Hani şimdi sen seviniyorsun ya sağalmayan yaraya, yaramı deşen bıçağa küs bile değilim ben. Sen önce ağzını kaybetmiş bulutu anlat; o kartalın yüksek irtifada vuruluşunu… Durdur durdurabilirsen birisi itiraz ederken diğeri onaylayan ebedi boğuşmayı içimde.…
Current Biology dergisinde okuduğum bir haber bana, “Bu yarasalar ne ayak” dedirten türdendi. Drakula’dan Covid salgınına kadar uzanan “lanet” sağanağında her belanın, her musibetin altından çıktığı yetmiyormuş gibi şimdi de Serotin yarasasının uzun penisi mevzusu ortaya çıktı. Bir yarasa türü olan Serotin yarasaları (Eptesicus…
Kuzgun ölüsü mazhar olmadan, kıyamımızdan da evvel vakit; çok ama çok uzun zaman önceydi. Yayını geriyor gece; kayboluyoruz ansızın; bir turna ölüsünü sessizce alıp gitmesi gibi bir ırmağın; bunda bir kinaye yoktur, yanlış anlamayın. İki kulplu amfora çatlıyor orta yerinden; Yesenin hüznünde yaşanıyor her…
Arkadaşımın birine geçenlerde, “Vakitsiz öten horoz senin için ne ifade ediyor?” diye sordum. “Vakitsiz öten horozun akıbetini bilmeyen horozdur” diyerek lap diye cevabı yapıştırdı. “Bir sor, bin ah işit” tarzında. Ardından; “Şehirde yaşayıp köy hayatı sürmek isteyen andavalları ne yapacağız dostum? Komşumun biri, götüm…
Bir sıvılar fazlasını içinde barındıran bir yaratık olarak vampir, zaman zaman bedenlerin idrar kaçırmasına neden olup sürekli olarak bir taşma tehdidini bünyesinde barındırıyor. Vampir, bu bağlamda, bedensel sıvılara dair kültürel komplekslerin en doğrudan bariz avatarı olarak öne çıkıyor.…
Rüzgâr, rüzgâr türbininde, gemilerin yelkenlerinde, nefeste ve ruhta, dinde ve komünizmde; kısacası her yerdedir, ancak bu heryerdeliğine rağmen, hep hafife alınan bir olgu olageldi. Çok uçucu olan bu unsurun perspektifinden bakıldığında rüzgârın tarihi, her şeyin tam da bu uçuculuk ile ilgili olduğu, insanlık tarihine…
Kırık kalpler cumhuriyeti Lübnan’dayım. İnsanlar Hizbullah bölgesinden fırlatılan füzelerin İsrail ile yeni bir savaşa yol açmasından korkuyorlar. Bu korkuların arka planında yakın zamanın savaşları ve hayaletleri saklı. Üstelik birçok Lübnanlı Filistin meselesinde silahlı mücadelenin romantik Yeşilçam filmlerini andıran, artık gerçekçi olmayan bir seçenek olduğuna…
Yaşadığı şehir, dünyanın kargaşasını çağrıştıran bir fresk gibi duruyordu hayatının merkezinde. Belki de, tanrı, dünyanın sonunu hatırlatmak için seçmişti bu şehri. Pek çok şey oluyordu ve daha pek çok şey hızla kanlı sahnenin ortasına doğru ilerlemekteydi. Oğuldan, sevgiliden, kardeşten, anneden, babadan, yuvadan, kedilerinden ve…
Issızdım suyun dibinde ölümü tiye alıp, taş zerre kımıldamamış, ağırlığınca vakur duruşundan tanıdım onu. Yüzeyde bekleyen fotoğrafta sıcak bir yazın anısı, çözülüyor ölgün buzdan gözleri ışığın, bir girdap gibi iç içe geçiyoruz. Bir türlü birleşmiyor kaderimiz, yıldızların sahip olduklarına lanet olsun.…
Nâzım Hikmet, Selanik’te doğduğunda asır henüz iki yaşındaydı. Çağ, dünyaya gelen bu paşa torununun, ileride, bir Türk Victor Hugo’su olacağını muştulamak için henüz yeni başlamıştı. Nâzım ölümünden bir yıl önce yazdığı otobiyografik bir şiirinde paşa soyunun onun devrimci taahhüdüne ayak uyduramayacak kadar “geri“de olduğunu…