Biraz Kitap

Azil

16 Nisan 2024

Kitap: Azil | Yazar: Hakan Günday | Yorumlayan: Hülya Erarslan


Azil | Hakan Günday

A ha, işte Hakan Günday’ın yine bir “Ben acıların çocuğuyum” kitabı. Yine bir Allah bana güzel bir aile, iyi bir yuva, bir eli yağda bir eli balda bir yaşam vermiş ama benim totomo rahat battığı için atın beni denizlere kitabı.

Azil | Asil

Kitabın ana karakterinin adı Asil.

“Otuz yaşındaydı ve benzersiz bir hayat sürdürmüştü. Sıradan bir çocuk olarak doğmuş, nedeni hiçbir zaman öğrenilemeyen bir deliliğe hapsolmuş, benzerlerinin, ancak asla Asil’e benzemeyen çocukların gittiği okullara devam etmiş, alkole bağımlı yıllar devirmiş, aşık olmuş…” şu bu.

Asil’in gerçekten nedeni öğrenilemeyen deliliği ve depresifliği içimi baydı. Hakan Günday kitapları içimi karartmaya devam ediyor.

Azil | İlginç İşler

Asil çok ilginç işler yapıyor. Hakan Günday’ın daha önceki kitaplarında da zaman zaman geçen pek akıl almayan, pek normal insan işi olmayan işler.

Örneğin:

Bir çeşit medyumluk yapıyor. Bilinen anlamından daha farklı olduğu için “kader değiştirmek” diye tanımlıyor yaptığı işi.

Kitap yazıyor. Yazarın daha önceki kitaplarında da rastladığımız yazarak kurtulma fikri bu kitapta da var. Zihnindeki her şeyi yazmak, yazarak yok olmak, boşalmak, saf zihne ulaşmak.

Belgesel çekiyor. Kötülükle yüzleşmek konulu.

Peki bu Asil kişisi ne yapmak, nereye varmak istemektedir? Sanırım kitaba da adını veren azle, azledilmeye çalışıyor. Düşünmeyerek, bilmeyerek.

Azil | Altını Çizdiklerim

Bu yazarın kitaplarından konuları itibariyle nefret ediyorum. İnsanın yaşam enerjisini emen, üzen, can sıkan hikâyeler. Gelgelelim kurduğu cümleler, kelimelerle arası hoşuma gidiyor. Örneğin:

“Kabul etmen gereken ilk gerçek de doğumunda gözlerinin kapalı olduğudur. Hayata karanlıktan geldiğini bilmelisin. Anavatanın karanlıktır.”

“Çamurdan bir maymun olmak, böyle bir şey olmalı.”

“Sonunda Tanrı sıkıntıdan patlamıştır. Buna da big bang denir.”

“Tanrı, insanlara nasıl yaşamaları gerektiğini söyleyecek kadar insanları ve kendini aşağılamak niyetinde değildi. Çünkü insan mükemmel yaratılmıştı. Ve din adında bir kullanım kılavuzuna ihtiyacı yoktu.”

“Kollarını çırparak uçamayacağını anlayan ve gökyüzünde süzülen küçük kuşların ardından bakmakla yetinen ilk insan kadar sinirlendi.”

“Hayat, insanın neyi bilmiyorsa onu öğrenmeye geldiği bir süreçti.”

Yazarın bu fikirlerini paylaşması için kitaplarında ille de dehşet konular mı seçmesi gerekiyor, anlamıyorum.


Yazarın diğer kitapları için:

Bkz: Kinyas ve Kayra
Bkz: Zargana
Bkz: Piç
Bkz: Malafa
Bkz: Ziyan
Bkz: Az
 
 
Saygılar,
Hülya Erarslan
 
 

BEĞENEBİLECEĞİNİZ İÇERİKLER

No Comments

Cevap Yaz

Yazı: Pembeden Yeşile Bütünlük | Yazan: İrem Savaş
Girne Antik Liman
Girne Antik Liman
Öykü: Umarım Bu Gece Öldürülmem | Yazan: Didem Çelebi Özkan