Hani şimdi sen seviniyorsun ya sağalmayan yaraya
Yaramı deşen bıçağa küs bile değilim ben
Sen önce ağzını kaybetmiş bulutu anlat;
o kartalın yüksek irtifada vuruluşunu…
Durdur durdurabilirsen
birisi itiraz ederken diğeri onaylayan ebedi boğuşmayı içimde
Unut diyorsun ya
göz pınarlarıma susuşlar yığıyor bir ırmak
Bir mahalle yanıyor sevdiklerimin yaşadığı
Yıkılıyor şehrin ortasındaki oturma odası, mazeretlerden ıramış oturmalara eşlik eden
Maskelerle geliyor delilik sürüp aklın faylarına döküldüğü
Bir Dali manzarası ki
kimseler silemiyor zihnimden
Sen bir daha öyle gülmeyeceğim deyince
ölü serçeler gibi sallanıyorum yıkık balkonlarda;
bir nar çatlıyor zamanın kıyısızlığına çarpılmış
Hayat pembe çiçekli bir meyve ağacı;
kırık dalları koynunda;
katılıkları çözen merhamet ırmakları gibi
hep koynunda:
Afyonlardan ve ateşlerden bir rüya
ufuk kesen renklerine yandığım
Bir bir utanıp sönüyor lambalar karanlık kıyılarında
Yıkılmaya yakın
bir dudak kıpırtısında bulacağım seni
Başladığım yere döneceğim meydan okuyunca sözün bulanık çağları
İki uçlu ip düğümleriymiş canımın sonsuzca bağlandığı
Yenilmediysen anlayacaksın beni…
6 YORUMLAR
Bazen kalbimize, “umursamaz bir tavır al” emri veririz. Sonra şair bir şiir yazar. Yaralarımızın altını, kan rengi bir kalemle kazıyarak tekrar çizeriz. Ahh… Ne perişan iştir şu yazma deliliği, her vazgeçtiğinde tekrar açılıyor kabuk tutmuş yaralar. Sonra aklını ucuz bir mürekkepte mayalanmaya bırakıyorsun. Her gün biraz daha siyaha bulaşıyorsun. Ne mürekkebin ne de gecenin beyazını icat etmediler gitti.
Kaleminiz tükenmesin hocam.
Saygılar
Çok teşekkür ederim Sonay. Öyle güzel bir yorum ki şu soğukta kalbimi ısıttı valla.
Bu yazımı beğeneceğini umuyorum Sonay, çünkü içine biraz şiirsel anlatım da kattım.
https://www.ekdergi.com/virginia-woolf-delirmemek-icin-olmeyi-secenin-hikayesi/
Okuyacağım hocam. Marifet iltifata tabidir. Bizimki sadece alkış olabilir sizin kaleminize.
Saygılar
“Hayat pembe çiçekli bir meyve ağacı; kırık dalları koynunda.”
Çoğumuz, içinde kırıklıkları ile yaşar. Yaşamın pembesine, sarısına, mavisine, moruna, beyazına sarılarak. Kırık dallarını kendi içinde kendi renkleri ile onarmaya çabalayarak..
Hârikaydı Josef ⭐️
Yorumunun inan bir şiirden farklı kalır yanı yok Emine.
Çok teşekkür ederim.