağlamda koşu organizasyonlarının keyfi ayrı. Adayı kilometrelerce karış karış gezmek, hani başka bir şekilde bunu yapmak istemez ya insan işte öyle.
Şarap bağları, üzüm salkımı olmuş ilişkiler.
Olgunlaşmış, düştüğü yerden bir avuç toprakla kalkmanın o eşsiz büyüsü. Sevmek mi? Kumsalı yıldızla kaplamak gibi. Gün batımında birçok insanın özenle hazırlandığı, adeta kendini güneş güzeli seçmek istediği bir şey. Düşünsenize güneşin batmasına akın eden bir topluluk. Bundan güzel ne olabilir ki?
“Güneşin batışı akşamın açılış müziğidir” ve bu müziğin renklerine kendini bırakmak, dans etmek. Hiç tanımadığınız insanlarla, içlerindeki parçalarında tanış olmak. Kilometrelerce yol gidip, yine kendine varmak…
Ayazma
Daha çok Rumların kutsal saydığı su pınarı. Tam da bu noktada Ayazma Plajı size en sade su rengini öyle güzel sunuyor ki, size sadece kendinizi içine bırakmak kalıyor. Uçmak belki de denizin kıyısında, denizin dibinde ve kendisinde.
Adanın sokaklarında dolanırken denk geldiğiniz bir gülümse ne kadar yabancı olabilir ki? Rum bir hanımefendinin güzel gülüşüne denk geldim ben de.
Kendimizin içine dalmak için yüzme bilmek gerekir mi?
Daha güvenli değil midir insanın kendi iç benliği?
Tam da burada kumdan kaleleri güçlü olmalı insanın. Gezmenin, keşfetmenin, insan tanımanın en güzel yanı bu kaleye harç yapmaktır belki de. Hislerinize kendinizi bıraktığınızda en uzak adada, köşe başındaki parkta ya da içerisinde bulunduğunuz oda size filizlerini sunabilir. Müziğin ritmi, gün batımının resmi ve siz. Sen, Ben ve Biz’in en güzel hali.
Ah sabahın 05.30’u ve henüz 02.00’de yattığım yatağımda uyumamış duygularım ve ben.
Aşk
Güneşin doğuşuna adımlarken, güneşin ışığının içime hüzme hüzme doluşu. Müzik yaptığım küçük kutum ve ben, güneşi selamlıyorum, yanımda bir kedi.
Bunu Aloha’da yapmak için daha ne bekliyorsunuz? Kendinize mola, gelecek sizin en güzel istasyonu. Denizi kucaklamak, dalgaya sarılmak ve denize bürünmek henüz çırılçıplakken hava. Kirlenmemiş, el değmemiş yerleri ile bir ada ve bir ada’m. Kendi ayağıma çelme takıp, aşk denizime düştüğüm bir yer Bozcaada.
Bu kadar ne mi var?
Herkesin farklı tanımlayacağı bir tat. Battı Balık‘ta dünyayı gezmiş bir hostesin garsonluğa macerası da, aynı şehirde yaşadığın insanlarla yemek yemek de hepsi bir nefes alabilirsen.
Çamlıbağ’da şarap gibi bir sohbetten bu satırlar, kim bilir cümle sonunda buluşuruz sizlerle bir soru işareti ya da ünlemle.
Her yerde bir parçasını bırakırmış ya insan, ben burada kendimi yeniden inşa ediyorum. Bozcaada. Yaşamanın en güzel yanı da bunun masalcılığını değil ama hikayeciliğini yapıyor olmak belki de.
Kendi öznelliğinizde sallandığınız salıncağınıza geçerken dokundum, yukarıda manzara nasıl?
İlayda Oylum Güleryüz
6 YORUMLAR
Bir Çanakkaleli olarak memleketimin en tatlı yerlerinden birini yazmışsınız diyebilirim. Ne de güzel diyebilirim. Ben de en yeni yazarlardan biri olarak “hoş geldin” diyeyim.
Tebrikler ve başarılar…
Kaleminizi çok sevdim, hoş geldiniz! ♥️
Teşekkür ederim. Yazıların kıyısında buluşmak dileğiyle.
Yazılarınızın anlatımındaki akıcı dili sevdim. Devamını beliyoruz.
Her yönüyle güzel bir tatlıyla, piyasa yazılarına kızıp girdiğim edebi orucumu bozmuş olabilmek… Hissettiğim bu, tümceyi bilemem Sn Gezi üstadı 😊
Başarılar demeyeyim, sanırım ihtiyacın olmayacak.
RUMUZ: Peşindeyiz
Şahane…
Kaleminiz güçlü, her cümlenizde derin anlamlar var.
Bozcaada’ya tekrar gitmek geldi içimden…