İndeks
Benim Hikâyem: Birinci Bölüm
Benim Hikâyem: İkinci Bölüm
Benim Hikâyem: Üçüncü Bölüm
Benim Hikâyem: Dördüncü Bölüm
Benim Hikâyem: Beşinci Bölüm
Benim Hikâyem: Altıncı Bölüm
Benim Hikâyem: Yedinci Bölüm
Benim Hikâyem: Sekizinci Bölüm
Benim Hikâyem: Dokuzuncu Bölüm
Benim Hikâyem: Onuncu Bölüm
Benim Hikâyem: On Birinci Bölüm
Benim Hikâyem: On İkinci Bölüm
Beni görüp halimden olaylara karşı tepkimden hoşnut kalan pek çok kişi benimle meditasyona başlamak istemişti. Ama pek azı bunu yapabildi. O zamanlar düşünmüştüm “Neden başlayamıyorlar?” diye. Ben birçok işe hevesle başlayıp bırakmış biri olarak bu tekniği uygulamakta sebat etmiştim. Görünen sebeplerini şimdi anlatıp görünmeyen sebepleri son bölüme bırakayım.
Evet, yıllarca meditasyona devam etme sebeplerimi sıralıyorum:
- Eskilerin “tefekkür” dediği durumu yaşamaya benim de ihtiyacım vardı. Yalnız başıma kalmanın daha kolay, pratik ve etkili bir yolu yoktu o zamanlar. Namaz kılmayı da denedim. Ama onun şartları daha zordu meditasyona göre. (Ojeler temizlenecek, abdest alınacak temiz olduğunu düşünsen de, baş örtülecek vs.)
- Meditasyon öğreticileri belirli aralıklarla yatılı kurslar düzenliyorlardı. Bu zaman diliminde yoğun bir şekilde kendimize vakit ayırıp doğal ortamda, şehrin gürültüsünden uzak, doğayla iç içe yaşıyorduk.
Yemeklerimiz etsiz, soğansız, bazı baharatların ustaca kullanıldığı türden oluyordu. Sindirim sistemindeki yükü azaltıyorduk böylece. Bol bol bitki çayı içiyorduk hatta ben siyah çayı hemen hemen içmemeye başlamıştım. Bir de Ayur Veda bilgisini alıyorduk. Bu beni öğrenmiş olduğumuz ”Batı Kültürü’nün” dışında, yepyeni bir dünyaya sokmuştu.
Bu öğrenilecek bir şeydi ve ben bunu öğrenmek istiyordum gerçekten. Fakat bilgiyi almak da, vermek de yetiştirildiğim eğitim sisteminden oldukça farklıydı; bu sistem “yaşayarak öğrenmeye” dayalıydı.
(Kullandığımız baharatlar, dinlediğimiz müzikler, dinlenme saatlerimizde izlediğimiz Maharishi’nin önceden kaydedilmiş videoları ve Genel Ayur Vedik Sağlık ile ilgili (Bilgelik Sistemi ile) uygulayarak öğrendiğim konuları ayrı bir bölüm olarak yazacağım.) - Meditasyon sonrası çok yaratıcı fikirler geliyordu aklıma. Bu da mutluluk katsayımı artırıyordu.
- Bazen tartışmalardan bir kaçış da oluyordu, işime yarıyordu odama çekilmek, meditasyon yapmak. Bu benim kendi bulduğum bir faydaydı tabii ki.
- Meditasyon sonrası, bazen de tamamlayamadan derin derin uyuyordum. Bu uyku diğerlerinden çok farklı oluyordu. Sanki üzerimden yılların yükü, birikmiş kirlilikler akıp gidiyordu ve ben inanılmaz bir hafiflik yaşıyordum. İhtiyacım olan dinlenmeyi yaşatıyordu bana bu uyku hâli. Tam dinlenme yaşayınca hayatı da daha verimli yaşıyordum.
- Zaman zaman derneğe gidip diğer katılımcılarla birlikte meditasyon yapıyordum. Bu vesileyle farklı insanlar tanıyordum.
Peki, meditasyon yaptığım halde hayatımda ne gibi olumsuzluklar devam etti, neler yaşadım, bunları da okumak ister misiniz? Eğer isterseniz 4. bölümde buluşalım efendim.
Not: Unutmadım, meditasyona başlamamın görünmeyen sebeplerini son bölümde anlatacağım.
3. Bölümün Reçetesi
Öğrenmek, öğreticiyle beraber (öğretmen-öğrenci-bilgi üçlüsü) yaşanan bir süreçti. Bilginin “hâl, davranış” haline gelmesi gerçek öğrenmeydi, bunun için de zaman ayırmam gerekiyordu.
6 YORUMLAR
Haydi 4 gelsin 😉
Cuma günü gelecek bir değişiklik olmazsa.
Yazı dizisi için teşekkür ederim, çok önemli tıkanıklıkları aşmaya yardımı olabilecek bir dizi.
Ben en iyi kendimi bilir kendimi anlatırım, her neyi anlatır görünürsem de…
Ben de size teşekkür ediyorum ilginiz için.
Bu yazı dizisinin tam da ihtiyacım olan zamanda karşıma çıkması, bir kere daha yüce bilincin beni desteklediğini hissettirdi. Saf bilinç bu defa “Şen Sevgi Erişen” olarak karşıma çıktı.
Saf bilicin gücüne şükranlarımızı sunuyorum 🙏☀️🌼💝